MA: Bence yavaş yavaş değişiyoruz, ama tabii ki hiçbir şeyin değişmediği ülkeler de var. | TED | مادلين آولبريت : اعتقد ان التغير بطيء ولكن من الواضح ان هناك مناطق كثيرة في دول عدة .. لم يتغير وضعها على الاطلاق |
Alfabeye bakmak bana Afrika'daki eğitim içeriğinin çok fazla değişmediği gerçeğini hatırlattı. | TED | ذكّرني النظر في ورقة الأحرف الأبجدية بحقيقة أنه لم يتغير الكثير في المناهج التعليمية في أفريقيا. |
Çocuklarımız başına yaşadıklarınız gelmediği sürece neyin değişip, neyin değişmediği umurumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم بما قد تغير أو لم يتغير لاسيما و قد تجنب أولادنا ما قد مر بكم كلكم |
Bir şey değişmeyecekse, şimdiye kadar değişmediği gibi değişmesin. | Open Subtitles | إذا لم يتغيّر اي شيء قريبا فانه لن يتغيّر قط في الطريق أشياء لم تكن تتغيّر طيلة ذلك الوقت |
Bu değişmediği sürece de, seni koruyamam. | Open Subtitles | و إنّ لم يتغيّر لنّ يكون بمقدوري حمايتكِ |
ve hiçbir şeyin değişmediği ülkeme geri döndüm. | Open Subtitles | ..عندما تعود الى بلدك وتكتشف انه لم يتغير شيء. |
Şimdi eğer Homo erektusun ne kadar süre ortada olduğuna, bu türün varlığına ait bazı tahminlerde bulunursak bu da her nesilde evebeynlerden çocuklara ve diğer izleyen kişilere kadar bu el baltasının yapım şeklinin değişmediği 40,000 nesil anlamına gelir. | TED | لو خمنا كم سنة عاشوها بشر الهومو اركتس، تقديراً على معدل سنوات العمر في أجيالهم، سنجد أنهم تقريباً 40,000 جيل من الأباء إلى الأبناء وهم يراقبون آباءهم، وفي كل هذه الأجيال لم يتغير النصل. |
Bu yapacağımız hiçbir şey olmayan, hiçbir şeyin değişmediği, hep zengin ve güçlü şahısların olacağı bir kıyamet senaryosu gibi görünebilir. | TED | قد يبدو هذا وكأنه كئيباً وقدراً حتمياً ، وكأنه لا يوجد شيء نستطيع فعله حيال ذلك، وكأنه لم يتغير شيء إطلاقاً، وكأن هناك دائماً أفراداً أغنياء وأصحاب نفوذ. |
İşbirliği, ancak bu vaziyet değişmediği sürece devam eder. | Open Subtitles | التعاون يستمر ما لم يتغير الوضع الراهن. |
Fakat hiçbir şeyin değişmediği doğru değil. | Open Subtitles | لكن غير صحيح أن شيئًا لم يتغير. |
değişmediği anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | لا يعنى هذا نه لم يتغير |
Rengi değişmediği sürece umut dolu oluyorum. | Open Subtitles | طالما أن لونه لم يتغيّر فأنا متفائلة جدا |
Sanırım bu ikimizin de değişmediği anlamına geliyor. | Open Subtitles | حسنًا، أعتقد معنى هذا أنّ كِلانا لم يتغيّر |