Ancak özür dilemeyi gerektiren bir şey yaptığına inanıyorsan. | Open Subtitles | إلا إذا كنت تعتقد أن لديك شيء الاعتذار عن. |
Özür dilemeyi bırak. Bu senin hatan değil. - Tamam mı? | Open Subtitles | توقفي عن الاعتذار يا أمي انها ليست غلطتكِ |
Konuştuklarının bir kelimesini bile anlamıyorum ama ne dediğini kesinlikle biliyorum ve özür dilemeyi reddediyorum. | Open Subtitles | انا لا افهم اي كلمة مما تقوليه ولكني ارفض الاعتذار |
Çünkü; geçmişimden dolayı özür dilemeyi uzun süre önce bıraktım. | Open Subtitles | لأنني توقفت عن الاعتذار على ماضي منذ وقت طويل |
Evet, ama özür dilemeyi reddediyorlar ve o çocuk bir ocak bile almış. | Open Subtitles | نعم ، لكنهما رفضا الإعتذر و ذاك الصبيّ قد شرى موقداً فقط ليغيظني |
Gerçekten pişman olduğun için özür dilemeyi dene. | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تحاول الاعتذار لأنك فعلا تشعر بالسوء |
Özür dilemeyi beceremediğimi bilirsin. | Open Subtitles | تعلمين بأنني لم أكبر على الاعتذار |
Özür dilemeyi kes, elveda demeyi kes. | Open Subtitles | توقف عن الاعتذار , توقف عن قول الوداع . . |
Kadından hiç af dilemeyi düşündün mü? | Open Subtitles | هل سبق وفكّرت في الاعتذار لتك المرأة ؟ |
Bırak artık özür dilemeyi. Unuttum gitti. | Open Subtitles | توقفي عن الاعتذار , لقد نسيت كل شيء |
Benden özür dilemeyi bırak artık. | Open Subtitles | يمكنك أن تتوقفي عن الاعتذار لي الآن |
-Özür dilemeyi bırak. | Open Subtitles | توقف عن الاعتذار. |
Evet, hayır, özür dilemeyi kes. Sorun değil. | Open Subtitles | نعم، لا، توقّف عن الاعتذار. |
Özür dilemeyi bırak. | Open Subtitles | توقف عن الاعتذار |
Diana, özür dilemeyi bırak. | Open Subtitles | ديانا توقفى عن الاعتذار |
Lütfen özür dilemeyi kes. | Open Subtitles | كف عن الاعتذار من فضلك |
Özür dilemeyi reddediyor. | Open Subtitles | ورفضت الاعتذار. |
Özür dilemeyi bırak, sorun değil. | Open Subtitles | كفى عن الاعتذار الامر بخير |
Ve sizden kişisel olarak özür dilemeyi umuyor. | Open Subtitles | ويتمنى الاعتذار لك شخصيا |
Evet, ama ozur dilemeyi reddediyorlar ve o cocuk bir ocak bile almis. | Open Subtitles | نعم ، لكنهما رفضا الإعتذر و ذاك الصبيّ قد شرى موقداً فقط ليغيظني |