Yüksek rütbeli bir diplomat ziyareti sırasında benim huzuruma çıkmaz mı? | Open Subtitles | دبلوماسي ذو رتبه عاليه يحاول عدم الضهور في قصري خلال زيارته؟ |
Bugün bir diplomat veya general çıkıp konuşmayacak ya da müzakere etmeyecek... | Open Subtitles | اليوم لا دبلوماسي ولا قائد عسكري سيخطب أو يفاوض |
Ekim ayında bir Amerikan diplomat Doğu Berlin'de tiyatroyu ziyarete giderken Doğu Alman nöbetçiler tarafından durduruldu. | Open Subtitles | في أكتوبر تم توقيف دبلوماسي أمريكي بواسطة الحراس الألمانيين الشرقيين بينما كان يعبر ذاهبًا للمسرح في برلين الشرقية |
Ben ve Bağımsız diplomat'taki çalışma arkadaşlarım, Güvenlik Konseyi'nin etrafından dolandık. | TED | حيث ذهبنا انا و زملائي في الدبلوماسي المستقل الى مجلس الامن |
diplomat topluluğunun kıdemli çalışanları için sakladığı hoş bir apartmanda. | Open Subtitles | في شقة جميلة تمنح من قبل السلك الدبلوماسي للعملاء المجتهدين |
Hepsi Rus diplomat. Hepsi eski Rusya Federal Güvenlik ajanı. | Open Subtitles | جميعهم دبلوماسيين روس ، وكانوا يعملوا في الإستخبارات الروسية سابقاً |
Konuşmaya başladık ve dedi ki -- Ona ne yaptığımı söyledim, ve çok mühim bir şeymişçesine New York'ta Bağımsız diplomat'ı kuracağımı söyledim. | TED | ومن ثم بدأنا نتحدث .. وقال لي .. اخبرته ماذا سوف افعل واخبرته افكاري وانني سوف اقوم بتاسيس دبلوماسية مستقلة في نيويورك |
Bir yatırım bankası sahibi, bir diplomat,... ..başkanlara ve belediye reislerine danışmanlık yapmış,... ..30 yıldan beri kamu ve özel politikaların şekillenmesinde önemli roller aldı. | Open Subtitles | كمستثمر و دبلوماسي و مستشارا لدى الرؤساء و رؤساء البلدية ساعد على تشكيل الاتحاد والسياسة الخاصة |
Cinayet uluslar arası bir terör örgütü adına işlenmiş ve hedef Rus bir diplomat olursa ilginç olur ama. | Open Subtitles | هذا عندما يتم الأمر لصالح منظمة إرهابية دولية والهدف كان دبلوماسي روسي |
Yabancı bir diplomat casuslukla suçlandığında yapabileceğimiz tek şey ülkeden ayrılmasını istemek. | Open Subtitles | عندما يُتهم دبلوماسي أجنبي بالتجسس كل ما يمكننا فعله هو أن نطلب من الرحيل من البلد |
bir diplomat brezilyalı Sergio Vieira de Mello yu çağırdı. | Open Subtitles | كان دبلوماسي برازيلي ما يسمى سيرجيو فييرا دي ميلو. |
Dr. Knight. Allah dostudur. diplomat ve gerçek bir İngiliz'dir. | Open Subtitles | الطبيب "نايت" رجل من رجال الرب دبلوماسي ورجل إنكليزي حقيقي |
Evet, baban Rus bir diplomat, Washington'da yaşıyorsun. | Open Subtitles | نعم، أباك دبلوماسي روسي. تقطن في العاصمة واشنطن. |
Evet, baban Rus bir diplomat, Washington'da yaşıyorsun. | Open Subtitles | نعم، أباك دبلوماسي روسي. تقطن في العاصمة واشنطن. |
Başarılı bir diplomat olmak istiyorsanız, tek bir yol var. | Open Subtitles | اذا اردت ان تكون دبلوماسي جيد هناك شئ لا يجب ان تفعله |
Diplomasiyi seviyorum. Kariyerim yok. Bütün hayatım boyunca diplomat olmayı, ülkeme hizmet etmeyi umdum. | TED | أحب الدبلوماسية. ليست لدي مهنة. توقعت أن أمضي حياتي في العمل الدبلوماسي ، في خدمة بلدي. |
21. yüzyılın siyaseti böyle. Ve bir açıdan, Bağımsız diplomat hepimizin yaşadığı bu parçalanmayı, bu değişimi somutlaştırıyor. | TED | هذه هي سياسة القرن 21 وبصورة ما .. الدبلوماسي المستقل يجسد هذا التجرؤ .. والتغير الذي يحدث لنا جميعاً |
Rabat elçiliğinde diplomat görüntüsünde çalışıyor. | Open Subtitles | هو تحت الغطاء الدبلوماسي في سفارة الرباط. |
Altı yaşındaydım, diplomat çocuğu dolu bir okul otobüsünü kaçırmıştım. | Open Subtitles | كنتُ في السادسة من العمر واختطفتُ حافلة مدرسة مليئة بأطفال دبلوماسيين |
Oğlum beni cesaretlendiriyor ülkenizi çok seviyor, diplomat olmak istiyor. | Open Subtitles | لقد شجعني ابني إنه يحب بلادكم. لقد ذهب ليحصل على وظيفة دبلوماسية |
diplomat, öğretmen ya da doktor olmaya yönlendirilmiştim ve her şey planlanmıştı. | TED | كنت مستعداً لأن أصبح دبلوماسياً أو معلماً أو طبيباً كلها كانت متاحة أمامي |
Muhammed dini bir önder olmasının yanı sıra bir diplomat olarak da öne çıkmıştı. Anlaşmada pek çok avantaj vardı. | Open Subtitles | وبذلك برهن محمد لمن حوله بأنه دبلوماسى محنك بجانب كونه قائدا دينيا |
Senin bir diplomat olduğunu sanıyordum. Churchill'in dediği gibi, "Bir zaman gelir... " | Open Subtitles | لقد اعتقدت بأنك ديبلوماسي كما يقول تشرتشل سيأتي وقت ما |
diplomat olarak çalışırken bile. | Open Subtitles | بينما تعملين كدبلوماسية. |
Ben rastgeleliğe inanırım, buna inanmamın sebeplerinden biri ise benim diplomat olmamın rastgele olmasıdır. | TED | أؤمن بالعشوائية، ومن الأسباب التي جعلتني أفكر هكذا أنني أصبحت دبلوماسيا بمحض الصدفة. |