| Telefon görüşmelerimizden sonra sonunda karşımda duruyorsun. Ben ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | بعد كل مكالماتنا، تقف أمامي أخيراً ولا أعرف ماذا أقول لك |
| - Ona ne diyeceğimi bilmiyorum. - Biliyorum. Tanrım, bilmez miyim? | Open Subtitles | لاأعرف ماذا سوف أقول له أنا أعرف , ياالهى, أنا أعرف |
| - Ona ne diyeceğimi bilmiyorum. - Biliyorum. Tanrım, bilmez miyim? | Open Subtitles | لاأعرف ماذا سوف أقول له أنا أعرف , ياالهى, أنا أعرف |
| Bunu diyeceğimi hiç düşünmezdim ama senin yanında eski karım bile sessiz kalır. | Open Subtitles | لم افكر ابدا ان اقول هذا لكن انت ستجعل زوجتي السابقة قمة الهدوء |
| Çok acınası bir durum, kalbimi kırıyor ama ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | هذا مثير للشفقة، أنه يفطر قلبي لا أعلم ما الذي أقوله |
| Ne diyeceğimi bilmiyorum. Hiç birşey yeterince iyiymiş gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لا أدرى ماذا سأقول لا شئ يبدوا جيد بما يكفى |
| - Ne diyeceğimi bilemedim. - Beni aptal gibi hissettirdi. | Open Subtitles | أنني لا أعرف ماذا أقول وذلك الأمر يشعرني أنني غبية |
| - Ne diyeceğimi bilmiyorum. Belki buralarda bir madalya unutan vardır. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا أقول لك لكن ربما أحدهم ترك ميدالية هنا |
| Açıkcası senin gibi bilgili ve deneyimli biri böyle konuştuğunda ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | بصراحة لا أعلم ما أقول حين أسمع رجالا بعمق معرفتك وخبرتك يتحدث هكذا |
| Fakat sorunun ne olduğunu söylemezsen sana ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | ولكن انا لا اعرف ماذا أقول حتى تخبرينى ماذا هناك |
| Artık herkese ne diyeceğimi bilmiyorum ve herkes bana soruyor. | Open Subtitles | لا أعرف ماذا أقول لأي شخص أكثر, وكل شخص يسألني. |
| Açıkcası senin gibi bilgili ve deneyimli biri böyle konuştuğunda ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | بصراحة لا أعلم ما أقول حين أسمع رجالا بعمق معرفتك وخبرتك يتحدث هكذا |
| Seni ilk gördüğümde, ne diyeceğimi ya da ne konuşacağımı bilememiştim. | Open Subtitles | بأول مرّة قابلتك بها ما كنت أعلم ماذا أقول أو أفعل |
| - Artık masa falan yok. - Ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | ـ المكتب ليس هنا ـ حسنًا، لا اعرف ماذا أقول |
| Gerçekten çok özür dilerim. Çok kötüydü, ama ne diyeceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | آسفة جدًا , كان ذلك فظيعًا, لكنني لم أعرف ما أقول. |
| Şimdi de yapıyorum. Bunu görebilirsiniz. Tedirgin oluyorum.. Ne diyeceğimi bilmiyorum. Ne yaptığımı bilmiyorum. | TED | أنا أقوم بذلك الآن. أنتم تنظرون إلي. أنا أشعر بالتوتر. لا أعرف ماذا أقول. لا أعرف ماذا افعل. لا أريد أن أذهب إلى هناك. |
| - Evet, ama ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | ـ أجل لكنني لا أدري ماذا أقول ـ فقط قولي نعم يا عزيزتي |
| Yani ne diyeceğimi bilemiyorum. Bugün tam da buna ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أنا لا اعرف ما اقول يا رجال هذا ما أحتجته اليوم |
| Ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا اعرف ماذا اقول,انه شئ مريع, لماذا ؟ |
| Klasik yanıtım dışında ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً، لا أعلم ما الذي أقوله ماعدا إجابتي المُختزنة |
| Bu diyeceğimi hiç düşünmezdim sesini duyduğuma sahiden de sevinmiş gibiyim. | Open Subtitles | مرحباً، لم أعتقد أبداً أنّني سأقول هذا لكنني سعيد لسماع صوتك. |
| Yürüyorum. Ne diyeceğimi bilemiyorum... | Open Subtitles | أستطيع أن أسير على قدمي، لا أعلم ما يجب قوله.. |
| Çok üzüldüm, Sayın Başkan. - Ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | , اسف جدا سيدتي الرئيسة لا اعلم ما اقوله |
| Onlara ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ما أنا أَقُولُ إلى أيّ منهم. |
| Hastaneye gideceğimi, biliyordum sanki tahmin etmiştim ve orada ne diyeceğimi de sanırım biliyordum, ama hikayeyi yalanları, ağzımdan çıkana kadar bilemiyordum. | Open Subtitles | اعتقد اني عرفت اني ذاهبه للمستشفى... واعتقد اني عرفت ماذا ساقول لكني لا اتذكر تعرف القصه, والكذب قبل ان يخرج من فمي |
| Rüyadayım sanıyordum ve sonra sen olduğunu anladım, ne diyeceğimi bilemedim ve sen o kadar yumuşak ve sıcaktın ki... | Open Subtitles | وعندما ادركت انه انتي لم اعرف ماأقول وانتي ناعمة جداً ودافئة و |
| O kadar şaşmıştım ki, ne diyeceğimi bilemedim. | Open Subtitles | أنا كنت متعجب جداً لم أستطع التفكير فيما سأقولة |
| Lütfen. Önceki gece hiç uyumayıp sana sabahleyin ne diyeceğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | أرجوك ، لقد قضيت الليل بطوله محاولاً أن أرتب ما سأقوله لك |
| Hayatımı değiştirdin. Seni unutmayacağım" diyeceğimi mi sandın? | Open Subtitles | قائلًا لك:"شكرًا لك يا سيد (ترامبو)، لقد غيرت حياتي ولن أنسى لك هذا الجميل" |
| Hey, ne diyeceğimi unutturacaksınız. | Open Subtitles | أيها الرجال ، إنكم تفقدوني سلسلة أفكاري |