"doğarlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • ولدوا
        
    • يولدون
        
    • تولد
        
    • يولدان
        
    • يولدن
        
    Masum doğarlar, ama bu uzun sürmez. Open Subtitles لقد ولدوا أبرياء ولكن ذلك لم يستمر طويلاً
    İnsanlar ayrımcılığa uğramak için doğarlar! Open Subtitles صحيح , الناس ولدوا لكي يتميزوا بعضهم على بعض
    Bazı insanlar mutlu olmak için doğarlar. Bense hayatımın her günü kandırıldım. Open Subtitles بعض الناس يولدون سعداء وأنا أخدع كل يوم فى حياتى
    Ölme vakti geldiğinde Anka kuşları yanmaya başlar ve sonra küllerden yeniden doğarlar. Open Subtitles يشتعل عندما يحين وقت موته ثم يولدون من جديد من الرماد
    Yavruları beyaz kürklü olarak doğarlar ve bu da onları kar üstündeyken gizler. Open Subtitles تولد صغارها مكسوة بالفراء الأبيض الذي يساعدهم في التمويه بفاعلية كبيرة مع الثلوج
    En önemli özellikleri ise... ne zaman ihtiyaç duyarlarsa, derilerini değiştirip yeniden doğarlar. Open Subtitles أهمّ ما تتميّز به هو عندما تضطرّ تقشر جلدها و تولد مِنْ جديد
    Hayatları boyunca gerçek aşkını bulmak için yeniden doğarlar. Open Subtitles حياة بعد حياة، يولدان ليجدا حبهما الحقيقي
    Cadı diye nitelendirdiğimiz kadınlar, cadı olarak doğarlar ve yetenekleri, ki biz bunlara güç diyoruz onların bir parçasıdır, tabiri caizse DNA'larında vardır. Open Subtitles النساء اللائي يعرفن كساحرات يولدن على تلك الشاكلة ومهاراتهم التي نسميها قدرات تعد جزءاً منهم جزء من حمضهم النووي، لو رغبت في التوضيح
    Tek başla doğarlar. Diğerleri ise sonradan gelişerek oluşur. Open Subtitles كقاعدة انهم ولدوا مع رئيس واحد, وغيرهم نمو فى وقت لاحق.
    - Vurulmak için doğarlar, tavşanlar ve şairler gibi. Open Subtitles لقد ولدوا ليطلق عليهم كالأرانب, والشعراء
    "Masum doğarlar ama bu durum uzun sürmez." Open Subtitles لقد ولدوا أبرياء " " ولكن ذلك لم يستمر طويلاً
    Bilirsin bazı insanlar bu bilgiyle doğarlar. Open Subtitles أتعلم, بعض الناس ولدوا بهذه المعرفة.
    Mutantlar olağanüstü yeteneklerle doğarlar. Open Subtitles المتحولون، ولدوا بقدرات غير عاديّة
    Buralarda bebekler gülerek doğarlar. Open Subtitles حتّى الأطفال هنا يولدون و هم يضحكون و ليس باكين
    Bazen de çocuklar kolsuz doğarlar, buna doğumsal kol eksikliği deniyor. TED وهناك أيضاَ بعض الأطفال الذين يولدون بدون ذراعين ، بما يسمى "النقص الخلقي في الأطراف".
    İyi cerrahlar sonradan yaratılmaz, insan olarak doğarlar. Open Subtitles الجرّاحونالعظماءلا يصنعون, بل يولدون
    "Oğlanlar lahanaların içinden, kızlar çiçeklerin içinden, doğarlar" Tahmin et, ben nereden doğdum? Open Subtitles " الفتيان يولدون في نبتة الكرنب والفتيات يولدن بالأزهار "
    Domuz yavruları, çok tatlı olsalar da dışa dönük dişlerle doğarlar ve bu dişleri annelerini emerken daha iyi bir yer bulmak için birbirlerine batırırlar. TED الخنازير، بظرافتها، تولد بأسنان حادة صغيرة غريبة ويستخدمونها لطعن بعضهم وهم يتصارعون على أماكن الرضاعة.
    Beneksiz doğarlar, ama ileri yaşlarda benekleri olur ve oldukça farklı gelişim evrelerinden geçerler, bu nedenle davranışlarını incelemek eğlencelidir. TED لأنها تولد بدون نقط على أجسادها ثم تحصل عليها مع التقدم بالعمر، وتمر بمراحل نمو متميزة لذا فمن الممتع تتبُّع سلوكها
    Devasa yıldızlar, içlerindeki yakıcı ultraviyole radyasyonla etraflarını çevreleyen gaz ve tozu kurutarak burada doğarlar. Open Subtitles النجوم العملاقة التي تولد هنا تجفف محيطها من الغازات والغبار بإشعاعها الفوق بنفسجي العنيف
    Hayatları boyunca gerçek aşkını bulmak için yeniden doğarlar. Open Subtitles حياة بعد حياة، يولدان ليجدا حبهما الحقيقي...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more