Eğer dediğin doğruysa ve masumsan, öyleyse korkacak bir şeyin yok demektir. | Open Subtitles | اذا كان ما تقوله حقيقيا اذا انت بريء و ليس لديك ما تخاف منه |
Eğer dediğin doğruysa ve masumsan, öyleyse korkacak bir şeyin yok demektir. | Open Subtitles | اذا كان ما تقوله حقيقيا اذا انت بريء و ليس لديك ما تخاف منه |
Ama bu dediğin doğruysa, yani boğazını kesmeye çalışıyorlarsa, nasıl oldu da ortaya böyle dandik bir sakal tıraşı çıktı? | Open Subtitles | إذا ما تقوله صحيح بأنهم كانوا يحاولون قتلك فكيف كل الذي قاموا بفعله كان اعطائك حلاقه دقن قبيحه؟ |
Kendisi daha birkaç aydır burada ve dediğin doğruysa... | Open Subtitles | وانه كان هنا فقط لبضعة أشهر. وإذا كان ما تقوله صحيح... |
Eğer dediğin doğruysa Faye uzun zaman önce topluluğu mühürlemişti. | Open Subtitles | لو كانَ هذا صحيحاً لكانت "فاي" قد تحكمت بالدائرة منذُ وقتٍ طويل |
Eğer dediğin doğruysa, boku yemiş durumdasın. | Open Subtitles | لو كان هذا صحيحاً ، فأنتِ هالكة |
Senin silah almana izin veren dünyayı sevgisiz büyümene izin verenleri suçluyorum çünkü dediğin doğruysa olanlar kazaysa tek bir hata uğruna tüm hayatını mahvetmenin mantığını göremiyorum. | Open Subtitles | ألوم عالَمًا سمح لك أن تملك مسدسا وسمح لك أن تنمو بدون حب ... لأنه لو كان ما تقوله صحيح |
Kendisi daha birkaç aydır burada ve dediğin doğruysa... | Open Subtitles | ولقد كان هنا فقط لبضعة أشهر. وإذا ما تقوله صحيح ... |
Daniel, eğer dediğin doğruysa ve bu kişi hala dışarıda insanların arasındaysa, farkında olmayarak FBI'ın onu yakalamasını engellediğim için pişmanım, açıkçası. | Open Subtitles | دانيال)، لو أن ما تقوله صحيح) وأن هذا الشخص مازال طليقاً، ويقتل الناس إذاً. |
Bunu pek duymak istemeyebilirsin ama dediğin doğruysa ben Remi olmak istemem. | Open Subtitles | ... قد لا تود سماع ذلك ، لكن ، إذا كان هذا صحيحاً (فأنا لا أود أن أكون (ريمي |