"demek istediği" - Translation from Turkish to Arabic

    • يقصد
        
    • ما يعنيه
        
    • ما يقصده
        
    • قصده
        
    • ما يحاول قوله
        
    • ما تعنيه
        
    • ما تريد أن تقوله
        
    • تقصده هو
        
    - Demek istediği çocukluğundan beri silahları.. ..oynamak için kullanırdı. Open Subtitles انه يقصد انه كان يلعب بالمسدسات والرصاصات منذ ان كان طفلاً
    Demek istediği şu ki, sizinle komşu olmak çok hoşumuza gider. Open Subtitles يقصد أننا نتشرف بكونكما من جيراننا كلما اقتربنا من بعضنا، كان أفضل
    Efendinin Demek istediği, burada çalışmak için kimsenin kalmadığıdır, ve o da yeni makinalar kiralamak zorunda kaldı, tahıl için para ödedi, hepinizin yaptığı gibi. Open Subtitles ما يعنيه السيد أنه لم يكن هناك أحد ليعمل هنا لذا,أضطر ليؤجر ماكينات جديدة والتى دفع ثمنها بالحبوب كما يفعل معكم جميعاً
    Demek istediği şu "Bunu söylemen komik," dediğinde bu, aklına başka bir hikaye geldiği anlamına gelir. Open Subtitles اعتقد ان ما يعنيه كوستيا، انه عندما تقول مضحك يجب عليك انت تقول هذا
    İzninle, Noodles. Demek istediği şu: Open Subtitles عفوا يا نودلز , ما يقصده ان هذا الامر بسيط جدا
    Ama Demek istediği onun yüzünden öldürüldüğüydü. Orada olmalıydın. Open Subtitles لكن ما قصده أنّ مقتلها كان نتيجة خطأ منه، حريّ أنّ تكونِ هناك.
    Bence babanın Demek istediği şu, RJ, kalbinin dediklerini yap ve her zaman dürüst ol, anlıyorsun ya? Open Subtitles أعتقد أن ما يحاول قوله والدك . أر جي بأنه يجب عليك أن تتبع قلبك
    Demek istediği, bizim mahallemizde, insanlar bu kadar çabuk çıkamıyorlar. Open Subtitles ما تعنيه هو، عندنا بالحي لا يخرج الناس في الحال
    Bence Demek istediği bu değildi. Hatta anneniz bu akşam eve geliyor. - Neden öyle söyledin? Open Subtitles أنا لا أعتقد بأنه يقصد ذلك في الواقع إنها ستعود للمنزل الليلة
    Tatlım, aslında Demek istediği, bunun güzel bir hediye olduğu, ama belki de bir erkek arkadaşın vereceği türde bir hediye olmadığı. Open Subtitles ماذا يقصد بهذا ؟ ...بينما انها هدية لطيفة جدا ربما انها ليس شئ...
    Demek istediği biz henüz... 6 aydır evliyiz. Open Subtitles يقصد أننا سنتزوج خلال ستة شهور
    Aslında orda Demek istediği "biz arkadaşız" ve... ben gitsem ofiste kimle konuşacak ki, değil mi? Open Subtitles كل ما يعنيه حقاً هو أننا صديقان إلى من ستتحدث بعد رحيلي؟ صحيح؟
    Sanırım Demek istediği, sadece cinayet anında yanlış tarafa dönmekle kalmadın beysbol şapkalı adamı içeri alan da sensin. Open Subtitles وأعتقد أن ما يعنيه هو ليس فقط ادارتك كانت خاطئة خلال جريمة القتل أنت أيضا الحارس الذي سمح للرجل البيسبول الغامض الدخول
    Mesela Dr. Masters "geç oluyor" dediği zaman aslında Demek istediği senin geçe kaldığındır. Open Subtitles عندما يقول الدكتور ماسترز أنّ الوقت متأخر، ضيوف شرف بيو بريدجز فإنّ ما يعنيه حقاً هو أنكِ ستبقي لوقت متأخر.
    Demek istediği, burada hiçbir şey yapmadan oturup bekleyemeyiz. Open Subtitles هذا يبدو كما لو انه امر ما يقصده هو نحن لا نقدر فقط ان نجلس هنا
    Sanırım babamın Demek istediği kıyafetinin yanlış mesaj verdiği. Open Subtitles اعتقد ما يقصده والدك هو أن زيك يوجه رسالة خاطئة
    Arkadaşımın Demek istediği hepimizin bildiği gibi kutup ayıları kıyı yırtıcılarıdır ama kıyı boyunca seyahat etmediğimizden önerilen önlemler bizim zaman ölçeğimiz için geçerli değil. Open Subtitles ما يقصده صديقي أه منذ ذلك الحين كما نعلم جميعاً الدببة القطبية هي حيوانات ضارية ساحلية ونحن لا نسافر على طول الساحل
    Demek istediği şey ne olduğumuzu, kim olduğumuzu seçme fırsatının bizde olduğuydu. Open Subtitles وما قصده هو أنه يتسنى لنا اختيار ماهيتنا وهويتنا.
    Demek istediği sahip olduğunuz şey her neyse siz birbirinize bağlısınız. Open Subtitles ما يحاول قوله... أنكما... أياً كان خلافكما فأنتما مقدران لبعضكما.
    Senin evin başka artık burası değil, bumu annemin Demek istediği? Open Subtitles إنه ليس بيتك من الآن، هذا ما تعنيه ماما؟
    Demek istediği şu... yani hatırladığım kadarıyla şöyle birşeydi, pis bir çöp torbasısın alıntı yapıyor olabilirim... ama hastalıklı fahişeni alıp cehennemde sonsuza kadar düzüşebilirsin. Open Subtitles ما تريد أن تقوله هو وهذا بالضبط ما تريد أن تقوله أنت وغد حقير
    - Bak, Demek istediği eski yaşamında sen kötü cadıymışsın. Open Subtitles أجل ، ساعديني إنظري ، ما تقصده هو أن أنك أنت كنت الساحرة الشريرة في إحدى حياتك السابقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more