"dinlemiştim" - Translation from Turkish to Arabic

    • سمعتها
        
    • استمعت
        
    • يشرح
        
    Evet. Bu fıkrayı bir akrep ve bir deli olarak dinlemiştim. Open Subtitles أجل، سبق لي أن سمعتها لكن بين عقرب وضفدع
    Takside bu hikayeyi dinlemiştim ve tek aklıma gelen bu oldu. Open Subtitles لقد سمعتها في السيارة منذ قليل... ...و هي كل ما في رأسي.
    Bir sürü kez dinlemiştim. Open Subtitles يعلم الرب أني سمعتها مرات عديدة
    Biliyorum, seni dinlemeden evvel mendilimdeki sümüğü dinlemiştim. Open Subtitles كما تعلمون ، وأود الاستماع إلى نزلح في بلدي منديل قبل استمعت لك.
    Geçenlerde radyoda sizle yapılan bir söyleşiyi dinlemiştim. Open Subtitles أتدري، استمعت لمقابلة لك مؤخرا على الراديو
    Yıllar önce Viyanalı matematikçi Marchetti'nin askeri sanayii hakkında söylediklerini dinlemiştim. Gizli keşifler ile sivil dünyadaki icatlar tam ters seyreden iki dalga şeklinde. TED قبل سنوات عديدة ، سمعت عالم رياضيات من فيينا ، إسمه ماركيتي، يشرح كيف الابتكار في الصناعة العسكرية من ذلك، الابتكار السري -- والابتكار في المجتمع المدني هما الجيوب التي هي نوع من تعارض.
    Sanırım Foshan'da dinlemiştim. Open Subtitles أعتقد أنني سمعتها من قبل في فوشان
    Son gelişimde dinlemiştim. Open Subtitles سمعتها المرة السابقة
    Evet. O CD'yi dinlemiştim. Open Subtitles اجل , لقد سمعتها من قبل
    At Kuyruk Derek'in karışık kasetinden dinlemiştim. Open Subtitles لقد سمعتها من مزيج أغاني (ديريك) ذو ذيل الحصان.
    - Daha önce radyoda dinlemiştim. Open Subtitles - سمعتها على الراديو مسبقاً
    Yıllar önce seni bir kere dinlemiştim. Open Subtitles لقد استمعت اليك مرة ، كل تلك السنوات الماضية ،
    Ben ilk sefer, tek gecede dinlemiştim. Open Subtitles استمعت إليها في ليلة واحدة المرة الأولى
    Evet. Programını dinlemiştim. Open Subtitles لقد استمعت إلى برنامجك سابقاً.
    O programı daha önce de dinlemiştim. Dj Dean. Open Subtitles لقد استمعت لهذا البرنامج من قبل "دي جي" (دين)
    Astronot Joe Allen'dan, kullandığı Yaşam Destek Sistemi hakkında herşeyi öğrenmek zorunda olduğunu ve yapabildiği en iyi şekilde Yaşam Destek Sistemi'ne nasıl gözü gibi baktığını dinlemiştim. Sonra buna işaret etti ve dedi ki: "İşte Yaşam Destek Sistemi". TED سمعت رائد الفضاء جو ألين يشرح كيف أنه تعلم كل شئ أستطاعه حول أنظمة دعم الحياة وبعد ذلك فعل كل ما بوسعه للعناية بنظام دعم الحياة خاصته. وبعد ذلك أشار الى هذا وقال: "نظام دعم الحياة"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more