| Hayır, 10 dakika içinde gitmem gerek Dedim ya. | Open Subtitles | لا ، لقد أخبرتك علي المغادرة خلال عشر دقائق |
| Dedim ya, holün karanlık köşesinde kalmıştı. | Open Subtitles | لقد أخبرتك انه كان يقف فى مكان مظلم بالردهة. |
| Demin Dedim ya, sadece rahatlamak istiyorum. | Open Subtitles | إن هذا كاف .. عزيزي. كما أخبرتك من قبل أريد فقط الإسترخاء. |
| Lütfen dokunma Dedim ya. Parmak izi kalıyor. Parmak izi sevmem. | Open Subtitles | كما قلت ، لا تلمسي بصماتكِ ستطبع ولا أحب بصمات الأصابع |
| Hadi dostum, devam et işte. Sana gülmüyorum Dedim ya. | Open Subtitles | هيا اكمل الطريق اخبرتك اني لم اكن اضحك عليك. |
| - Ama önce Susie'nin Maud Teyze'yi ikna etmesi lâzım. - Deneyecğim Dedim ya... | Open Subtitles | ـ كان يجب أن تقنع سوزي عمتها أولاً ـ لقد قلت أنني سأحاول |
| Dedim ya, özür dilerim. O ruh haline kapılınca sana yoluma çıkma dedim hem. | Open Subtitles | لقد أخبرتكِ أنني آسف، وقد أخبرتك أنه عندما أصبح هكذا ابتعدي عن طريقي |
| Dedim ya, işe yarıyor. Beni Krusty sandıkları sürece bedavaya yaşayacağız. | Open Subtitles | أخبرتك يامارج أنه سينجح، هم يعتقدون أني كرستي الحقيقي ويعطوني أشياء مجانية |
| Dedim ya, korkağın teki. Neredeyse altına yapacaktı. Tamam. | Open Subtitles | أخبرتك ليس من تفضله إنه جبان، كاد أن يتبول في سرواله |
| Bana inanma. Kızla yatmadım Dedim ya. Vurmaya devam et, bak ne yapıyorum. | Open Subtitles | أخبرتك أنني لم أضاجعها وإن إستمريتي في ضربي سأبرحك ضرباً |
| Dedim ya, işe yarıyor. Beni Krusty sandıkları sürece bedavaya yaşayacağız. | Open Subtitles | أخبرتك يامارج أنه سينجح، هم يعتقدون أني كرستي الحقيقي ويعطوني أشياء مجانية |
| Dedim ya, o kıza yaklaşmadım bile. | Open Subtitles | أخبرتك أنا لم أكن في أي مكان بالقرب من هذه الفتاة |
| Dedim ya, yaratıcı biriyim, kendimi farklı şekillerde ifade ediyorum. | Open Subtitles | كما قلت, أنا مبتدعه, لذلك لدي الكثير من الوسائل لذلك. |
| Dedim ya, dün gece kalitesiz insanlar arasındaydım. | Open Subtitles | كما قلت لكِ, كنت مع رفقة سيئة ليلة البارحة |
| Öyleyse şeyim ölmüş. Dedim ya, bilgisayar yalan söylemez. | Open Subtitles | ـ ثم أمارس الجنس مع الموتى ـ كما قلت, الحاسوب لا يتلقى |
| Tuvaletini yapmaya ormana gitti Dedim ya. | Open Subtitles | انه بالخارج بالغابة يصرف المستنقع , اخبرتك من قبل |
| Üzgünüm Dedim ya, Ken. Senin canını yakmak bile istememiştim. | Open Subtitles | لقد قلت أنني أسف,كينث لم أقصد أن أجرحك أبدا |
| Size Dedim ya, savaştan beri Hartmann'ı görmedim. | Open Subtitles | لقد قلت لك أننى لم أرى هارتمان منذ الحرب |
| Masumum Dedim ya! Aptal aptal düşünceler böyle terörist saldırılarına sebep olur. | Open Subtitles | قلت أني بريء ، لكن الأفكار الغبية تؤدي إلى أعمال إرهابية كهذه |
| Dedim ya, küçük sosis dilimleri olan makarnadan yaptı. | Open Subtitles | قلتُ لك أنها أعدَّت لي السباغيتي مع قطع النقانق الصغيرة |
| Polis değilim Dedim ya başka ne yapabilirim? | Open Subtitles | اعني لقد قلت اني لست شرطي لا اعلم ما علي فعله اكثر |
| Yedi aydır hiç kullanmadım Dedim ya. | Open Subtitles | أخبرتُكِ أنّني توقّفتُ عن التعاطي منذُ سبعةِ أشهر |
| Özlemedim Dedim ya, neden böyle yapıyorsunuz? | Open Subtitles | لقد قلت بأنني لم أشتق لها لماذا تفعلون هذا بي ؟ |
| Yok ya, hatırlayamıyorum Dedim ya, kafayı bulmuştum. | Open Subtitles | لا ، لا أستطيع التذكر كما قُلت ، لقد كُنت مخموراً |
| Dedim ya, hangi kadının gerçek aşkım olduğunu hiç bir zaman bilemeyeceğim. | Open Subtitles | لقد قلتُ بأني لن أتمكن من معرفة أكثر فتاة أحببتُها حتى النهاية |
| Tanımıyorum Dedim ya. | Open Subtitles | أنا فقط قُلتُ بأنّني لَمْ أَعْرفْها. |
| Özür dilerim Dedim ya. | Open Subtitles | بعد أن قلت بأنّني آسِف. رجاءاً ولكن، رجاءاً يا رجل لا تفعل ذلك. |