"dinlemeli" - Translation from Turkish to Arabic

    • الإنصات
        
    • الإصغاء
        
    • ينصت
        
    Annem, insanlar polisi dinlemeli der. Open Subtitles أمي تقول: على الناس الإنصات لرجال الشرطة
    Seni haftalar önce dinlemeli ve intikamıma son vermeliydim. Open Subtitles كان ينبغي علي الإنصات لكِ منذ الأسابيع الفائته وأنهي إنتقامي
    Bir oyuncu her zaman koçunu dinlemeli. Open Subtitles على اللاعب دوماً الإنصات لمدرّبه
    Ve eskilerin sözünü dinlemeli ve Leonard'ı unutmamalıyız. Open Subtitles وعلينا الإصغاء للعبارات القديمة وتذكّر (لينارد)
    Seni dinlemeli ve söylediğin anda küpü yok etmeliydim. Open Subtitles آسفة يا (كريستوف)، كان عليّ الإصغاء لك وتحطميها حين واتتني الفرصة
    Kral meclisine oturup halkını dinlemeli ve anlayışı kıt danışmanlarının görevine son vermelidir! Open Subtitles يجب أن ينصت الملك لصوت العقل في برلمانه ويقيل مستشاريه الجشعين
    Evet, herkes her zaman her konuda beni dinlemeli. Open Subtitles نعم يجب على الجميع ان ينصت إليّ طوال الوقت وحول كل شيء
    Seni dinlemeli ve söylediğin anda küpü yok etmeliydim. Open Subtitles آسفة يا (كريستوف)، كان عليّ الإصغاء لك وتحطميها حين واتتني الفرصة
    Ve neden beni dinlemeli? Open Subtitles ولم قد ينصت إليّ؟
    Jared'in ağabeyiyim. Beni dinlemeli. Open Subtitles أنا أخو (جاريد) الأكبر و يجب أن ينصت لي
    - Yani o beynini dinlemeli. Open Subtitles -لذا يجب أن ينصت لعقله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more