Sadece onun ve diğer herkesin Noel'i evde geçirmesi için konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط اريد التحدث ويمكننا ان ندعة يذهب هو والجميع لقضاء راس السنة |
O yüzden, lütfen siz ve sistemde bulunan diğer herkesin sisteme dokunmadığından emin olun, vardiya müdürü tarafından onaylanmadıkça, tamam mı? | Open Subtitles | لذا يرجى التأكد تماما من أنك أنت نفسك والجميع في النظام الخاص بك لا يلمس النظام إلا ما تم الموافقة عليه بواسطة قائد فترة العمل، نعم؟ |
Yani babamın, bizim ve diğer herkesin çakralarını... Nasıl desem... | Open Subtitles | لذا كمثال، إن كان والدي، وتشاكراي، والجميع كذلك... |
diğer herkesin sahip olduğu özgürlüklerin ve sorumlulukların tadını çıkartarak büyümem gerektiğini düşünüyorlardı. | TED | هما آمنا بأن عليّ أن أكبر لأستمتع بنفس الحريات والمسؤوليات كجميع الأشخاص الآخرين. |
Bendeki diğer herkesin yüzü tanıdık, kimse de senin deneyimin yok. | Open Subtitles | كل الرجال الآخرين في مخفري معروفين,لا يوجد أحد منهم لديه خبرتك |
Oraya gittiğimde, diğer herkesin de bunu bir ayrıcalık olarak göreceğini, | TED | عندما ذهبت إلى هناك, افترضت أن الآخرين سوف ينظرون اليه كامتياز أيضا, |
diğer herkesin 100 milyar dolar önünde bir başlangıçtı. | Open Subtitles | مئة بليون دولار تقريبًا كبداية سابقة على الآخرين |
Bir şey hissetmemem diğer herkesin aşağılanmasına izin vermem anlamına gelmez. | Open Subtitles | حسنٌ ، إن كنت لا استطيع أن اشعر بشيء فهذا لايعني أنه يجب على الآخرين أن يتحملوا الإهانة |
Kafanın içinde sesler vardı, ama 12 yaşına geldiğinde seslerin diğer herkesin kafasından geldiğini fark ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | ولم تعلم إلا عندما كنت بالتاسعة بأن الأصوات كانت برؤوس الآخرين |
Eğer benle dalga geçmek istiyorsanız sadece diğer herkesin yaptığı gibi Pita Paradise'a gelin. | Open Subtitles | لو أردتما السخرية مني فقط تعاليا لبيتا باراديس مثل الآخرين |