| Cesar ve ben New York Time dergisine bunun nasıl çalıştığını anlatan bir yazı yazmaya çalıştık. | TED | سيزار و أنا .. حاولنا ان تكتب مقالة في مجلة نيويورك تايمز لكي نحاول ان نفسر هذا الرسم البياني |
| Bu konu 2002 yılında Time dergisine kapak olmuştu, hakikat uğruna ortaya çıkma kararı alan üç cesur itirafçıyı tanıdığımız yıldı. | TED | وحقيقة في 2002 كان هذا على غلاف مجلة تايم هل نكرم بالفعل الوشاة الثلاثة الشجعان؟ لقرارهم بالاستمرار باسم الحقيقة |
| Popüler Bilim dergisine bu motorun planlarını ve bu çanakları tanesi 4 dolara sattım. Ve Caltecht'de ki ilk yılımı karşılayacak kadar para kazandım. | TED | بعت مخططات ذلك المحرك والصحن على ظهر مجلة العلوم الرائجة بأربعة دولارات وقد جمعت مبلغا كافيا لدفع مصاريف أو علم جامعي |
| "Ordu" dergisine kapak kızı olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يجب أن تكون موديل غلاف لمجلة الجيش اليوم |
| Yüzümde sahte... bir gülümsemeyle Time dergisine kapak olmadım. | Open Subtitles | ولم أظهر في أغلفة المجلات مع وجهٍ يعلوه التواضع الزائف |
| - Reader' s Digest dergisine anlat! | Open Subtitles | أوه، قصة جميلة . تقول مجلة ريدرز دايجست ، سوف ؟ |
| New York Weekly dergisine kendi ilanımızı vereceğiz. | Open Subtitles | ماذا نقول فية؟ مجلة نيويورك الاسبوعية نضع اعلان فيها |
| - Bir ibne dergisine reklam ver, en son Göt-Delici vibratörler hakkında bir reklam. | Open Subtitles | وتضع اعلان فى مجلة للشواذ تعلن عن أحدث الأجهزة لمساعدة الشواذ |
| Seventeen dergisine kapak olan müdürün kızıyla çıkıyor olacaksın. | Open Subtitles | أنت لا تواعد فتاة مجلة آنسة السابعة عشر فحسب ، بل إنها أيضا ابنة مدير المدرسة الجديد |
| Şey, Newville Tıp dergisine göre, maymunlar olumlu destekten kolayca etkilenirler, muz Verilmesi gibi. | Open Subtitles | حسنا، طبقا لـ مجلة نيوفيل للطب القرود تتأثر بسهولة باعطائها الهدايا ومثال على ذلك: |
| Yönetmenler dergisine tam sayfa ilan verip bunu bildir. | Open Subtitles | حسنا, عليكي أن تضعي أعلانا كبيرا في مجلة نقابة المخرجين |
| Okuldan sonra edebiyat dergisine gitmem gerek. Ama ondan sonra gelebilirim. | Open Subtitles | أنا لدى أعلان فى مجلة بعد المدرسة ، لكنى يمكننى أن أتى بعد ذلك |
| Amerikan Kiropraktik Derneği'nin... ..dergisine gönderdiğim bir makale için benim bulduğum bir terimdi. | Open Subtitles | تعبير أخترعته في أحدى مقالاتي التي قدمتها.. إلى مجلة جمعية مقومي العظام في أمريكا |
| Playgirl dergisine poz verme teklifi almıştım ve verdim. | Open Subtitles | لقد حصلت على عرض لكي أقوم بأمور مخلة في مجلة و لقد قمت بها |
| Kızlarla ilgili bir spor dergisine yazıyordum spor için yani, ama bir tenisçiyle yapılacak röportajım vardı. | Open Subtitles | كنت أكتب في مجلة رياضية نسائية لو كنت تصدقين هذا كنت أكتب للرياضة لكن كلفت بالكتابة لمقابلة لاعبة تنس |
| İki yıl önce New Yorker dergisine bir hikâye yazmak için Florida'ya gittim. | Open Subtitles | اتجهت إلى فلوريدا قبل عامين كي اكتب مقالة لمجلة النيويوكر |
| Sanat Dünyası dergisine yazı vereceğim. Editörü kızdırmak istemem. | Open Subtitles | لدي مقالة سأسلمها لمجلة عالم الفنّ وأنا لا أستطيع إزعاج المحرّر. |
| - Evet ve sadece Joust dergisine özel bir hikâye. | Open Subtitles | نعم واريدها ان تكون حصرية لمجلة المبارزة |
| Dava numarası 60320. Sayın Rahip Kessler "Man Made" dergisine karşı. | Open Subtitles | قضيه رقم 60320 الكاهن كيسلر ضد الرجل صانع المجلات |
| Bir diğer şok haber de Phil'in trambolin dergisine üye olması. | Open Subtitles | بأخبار مفاجئة اخرى فيل مشترك بمجلة ترامبولين |
| Bir kaç casus dergisine abone oldum ve nette bazı ilginç sitelere girdim. | Open Subtitles | أشترك في بضعة مجلات جاسوس ويتصفّح الإنترنت لبعض المواقع المثيرة |
| Bunu bir tür dekorasyon dergisine koymalılar. | Open Subtitles | ذلك يجب أن يكون نوعاً ما من مجلّة المنزل والحديقة هناك |