Bu adam doğa üstü güçleri olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | هنا الرجل الذي يدعي بأن لديه قوة خارقة للطبيعة |
Hastanemi doğa üstü olayların merkezi haline getirmekten hiç hoşnut değilim. | Open Subtitles | لا أستصوب تحويل مستشفاي لزنزانة احتجاز خارقة للطبيعة. |
Acımasız bir katille arandaki doğa üstü bağın, kan büyüsü ile kırılması olayını her gece kutlayamıyorsun. | Open Subtitles | لا يتسنّى للمرئ كلّ ليلة الاحتفال بكسر صلة خارقة للطبيعة بمختلّ قاتل عبر تعويذة دم. |
3 yıllık hafızanı doğa üstü bir şekilde yeniden şekillendireceğim. | Open Subtitles | إنّي أعيد تشكيل 3 أعوام من ذاكرتك على نحوٍ خارق للطبيعة. |
- Hanımlar, sizi duyuyorum. Duyma yeteneğim çok gelişmiştir. doğa üstü bir şey diyebilirim. | Open Subtitles | مرحبًا، إنّي متواجد هنا، ولديّ سمع حاد، إنّه عمليًّا خارق للطبيعة. |
doğa üstü şekilde kendi kardeşimi öldürmeye programlanmıştım hatırladın mı? | Open Subtitles | كنت مبرمجًا على نحوٍ خارق للطبيعة لقتل أختي، أتذكر؟ |
Burada, doğa üstü bir varlığın yaşıyor olma ihtimalinin seni rahatlatmadığını söylemene bana. | Open Subtitles | إن كان هنالك مخلوقاً خارقاً للطبيعة مختبئاً في هذا الحقل أخبرني بأنك لن تكون مرتاحاً |
neden her zaman doğa üstü bir gemi olmak zorunda.. | Open Subtitles | لماذا تكون هنالك سفينة خارقة للطبيعة دائماً... |
Frosty ise, sadece doğa üstü güçleri olan, donmuş ve geçici bir şeydir. | Open Subtitles | "أما "فروستي فهو عبارة عن كومة ثلجية خارقة للطبيعة ترتدي قبعة مسروقة |
Bu... karaborsa satışları, doğa üstü eserler... | Open Subtitles | ...الأمر مثل مزادات السوق السوداء قطع أثرية خارقة للطبيعة |
Bunlarda Bay Smith'in doğa üstü yetenekleri olduğu yazıyor. | Open Subtitles | تدون السيد (سميث) على أنه قدرة خارقة للطبيعة |
Vikingler gibi çetin halklar bile... doğal fenomenleri açıklamak için, doğa üstü varlıklara inandılar. | Open Subtitles | (لدرجة أن حتى أناس بقوة (الفايكنغ آمنوا بموجودات خارقة للطبيعة ليستطيعوا تفسير ظواهر طبيعية |
Bir sürü açıklaması var Castle ve hiçbiri de doğa üstü bir şey değil. | Open Subtitles | -هناك تفسيرات كثيرة يا (كاسل )، ولا واحدة منهم خارقة للطبيعة. |
İnsanlar, doğa üstü bir varlıkla karşılaştığında ne yaparlar, ya da, ne düşünürler? | Open Subtitles | ما يفكر به الناس, الناس ستفعلهِ عندما يواجهون شيئاً خارق للطبيعة موجوداً |
Yanlış kişiye âşık olmaktan bıktım, insan ya da doğa üstü. | Open Subtitles | لقد حاولت عدم اختيار الشخص الخاطيء... سواء كان بشري، أو شخص خارق للطبيعة |
- doğa üstü güçler olabilir sende. | Open Subtitles | ربما يكون شيء خارق للطبيعة يحدث هنا |
Bu davada doğa üstü hiçbirşey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خارق للطبيعة في هذه القضية |
Bir şey bulamıyorlar,çünkü doğa üstü. | Open Subtitles | - لم يجدوا شيئاً . الأمر خارق للطبيعة |
doğa üstü olduğu kesin. | Open Subtitles | مرض تناسلي خارق للطبيعة |
Peşinde doğa üstü bir şey olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنّكِ تشعرين وكأنّ شيئاً... خارقاً للطبيعة يسعى للنيل منكِ. |