Geriye dönüp baktığımda Roma'daki bu ilk yazıma ve son 6 yıl içerisinde ne kadar çok şeyin değiştiğine, bunun acayip bir dönüşüm olduğunu görüyorum. | TED | عندما أسترجع الذكريات الآن إلى ذلك الصيف الأول في روما وأرى كم تغيرت خلال الست سنوات الماضية، إنه تحولٌ مطلق. |
Artık şartlar değiştiğine göre, sana daha fazla ihtiyacımız kalmadı. | Open Subtitles | , و الظروف تغيرت كما هو واضح و لن نحتاج إلى خدماتكِ |
Belki de mantıken adamın değiştiğine inanıyor ama duygusal olarak buna inanamıyor. | Open Subtitles | ربما تؤمن بأن ميوله الذهنية تغيرت.. ولكنها لا يمكنها ان تتأكد منإنفعلاتهبشكلكامل... |
Herhangi bir şeyin değiştiğine dair hangi kanıtı gördük? | Open Subtitles | ما الدليل الذي رايناه بأن أي شيء تغيّر في الحقيقة؟ |
Senin gerçekten değiştiğine başka nasıl ikna olabilir? | Open Subtitles | كيف سيعرف أنّ أصلك تغيّر حقاً بدون تلك الطريقة؟ |
Lexi'nin hücresel seviyesinin değiştiğine inanıyorum. | Open Subtitles | حسنا اظن ان ليكسي قد تغيّرت على مستوى الخلايا |
Bryn'in yapmak istediği şeyi takdir ediyorum ama inanmak istemiyorlarsa değiştiğine inandıramazsın. | Open Subtitles | انا اقدر ما كانت براين تحاول فعله ولكنك لا تستطيع اقناع احد انك قد تغيرت اذا كانوا لايريدون تصديق ذلك |
O inanmak istemedikçe birisini değiştiğine inandıramazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تقنع أحدهم أنك تغيرت اذا كانوا لا يريدون تصديق ذلك |
Senin gerçekten değiştiğine kendini inandırmaya daha yeni başlamıştı. | Open Subtitles | لقد كانت بدأت للتو تصدق أنّك تغيرت بالفعل |
- Senin adına sevindim ama beni değiştiğine ikna etmen için çok daha fazlası gerekecek. | Open Subtitles | أنا سعيدة من أجلك لكن سيتطلب الأمر أكثر من هذا بكثير لتقنعني أنكَ تغيرت |
Her geri gelişinde gerçekten değiştiğine inanıyorum. | Open Subtitles | كل مرة تعود بها، أصدق بحق أنك قد تغيرت أنت مثل الخدع البصري |
Protokollerin ne kadar az değiştiğine şaşırırdın. | Open Subtitles | ستفاجئين بالمقدار القليل من البروتوكولات التي تغيرت |
Herşeyin Salı gecesi benim için değiştiğine inanıyorum. | Open Subtitles | تغيرت الأمور بالنسبة لي ليلة الثلاثاء. |
"İnsanlar ciddi manada hayatın değiştiğine dair iyimserdi. | Open Subtitles | غمر الناس حماس كبير أنّ الحياة قد تغيرت |
Ki bu da beni başka bir şeyin değiştiğine inanmaya itiyor. | Open Subtitles | ...مما يقودني للاقتناع أنّ أمراً آخر قد تغيّر |
- Yaşadığım süre içinde her şeyin ne kadar değiştiğine inanmak çok zor. | Open Subtitles | إنه من الصعب التصديق كم تغيّر العالم |
Nelerin değiştiğine bak ve sonunda ona sahip olmak için bir yol bulursun. | Open Subtitles | تنظر إلى ما تغيّر... وتحاول إيجاد طريقة لكسبه. |
Kişiliğinin değiştiğine dair bir işaret var mıydı? | Open Subtitles | هل من علامات على تغيّر شخصيتها؟ |
değiştiğine inandığım için düşüncelerimin etkilenmesine izin verdim. | Open Subtitles | لقد ساومت قراري لأنني آمنت أنك تغيّرت |
İstediğim şeyi yapıyorum ama sen karşıma geçip işimi mahvettiğini söylemeye cüret edebiliyor ve gerçekten değiştiğine inanmamı bekliyorsun. | Open Subtitles | أنا أفعل ما أريد, و أنتى تملكيين الجرأه و تنادينى بى أنتى تحطمين أشيائى و بعدها تنادينى أنتى فعلا قد تغيرتى ألبرتا |
Kendimi senin gerçekten değiştiğine inandırmaya çalıştığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | لـاـ أصدق بأني حاولت، إقناع نفسي بأنكِ حقاً تغيرتِ. |
Bu kadar değiştiğine hâlâ inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن اصدق كم انتي تغيّرتي. |