| Sadece bir iki bardak bira içmiştim, ama Dex kalmam için ısrar etti. | Open Subtitles | شربت اثنين بيرة فقط لكن ديكس أصر بأن أبقى |
| Nereden geldiğini öğrenmek istiyorum Dex. | Open Subtitles | كلماأريدمعرفتهمنأينأتىيا ديكس. ومن الذى أرسله؟ |
| - Uçağımı bu hale Dex getirdi. Bu fikri çizgi romanlarından edinmiş. | Open Subtitles | ديكس هو من صممها أخذ فكرتها من مجلة هزلية |
| Şansım yaver giderse yakında Dex ve hikayeyle birlikte döneceğim. | Open Subtitles | بدون أى أمل فى عودة ديكس او فرصة الحصول على القصة |
| "Dex beni aradığında, pek tutarlı şeyler söylemedi." | Open Subtitles | "عندما إتصل بى دكس فقد كان متماسكا بالكاد |
| Teyla Emmagan, Doktor Rodney McKay, Ronon Dex. | Open Subtitles | تايلا إيماغان، الدكتور رودنى ماكاى رونون ديكس. |
| Dex, dışardaki insanlar gerçekten çok kötü seyler yapıyorlar. | Open Subtitles | ديكس, هناك أناس بالخارج وقد فعلوا أفعالاً شنعاء |
| Yanı sıra, iş, ve Leslie ve Dex de Jason bir araya geldi. | Open Subtitles | إلى جانب ذالك ، لقد إلتقيتِ جيسون في العمل ، و ليزلي ، و ديكس |
| Benim anladığım kadarıyla, o gerçek olmasa da, senin kadar Ronon Dex. | Open Subtitles | حسبماأعرف, علىالرغممن انهليس الأصلي, هو نفس قدر رونان ديكس كما أنت. |
| Dex, bu gece birer bira içip benim cesetten konuşuruz. | Open Subtitles | هاى ، "ديكس" لنشرب البيرة الليلة "ونتحدث عن "جين دو |
| Dex, Constalova'ya biletlere ihtiyacımız var, Splendid Otelde kalacağız. | Open Subtitles | ، ديكس أنا بحاجة لتذكرة الى كونستانوفا سنبقى في فندق سبلنديد. |
| Dex eşyalarını topladı. Artık bir yalanla yaşamak istemediğini söyledi. | Open Subtitles | ديكس حزم حقائبه يقول أنه لا يريد العيش في كذبة بعد الآن |
| Çalıştığı köpek Dex, farklı bir eğiticiyle başka bir göreve yeniden atanmadan önce değerlendirme için Pax River'a geri dönmüş. | Open Subtitles | كلب العمل الخاص به,ديكس تم اعادته الى باكس ريفر من أجل التقييم قبل اعاده تعيينه |
| - Ted, adamın Dex'le ilgili sıkıntıları olduğunu düşünüyordu ve olayların üst üste geldiğini söylemişti. | Open Subtitles | تيد اعتقد أنه كان قاسى قليلا مع ديكس وشئ قد قاد للأخر |
| Dex'in verdiği hizmeti bilseler, her yerde ona izin verirler. | Open Subtitles | اذا فقط قد علموا نوع الخدمات التى يقوم بها ديكس كانوا سيسمحون له بالتواجد فى أى مكان وفى كل مكان |
| Evet, Dex'i tekrar otobüse bindirmemeliydik. | Open Subtitles | أجل,حسنا فقط لم أستطع أن أدع ديكس يتواجد فى حافله أخرى |
| Ya Dex ve Astsubay, Junaghalar'ın evinde bubi tuzağı aramak için gezinirlerken mücevherler ve değerli metallerle, kupalarla dolu bir mağaraya düştülerse... | Open Subtitles | اذا,ماذا اذا كان ديكس والرقيب يشتمون حول منزل جوناغا من أجل العبوات الناسفه وسقطوا فى كهف |
| Ben, Özel Ajan McGee bu da, Özel Ajan Gibbs, ve elbette Dex'i biliyorsun. | Open Subtitles | أنا العميل الخاص ماكجى وهذا العميل الخاص جيبز ومن الواضح أنك تعلم ديكس |
| - Yardımına ihtiyacımız var. - Ronon Dex'in başı derttedir. | Open Subtitles | نحن نحتاج لمساعدتك - رونين دكس في مشكله - |
| - Ronon Dex'in başı her zaman dertte. - Hayatı tehlikede. | Open Subtitles | رونين دكس دائما في مشكله - حسنا , حياته في خطر - |
| Kusura bakma, Dex ama bunu yapmana izin veremem. | Open Subtitles | آسفة يا ديكستر لكني لن أسمح لك بأن تؤدي عملك |
| Lanet olsun Dex, moralimi bozuyorsun. | Open Subtitles | اللعنة، (داكس)، أنت تشعرني بالحزن! |
| Dex'i olsa belki kurtulurdu. | Open Subtitles | لما حصل ذلك لو كان بحوزتها مادة الديكستروز. |