"diğer bir deyişle" - Translation from Turkish to Arabic

    • بمعنى آخر
        
    • بعبارة أخرى
        
    • بكلمات أخرى
        
    • بكلمة أخرى
        
    • وبعبارة أخرى
        
    • بمعنى أخر
        
    • بعبارة اخرى
        
    • بتعبير آخر
        
    • بمعنى اخر
        
    • بكلام آخر
        
    • وبمعنى
        
    • وبكلمات أخرى
        
    • بطريقة أخرى
        
    • المعروف ب
        
    • بكلمات اخرى
        
    Diğer bir deyişle; her durumda, ikilem oluşturmayacak tarzda bir çözüme varırsınız. Open Subtitles بمعنى آخر ، سوف تحصل على حل لا يؤدي إلى تناقض أبداً
    Diğer bir deyişle, ilk insanlar ölü hayvanları yiyiyordu. Tartışma yok, bu bir gerçek. Tek sorun şu ki, TED بمعنى آخر .. كان الانسان الاول ياكل اللحوم .. والحيوانات وهذا امرٌ حقيقي لا جدل فيه ولكن المشكلة .. هي
    ". Diğer bir deyişle; "İsa'nın yaptığını yapabilirim. TED بمعنى آخر بإمكاني أن أقوم بما قام به اليسوع
    Diğer bir deyişle, ödüllendirilmiş hissetmek için TED بعبارة أخرى ، تناول الكثير من السكر سيبقي على شعور المكافأة.
    Diğer bir deyişle, ya dikkatin dağılıyor ya da bir şeyleri kaçırmaktan korkuyorsun. TED بكلمات أخرى أنت إما مُشَتت أو خائف أن يفوتك شيء ما
    Diğer bir deyişle onları yiyemiyorsunuz, yani size bir faydaları yok. Open Subtitles بكلمة أخرى أنت لا تستطيع أكلهم لذا ليسو جيدين لك
    Diğer bir deyişle, kederli bir anneyi politik araç olarak kullanacak. Open Subtitles وبعبارة أخرى إستغلال أم حزينة كضغط سياسي لن يصدق أحد مصداقيته
    Diğer bir deyişle, burada hiç sorumluluğum yok yani. Open Subtitles بمعنى آخر ليست لدي أي مسئولية على الإطلاق
    Diğer bir deyişle, hayatım boyunca bu anı bekledim. Open Subtitles بمعنى آخر ، لقد انتظرت هذة اللحظة طوال حياتى
    Diğer bir deyişle, bu dört büyük gezegen aynı tarihte Güneş'in aynı tarafında ve aynı genel pozisyonda oluyordu. Open Subtitles بمعنى آخر أن تلك الكواكب الأربعة الكبيرة كـانت عـلى نفـس الـجــانب مـن الشـمـس وفي نفس الموقع الرئيسى في نفس الوقت
    Diğer bir deyişle herkes Uyanmış Olan'la savaş tecrübesi edindi. Open Subtitles بمعنى آخر , كل شخص الآن يملك تجربة في قتال الكائنات المستيقظة
    Diğer bir deyişle, bu örgüte bir ceset olarak dönmenin benim için daha makul olacağı anlamına mı geliyor? Open Subtitles بمعنى آخر انك تريدين الرجوع للمنظمة جثة هامدة ؟
    Diğer bir deyişle, şu anki gücümüz koşulsuz ani teslim oluşumuzun sonucudur. Open Subtitles بمعنى آخر, السلام الذي نعيشه الآن هو نتيجة استسلام غير مشروط
    Diğer bir deyişle kurbanımız kendi cinayetini ihbar etmiş. Open Subtitles بعبارة أخرى الضحية إتصل مبلغاً عن جريمته
    Diğer bir deyişle, alçı. Mesela kırık çıkık alçısı. Open Subtitles بعبارة أخرى ملصق الضماد كما الذي تستعمله لصنع جبيرة
    Diğer bir deyişle; bakterinin, Archeanın, memelilerin ve bu tür şeylerin ayrı ayrı pek çok yaşam kökeni olmamıştır. Open Subtitles بعبارة أخرى لم يكن هناك الكثير من الأصول المنفصلة للحياة للبكتريا و للأركيا و للثدييات و ما شابه
    Diğer bir deyişle, çarpmak için belli türde bir nesneyi sistemli olarak kayırıyor veya ayrım yapıyor. TED بكلمات أخرى إنها بشكل مبرمج تفضل أو تميز شخص عن أخر أو كائن للإصطدام به
    Diğer bir deyişle bu insanların hepsi akıl edip, seks adıyla da bilinen normal biyolojik fonksiyonlarını yerine getirdiler. Open Subtitles بكلمات أخرى كل هؤلاء الناس قد تم الحمل بهم بواسطة الوظيفة الطبيعى المسماة بالعلاقة الجنسية ؟
    Diğer bir deyişle kötülükle ilgili Tanrının düşüncesi bir gün tamamen onu yoketmektir. Open Subtitles بكلمة أخرى, نية الإله المتعلقة بالشر و تحطيمه يوماً ما
    Diğer bir deyişle her ne halt planlıyorsan, dök bakalım. Open Subtitles وبعبارة أخرى ،يمكنك التوقف بشكل أفضل عن ما تخطط له
    - ...üzmeyen birisi. - Diğer bir deyişle, senin tam tersin. Open Subtitles فقط لكى يبنى لنفسه دعما بمعنى أخر شخص ما على عكسك
    Diğer bir deyişle, hayattaki pozisyonunuz rastlantısal görünmez, ancak layık olduğunuz ve hak ettiğinizdir. TED بعبارة اخرى,فان موقعك في الحياة لا ياتي بمحض الصدفة و انما هو مستحق و مُكتسب.
    Diğer bir deyişle ölemezsin. Open Subtitles بتعبير آخر لن يكون من الإمكان أن تموت.
    Diğer bir deyişle, samanlıkta iğne arıyoruz. TED بمعنى اخر ، نحن نبحث عن ابره في كومه قش
    Diğer bir deyişle, siz ayrıldıktan kısa bir süre sonra, sanırım. Open Subtitles بكلام آخر, بعد مغادرتك بقليل, على ما أظن.
    Diğer bir deyişle: Devlet nasıl doğru politika oluşturabilir? eğer haksızlıkların mevcut seviyelerini ölçemezse. TED وبمعنى أخر: كيف لحكومة أن تصنع سياسات منصفة إذا كانت غير قادرة على قياس مستويات عدم الإنصاف الحالية؟
    Diğer bir deyişle western konseptini bırakıp Star Wars misali bir senaryoya geçiyoruz. Open Subtitles بطريقة أخرى يبدو بأننا تركنا موضوع أفلام الغرب القديم و تحولنا إلى موضوع أفلام حرب النجوم
    Kurt ve Dashiel Diğer bir deyişle Savunma Bakanlığı danışmanları, Dışişleri danışmanları, işleri ona yığarız. Open Subtitles كرت و داشيل الاسم الاخر المعروف ب سيك ديف المختصر , وزارة الداخلية الامريكة للمختصر اتركها للمختصر.
    Diğer bir deyişle, Twitter'daki milyonlarca takipçisi için bir kahraman. Open Subtitles بكلمات اخرى بطلة لملايين مع أتباع على التويتر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more