Şirket tarafından verilen bir bilgisayarın sabit diskini uzaktan doğru silebilir misin? | Open Subtitles | على شركة تقديم حاسب محمول أيُمْكِنُ أَنْ تَمْسحَ القرص الصلب عَنْ بُعْد؟ |
Bu beyler Daniel'in bilgisayarının sabit diskini kopyalamak zorunda. | Open Subtitles | السّيدة بيرل، نحن سَنَحتاجُ للنَظْر إلى حاسوبِ دانيال. هؤلاء السادة المحترمين إحتجْ لنَسْخ القرص الصلبِ. |
Katillerden biri, bilgisayarların birinin hard diskini almış. | Open Subtitles | أخذ أحد القاتلين القرص الصلب لأحد الكمبيوترات |
Yedek diskini almak için koşa koşa kiralık kasasına gittiyse demek orijinal disk kayıp, değil mi? | Open Subtitles | إذا قد عدت مسرعاً إلى صندوق أماناتك للحصول على النسخة الإضافية لقرصك ألا يعني ذلك بان هناك قرص أصلي قد فقد ؟ |
Şu an güneş diskini göremeyebilirsiniz. | Open Subtitles | ولا يمكنك مشاهدة قرص الشمس في هذه اللحظة |
Flynn, Grid'de adımını attığı an Clu diskini almak için her şeyi yapar. | Open Subtitles | في اللحظة التي توطئ قدمي فلين الأرض كلو لن يوقفه شيء لكى يستعيد قرصه |
Bilgisayarıma diskini taktığımdan beri gergin olduğun belli. | Open Subtitles | و كان هذا واضحاً منذ أن وضعت قرصك المدمج في حاسوبي |
diskini kopyalamayı tamamlamamı bekle. | Open Subtitles | انتظري ، اسمحي لي فقط من الإنتهاء من نسخ هذا القرص |
Ofisinde iki adam vardı. Biri sabit diskini alıyordu. | Open Subtitles | هنـاك رجـلان في مكتبـه يأخــذون القرص الصلب من جهازه |
Yoğun çekim gücü, onu oluşturan toz diskini bozarak türbülans yarattı. | Open Subtitles | جاذبيته الهائلة تُزعزع القرص الغباري الذي نشأ منه فيصنع اضطرابًا |
Yaşayan bir organizmanın hard diskini hackleyip DNA'sını yeniden kodladığını hayal et. | Open Subtitles | أجل، لطيف. تخيلي أنكِ تستطيعين اختراق القرص الصلب لأي كائن حي وتُعيدين تشفير حِمضه النووي. |
Güvenlik kamerasının hard diskini kısmen yeniden düzenlemeyi başardım. | Open Subtitles | لقد فمت بمعالجة لإستعادة صورة جزئية من القرص الصلب لكاميرا المراقبة. |
Bunu yapabilirsin, ama çok kıymetli hard diskini bir daha göremezsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تفعل هذا لكن عندها لن ترى قرص التخزين الثمين ثانيةً |
Bu arada güneşin gezegenler öncesi diskini oluşturan maddeler tamamen kullanılarak diğer gezegenleri ve ayları oluşturdular. | Open Subtitles | أيضا، واستقرت أخيرا محتويات قرص الشمس ، بعد أن شكلت الكواكب والأقمار الأخرى |
Bu yöntem, Venüs gezegeninin Güneş diskini geçmesi için gereken sürenin hesaplanmasına dayanıyordu. | Open Subtitles | و التي احتوت على قياس دقيق للوقت الذي يستغرقه كوكب الزهرة لقطع قرص الشمس. |
Mesajını aldım, ve Barnes'ın sürücü diskini arama iznini aldım. | Open Subtitles | نعم. وصلتني رسالتك، وحصلت على مذكرة يتيح لك الوصول إلى قرص بارينز الصلب |
SD-6'nın şantaj diskini aldığını bildirmek istedim. | Open Subtitles | إعتقدت بأنّك يجب أن تعرف الذي SD-6 في الإمتلاك قرص الإبتزاز. |
O zamana kadar, sabit diskini temizleyip çok uzaklara gitmiş olur. | Open Subtitles | بحلول هذا سيكون قد فصل قرصه الصلب وارتحل بعيداَ |
Dün gece, buraya geldim ve senin hard diskini alip basla birinin bilgisayarina yerlestirdim onunkini de alip senin bilgisayrina yerlestirdim. | Open Subtitles | ليلة الأمس، أتيت هنا وأخذت قرصكِ الصلب ووضعته في جهاز شخصٍ آخر وأخذت قرصه الصلب |
Sabit diskini çıkarmassam öleceksin.. Yada çiftlik seni ele geçirecek. | Open Subtitles | إذا أنا لا أزيل قرصك الصلب، أنت سيكون عندك لموت، أو مزرعة ستمسكك. |
Sabit diskini tamamen biçimlendirmenizi mi istedi? | Open Subtitles | لذا هي طَلبتْ مِنْك إعادة صيغةِ كامل قرصها الصلبِ؟ |