"dek burada" - Translation from Turkish to Arabic

    • هنا حتى
        
    • هنا إلى
        
    • هنا حتي
        
    • هنا الى
        
    Diğer bir deyişle, ben mahkemeye öfke sorunlarının giderildiğini söyleyene dek burada kalacaksın. Open Subtitles لذلك بمعنى أخر أنت هنا حتى أعلم المحكمة أن مشكلة غضبك قد حْلت
    Zaferimize dek burada yiyeceksin, uyuyacaksın ve çalışacaksın. Open Subtitles ، سوف تعمل الآن هنا، تأكل هنا تنام هنا حتى ننتصر
    O adam ortaya çıkana dek burada kalakaldık. Open Subtitles ,نحن عالقون هنا حتى يظهر ذلك الرجل مجدداً
    Cesetler bizi yiyene dek burada oturacak mıyız? Open Subtitles نبق هنا إلى أن يأتوا الموتى ويقضوا علينا
    Sonsuza dek burada kalmayacaksınız ya? Open Subtitles لا تريدون ان تبْقوا هنا إلى الأبد، أليس كذلك؟
    Birimiz geri dönüp seni alana dek burada kalacaksın. Open Subtitles أنت يجب أن تبقى هنا حتى أحدنا يمكن أن يعيدك
    Yemeğini bitirene dek burada oturacaksın, o kadar. Open Subtitles ببساطة يجب عليكِ البقاء هنا حتى تناول غذائكِ
    Eğer hastaysan, bizler nedenini bulana dek, burada kalacaksınız. Open Subtitles و إن كنت، فسيظل كلاكما هنا حتى نعرف السبب
    Sanki o kartopu "sizi ilkbaharın sonuna dek burada tutacağım" der gibi duruyor. Open Subtitles أنا سوف أحتفظ بهؤلاء المتنافسون هنا حتى الربيع
    Zararlı işlerden uzak durmanda sana güvenemeyeceksem aklın başına gelene dek burada kalmak zorundasın. Open Subtitles إذا كنت لا أثق بك أنك ستبتعد عن الخطر فستبقى هنا حتى تعقل
    Sana daha kalıcı bir yer bulana dek burada rahat edersin diyorum, ha? Open Subtitles أعتقد حقاً أنكِ سترتاحين هنا حتى نتمكن من إيجاد شئ دائمٍ أكثر
    Yani kapı açılana dek burada oturalım mı diyorsun? Open Subtitles أتعني أن نكتفي بالجلوس هنا حتى يُفتح الباب ؟
    Fikirlerimden birini hayata geçirene dek burada kalırım muhtemelen. Open Subtitles على الأرجح سأنتقل إلى هنا حتى تأتيني فكره
    Şimdi de, gerekirse sonsuza dek burada olacağız. Open Subtitles والآن، نحن جميعاً هنا حتى النهاية إذا لزم الأمر
    Baban gerçekten seni sonsuza dek burada saklayacağını mı sandı? Open Subtitles هل حقاً يعتقد أباك أنه يمكنه إخفائك هنا إلى الأبد ؟
    Bak, sonsuza dek burada kalamayız. Open Subtitles إستمعي، نحن لا نستطيع البقاء هنا إلى الأبد
    Sonsuza dek burada olmak istemem. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّك لا تريد أن تكُونُ هنا إلى الأبد.
    Bu sebepledir ki; süreç sonlanıp tamamen bitene dek burada kalmalısınız. Open Subtitles ولهذا السبب عليك البقاء هنا إلى أن ينتهي من عمله
    Polis, araçlarının seni yakalayıncaya dek burada sıkça dolaşacağını söylüyor. Open Subtitles قال الشرطة بأنهم سيرسلون سيارات بإنتظام بحثا عنك هنا إلى أن يقبضوا عليك.
    O kapıdan çıkarsan sonsuza dek burada kalsam yeridir. Open Subtitles ,وإذا خرجتي من ذلك الباب ربما سأبقى هنا إلى الأبد
    Kalkacak kadar güçlenene dek burada saklanacaksın. Open Subtitles ستختبيء هنا حتي تكون قويا بما يكفي لتتحرك
    Artık bir önemi kalmadı çünkü ruhsal rehberim olmadan sonsuza dek burada mahsur kalacağım! Open Subtitles لاكن لاشيء منهم مهم الان لانه بدون قائدي الروحاني سوف اكون عالقاً هنا الى الابد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more