"dinlersen" - Translation from Turkish to Arabic

    • استمعت
        
    • أصغيت
        
    • إستمعت
        
    • تصغي
        
    • استمعتِ
        
    • أستمعت
        
    • للإستماع
        
    • تَستمعُ
        
    Eğer beni dinlersen ve dediklerimi yaparsan bu görevi tamamlayacağız. Open Subtitles اذا استمعت الي وفعلت ما أقول لك سنكمل هذه المهمة
    Değişiklik olsun diye birini dinlersen... seni bekleyen güzel şeyler olduğunu anlarsın. Open Subtitles اذا استمعت لشخص ما للتغيير سوف تدركين مدى اندفاعك
    Eğer doktorları dinlersen yaşlıların her zaman hasta olduğunu sanırsın. Open Subtitles إن أصغيت للطبيب ستظن أن المسنين مريضون دائماً.
    Şu canavarları dinlersen eğer sana ne yaparım biliyor musun? Open Subtitles إذا إستمعت لهؤلاء العجائز مرة أخرى أتعلمين ماذا سأفعل بك؟
    Söyleyeceklerimi çok iyi dinlemeni istiyorum. İyi dinlersen, başına kötü bir şey gelmez. Anladın mı? Open Subtitles أريدكَ أن تصغي جيّداً إلى ما سأقوله، وإن فعلتَ ذلك فستكون بخير، مفهوم؟
    Yani buradan çıkabilirsin ama ancak ve ancak beni dinlersen. Open Subtitles ليس الجحيم، ما يعني أنكِ مازال لديكِ فرصة من الخروج من هنا ليس فقط إذا ما استمعتِ
    Beni dinlersen, canını kurtarabilirsin. Open Subtitles اذا أستمعت لنصحى أنت سَتَكُونُ قادر على إنْقاذ نفسك.
    Eğer beni biraz dinlersen senin için bazı cevaplarım olabilir. Open Subtitles ليس حتى تسمعيني إن كان لديكِ وقت للإستماع لربما لديّ بعض الأجوبة لكٍ
    Bir şarkıyı gereğinden çok dinlersen güzel gelmeye başlar. Open Subtitles تَعْرفُ كَيفَ هو، نيك. تَستمعُ إلى أيّ قطعة موسيقى طويلةِ بما فيه الكفاية، يَبْدأُ ظُهُور جيدَ.
    Çünkü dinlersen, yani gerçekten dinlersen ne olur, biliyor musun? Open Subtitles لأنك إذا استمعت، أعني إذا استمعت جيداً، تعرف ما يحدث إذاً؟
    Soğukta bekleyeceğine, gidip içeride radyo dinlersen senin için daha iyi olur. Open Subtitles ماذا؟ سيكون من أفضل لكِ لو استمعت للراديو
    Eğer dinlersen bu durumdan kurtulmana yardım ederim. Open Subtitles فقط إستمع لي , لو استمعت لي سأقوم بمساعدتك للرحيل من هنا
    Eğer dinlersen bu durumdan kurtulmana yardım ederim. Open Subtitles فقط إستمع لي , لو استمعت لي سأقوم بمساعدتك للرحيل من هنا
    Plağı sonuna kadar dinlersen ölürsün. Open Subtitles إذا استمعت لنهاية هذه الأغنية فسوف تموت.
    Ama eğer beni dinlersen, çaba gösterirsen erkek gibi davranır ve bana güvenirsen bir şansın var. Open Subtitles لكن إن استمعت لي، و عملت بجد، و كنت قويًا و وثقت بي، فقد تتمكن من هذا.
    Hepsi de oldukça birbirlerine benziyor. Eğer insanları dinlersen, sana kim olduklarını anlatırlar. Open Subtitles كلها نفس الشيء الناس يقولون لك من هم لو أصغيت
    Eğer dikkatlice dinlersen, şu anda bile tartıştıklarını duyabilirsin. Open Subtitles إذا أصغيت جيدأ يمكنك أن تسمعهم يتجادلون الآن
    Dikkatli bir şekilde dinlersen küçük çocukların 'yemek ne zaman' diye soruşunu soyabilirsin. Open Subtitles و أن أصغيت اليه بإنتباه يمكنك ان تسمعي أطفالا صغارا يسألون متى موعد العشاء؟
    Eğer dikkatlice dinlersen, titreşimini duyabilirsin. Open Subtitles إذا إستمعت بإمعان إليه، سيمكنك سماعه يهتزّ
    Çünkü bunu elde edebilirsin. Tabii ki beni yanından uzaklaştırmak yerine, egonu bir kenara koyup beni dinlersen. Open Subtitles لان ذلك ما ستنالينه إن تركت تعنتك جانبا و إستمعت إلى
    Eğer dinlersen, insanların sana bir şeyler anlattığını biliyor muydun? Eyvah eyvah! Arkadaşlar birbirleriyle konuşur ama gerçek arkadaşlar dinler. Open Subtitles تعلم انك عندما تصغي لاحدهم , يحدثك عن اشياء الاصدقاء يتحدثون لبعضهم , لكن الاصدقاء الحقيقيين يصغون
    Büyüklerini dinlersen daha iyi olur Open Subtitles عليك أن تصغي لمن هم أكبر منك سناً
    Beni bir dinlersen, ben çocuklarının babasıyım! Scar, izin ver... Open Subtitles ... إذا استمعتِ إليّ، أنا والد أطفالك، سكار، دعيني
    -Bu iyi bir fikir. -İyi dinlersen ne kadar iyi olduğunu anlarsın. Open Subtitles هذه فكرة جيدة – لو أستمعت ستجدها فكرة جيدة للغاية –
    - Eğer dinlersen, ben... Open Subtitles - إذا فقط أعطيتينى فرصة للإستماع لى ...
    Dikkatli dinlersen, tüylerimin ürperdiğini duyabilirsin. Open Subtitles إذا تَستمعُ بعناية جداً... ... أنتيُمْكِنُأَنْتَسْمعَفيالحقيقة زَحْف جلدي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more