"dinlesen" - Translation from Turkish to Arabic

    • تستمع
        
    • الاستماع
        
    • تستمعي
        
    • تنصت
        
    • الإصغاء
        
    • إستمعت
        
    Sana bir akıl vereceğim... beni çok iyi dinlesen fena olmaz. Open Subtitles سوف اعطيك نصيحة بسيطة ومن الخير ان تستمع اليها جيدا
    Hallie onun haklı olduğunu düşünüyor. dinlesen iyi edersin. O bir avukat. Open Subtitles هيلي تعتقد انه محق الافضل لك ان تستمع له انه محامي
    dinlesen iyi olur, şerif. 3 tane dinamitim var. Open Subtitles عليك أن تستمع لنا يا مارشال لدي ثلاث أعواد ديناميت هنا
    Bana biraz vakit ayırıp dinlesen ölür müsün? Open Subtitles يا الهى هل ستموت اذا أخذت بعض الوقت فى الاستماع الىِ
    Anneni dinlesen iyi edersin. O daha iyi bilir. Open Subtitles يجب أن تستمعي إلى أمك ، بولا إنها تعرف أفضل منك
    Eğer iş istiyorsan, bundan sonra daha iyi dinlesen iyi olur. Open Subtitles إذا أردت الدخول في هذا المجال , من الأفضل أن تنصت لما لا تحبه
    - İki türlü de dinlesen iyi olur. Open Subtitles في كلتا الحالتين, عليكِ الإصغاء.
    - Mulder, adamı dinlesen iyi olacak. Open Subtitles لانجل ي: مولدر، أعتقد أنت أفضل تستمع إلى الرجل.
    Sana bunları söyleyecek tek kişi benim, dinlesen iyi edersin. Open Subtitles فقط سأَقوله مرة من الأفضل لك ان تستمع لي
    İlk seferinde beni dinlesen hayat ne kadar kolay olacak. Open Subtitles أترى ما أعنيه ؟ الحياة ستكون أكثر سهولة لو فقط تستمع إلي للمرة الأولى
    Bu adamı dinlesen iyi olur. Sen kimsin? Open Subtitles هيه ينبغي عليك ان تستمع الى ماقاله هذا الرجل
    Eğer onu tekrar canlı görmek istiyorsan, dinlesen iyi edersin. Open Subtitles إذا تريد أن تراه حيّ مرة أخرى، من الأفضل أن تستمع.
    İlk seferinde beni dinlesen hayat ne kadar kolay olacak. Open Subtitles أترى ما أعنيه ؟ الحياة ستكون أكثر سهولة لو فقط تستمع إلي للمرة الأولى
    Konuşmana gerek yok. dinlesen yeter. Open Subtitles لست مضطراً على التحدث بإمكانك الاستماع فقط
    Arkadaşını dinlesen diyorum. Open Subtitles ربما يجب عليكي الاستماع الى صديقتك
    - Gemiyi tepeye çıkarmak mı? Planı bir kez dinlesen, Patron! Open Subtitles ما عليك سوى الاستماع إلى فكرته ، رئيس.
    Ama başından savmadan önce en azından bir dinlesen diyorum. Open Subtitles لكن يمكن أن تستمعي على الأقل لما لدي قبل أن تستبعيديه
    - Bak bayan. Bu adamı dinlesen iyi olur. Open Subtitles أسمعي أيتها السيدة، أظن عليك فعلاً أن تستمعي لهذا الرجل
    Onu dinlesen iyi olur, baba. Sözlerini yerine getirmede ondan iyisi yok. Open Subtitles يجب أنْ تنصت لها يا أبي فهي تفي دائماً بوعودها
    Babalık, adamı dinlesen iyi olur. Open Subtitles أنت أيها العجوز، يستحسن أن تنصت للرجل.
    Dediğini dinlesen iyi edersin. Open Subtitles من الأفضل الإصغاء إلى ما قاله
    Sadece beni dinlesen, yeterdi. Open Subtitles لم يكن عليك سوى الإصغاء إليّ
    Dediğimizi dinlesen ve dediklerimizi yapsan iyi olur. Open Subtitles إذا إستمعت فقط لنا وقمت بما نقوله لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more