"diyar" - Translation from Turkish to Arabic

    • العوالم
        
    • فان لاند
        
    • الأربع
        
    • العالَم
        
    • أرض حيث
        
    Yedi gün boyunca troller, devler, kara elfler, ve iblislerden oluşan ordular Dokuz Diyar'ın kontrolünü ele geçirmek için amansızca saldırır. Open Subtitles لسبعة أيام عدد كبير من الغيلان والعمالقة وجان الظلام والعفاريت تريد السيطرة على العوالم التسعة
    Dokuz Diyar ebedi değildir. Sabahları oldu tıpkı gecelerinin de olacağı gibi. Open Subtitles العوالم التسعة ليست أبدية، لديهم فجر وكذلك غسق.
    Ama hizalanma sırasında tüm Dokuz Diyar, her şey bağlantılıdır. Open Subtitles ولكن خلال التعامد، يصبح كل شيء متصلاً، العوالم التسع
    Belki de kendi sahip olduğum adamda kendi Gizemli Diyar'ım olabilirdi. Open Subtitles وربما لأصبحت لدي (ميستري فان لاند) الخاصة بي على جزيرة الخاصة
    Dodge ve Earl Jr.'a babalar gününde Gizemli Diyar'a götüreceğimi söyledim ve götürmedim. Open Subtitles أخبرت (دودج) و(ايرل)الأبن اننا سنمضي يوم "الأب والأبن" في (ميستري فان لاند) ولم تأخذهما وعدت الفتيان
    Büyüsüyle Dört Diyar'ı birleştiren büyük savaşçı kral. Open Subtitles الملك المحارب الأعظم الذي وحّد الأراضي الأربع بسحره.
    İşte bu Diyar da yaşam ile ölüm arasında bir yerdedir ve kesinlikle gerçektir. Open Subtitles و هذا العالَم يقع بين الحياة و الموت ... و هو حقيقيٌّ جدّاً ولكنْ...
    # Bir Diyar var yaşlanmadığımız asla # Open Subtitles ♪في أرض حيث نحن أبداً لن♪ ♪نكبر في السن♪
    Dokuz Diyar'ı bağlayan pek çok Diyargeçidi var, ve her biri Alem'leri dengede tutmak için kendi koruyucusunu çizer. Open Subtitles هناك أكثر من بوابة تجعل العوالم التسعَ متصلة لكلاً منها حارس خاص يحافظ على توازنها
    600 yil evvel, güçlerini Dokuz Diyar'i tarumar etmekte kullandi ordulara komuta etti, krallari ve imparatorluklari devirdi. Open Subtitles منذ 600 عام، استخدمت قواها لنشر الدمار والخراب عبر العوالم التسع، كي تُسيطر على الجيوش، وتُسقِط الملوك والإمبراطوريات.
    Lorelai. 600 yıl evvel, güçlerini Dokuz Diyar'ı tarumar etmekte kullandı ordulara komuta etti, kralları ve imparatorlukları devirdi. Open Subtitles منذ 600 عام، استخدمت قواها لنشر الدمار والخراب عبر العوالم التسع،
    Dokuz Diyar'ın parıldayan ışığı. Open Subtitles الضوء المتألق من العوالم التسعة
    Birbirlerine dokunuyorlar, uzun bir Diyar çizgisi oluşturuyorlar. Open Subtitles العوالم يلمس أحدُها الآخر... ترتصّ فوق بعضها بخطٍّ طويلٍ مِن الأراضي...
    Dokuz Diyar başının üzerinde birleşirken Malekith, sonunda Aether'i salmayı başardı. Open Subtitles "بينما تتعامد العوالم التسعة فوقه، تمكن (مالكيث) أخيراً من تحرير الـ(أثير)"
    Tüm Dokuz Diyar birbirinin içinden geçer ve yer çekimi, ışık ve hatta madde bir dünyadan diğerine çarpar. Open Subtitles العوالم التسع يمرون ببعضهم البعض، والجاذبية والضوء وحتى المادة، تتحطم من عالم لآخر ...
    Çocuklara Gizemli Diyar'a gideceğimize söz vermiştim, ama aynı zamanda kendime AC/DC konserine gideceğime söz vermiştim. Open Subtitles بأنني سآخذهما الى (ميستري فان لاند) لكنني أيضاً وعدت نفسي بالذهاب الى حفلة (آي سي دي سي ) الموسيقية
    Hey, çocuklar. Bizi Gizemli Diyar'a götüreceğini söylemiştin. Open Subtitles أيها الفتيان قلت لنا انك ستأخذنا الى (ميستري فان لاند)
    Dört Diyar'ı kurtarmak için çıkacağım serüvene hak kazanmak için az daha ölecektim. Open Subtitles كدتُ أموت لأنال شرف الانطلاق بمسعًى لإنقاذ الأراضي الأربع.
    Elf ordusu Dört Diyar'daki en güçlü ordu. Open Subtitles إن جيش الجان هو الأقوى في الأراضي الأربع.
    Bu bahsi geçen Diyar, her uyuduğunda oğluma işkence ediyor. Open Subtitles هذا العالَم الآخر يعذّب ابني كلّما نام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more