"dizilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • تسلسل
        
    • السلسلة
        
    • التسلسل
        
    • محاذاة
        
    Ve bu evrenin en başını anlamamızı sağlayacak olan dizilim olacak. TED وهذا سيكون تسلسل فهم البدايات الأولى لنشأة الكون.
    DNA'sında seni ve kardeşlerini yaşayabilir kılan sentetik dizilim yoktu. Open Subtitles حمضه النووي لا يحتوي على تسلسل تركيبي وهذا يجعلكم وأخوانكم قادرين على البقاء
    Ama Duncan bize üzerinde çalışmamız için sadece bir sentetik dizilim verdi... Open Subtitles لكن دنكان قدم لنا فقط واحد تسلسل الاصطناعية للعمل مع، لذلك ...
    Yeniden dizilim olayı tutukluk yapmış ve sinirsel yolları açması gerekirken bloke etmiş. Open Subtitles لابد وأن إعادة السلسلة أخفقت، وبدأت في حجب الممرات العصبية بدلاً من فتحها.
    Size anlam ifade etmeyen harfler gibi geliyor ama bu dizilim bize Craig'in göz rengini veriyor. TED بالنسبة لكم فإنّها تبدو حروف صامتة، لكن هذه السلسلة تعطي لون الأعين للدكتور غرايغ.
    Tekrar ünitelerinin uzunluk olarak değiştiğini görebilirsiniz. Ayrıca dizilim olarak da değişirler. TED يمكنك ملاحظة ان الوحدات المتكررة تختلف في الطول, وتختلف في التسلسل ايضاً
    dizilim bu şekilde ve dolayısıyla sanatsal bir izlenimim var. TED واذا هذا نوع التسلسل ولذا عندي رسم خيالي لهذا.
    Tüm olarak dünya, bir çeşit geçiş dönemine yaklaşıyor ve bence buna sebep olan, gerçekleşecek bu galaktik dizilim. Open Subtitles العالم أجمع يشعر و كأننا مقبلون على نوع من المرور و السبب في ذلك هو محاذاة المجرة
    Öncelikle, neyle karşı karşıya olduğumuzu anlamak için başka bir genetik dizilim üretmek zorundayız. Open Subtitles سيكون علينا تكويت تسلسل جيني في البداية لنعرف ما الذي نتعامل معه
    Leda DNA'sı ile çaprazlayıp yeni sentetik dizilim oluşturacak mı diye bakıyorum. Open Subtitles فقط بقيَ "المصدر" مع الحمض النووي للمستنسخات الإناث سنرى إن كان سينتج عنه تسلسل تركيبي جديد
    Öyle olmalıydık ama sentetik bir dizilim var. Open Subtitles يجب أن نكون كذلك، لكن هناك تسلسل مصطنع.
    Leda DNA'sı ile çaprazlayıp yeni sentetik dizilim oluşturacak mı diye bakıyorum. Open Subtitles فقط بقيَ "المصدر" مع الحمض النووي للمستنسخات الإناث سنرى إن كان سينتج عنه تسلسل تركيبي جديد
    DNA dizilim raporu. Open Subtitles تقرير تسلسل الحمض النوويّ
    Sana bahsettiğim sentetik dizilim vardı ya hani? Open Subtitles تلك السلسلة المصطنعة، الرقم المسلسل الذي أخبرتكِ به؟
    dizilim insanı anında öldürecek şekilde kalpteki potasyum kanalını hedef alıyor. Open Subtitles تستهدف السلسلة قناة البوتاسيوم في القلب قاتلة الشخص فوراً.
    Şey hakkında Avrupa'lı deneklerimizdeki dizilim hataları hakkında konuşacaktım. Open Subtitles هذا هو حول مسألة التسلسل لدينا مع التجارب الأوروبية.
    Kendine yeten dizilim kodunda, yakın zamanda büyük gelişmeler kaydettiğini duydum. Open Subtitles سمعت مؤخراً بأنه أحرز تقدم ضخم في شفرة التسلسل الآلية المكتفية الذاتية
    Galaktik dizilim insanlığın sonuçlarını kontrol edebileceği bir şey mi olacak? Open Subtitles لتشفير رسائلها الموجهة للأجيال القادمة ؟ هل ستكون محاذاة المجرة هي الزناد الذي سيقضي على البشرية ؟
    Eğer 'Mavi Yıldız' ve muhtemel galaktik süper dalga, iki ana kozmik olaysa, birinden biri 2012'deki dizilim ile çakışabilir, Open Subtitles و التي قد تتزامن بطريقة أو بأخرى مع محاذاة المجرة في سنة 2012 ربما تسلط حينها الضوء , على التنبؤات المدهشة لواحد من أعظم العلماء عما قد ينتظرنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more