Babamın şeker hastalığı vardı ve benim doğduğum gün ölene kadar, istediğini yiyebiliyordu. | Open Subtitles | لا أعلم والدي كان لديه السكري وهو أكل أي شيء أراده حتى وفاته يوم ولادتي |
Banan dedemin adını vermişler, doğduğum gün ölmüş. | Open Subtitles | لقد سميت تيمناً بجدي، توفي في يوم ولادتي |
doğduğum gün kâğıt parçalarına bebek isimleri yazıp hepsini bir çanağın içine koymuşlar. | Open Subtitles | يوم ولادتي, كتبوا أسماء على قصاصات من الورق ووضعوها في وعاء الحبوب. |
Ve sonrasında da beni paçavra gibi fırlatıp attı aynı doğduğum gün bana yaptığı gibi. | Open Subtitles | و بعدها ألقى بي في هذه الحياة كقطعة خردة كما فعل بالضبط يوم مولدي |
O kolyeyi babam ben doğduğum gün anneme vermiş. | Open Subtitles | أبي أعطاها لها يوم مولدي |
Benim gördüğüm, doğduğum gün Brody'nin anneme yalan söylemiş olması. | Open Subtitles | من الناحية التي أراها كذب "برودي" على أمي في يوم ولادتي |
Benim doğduğum gün olanlarla ilgiliydi. | Open Subtitles | أنه بخصوص ما جرى لي يوم ولادتي |
doğduğum gün başladığın şeyi bitir artık. | Open Subtitles | هيا، أنهي ما بدأت منذ يوم ولادتي |
Babam onu doğduğum gün anneme vermiş. | Open Subtitles | أعطاها والدي لها يوم ولادتي. |
Benim doğduğum gün, bir kaza olmuş. | Open Subtitles | في يوم ولادتي حصل حادث |
Ta doğduğum gün anlamıştım. | Open Subtitles | وعرفت هذا من يوم ولادتي. |
Annem Joanna Lannister'ı doğduğum gün öldürdüm. | Open Subtitles | (لقد قتلت أمي (جوانا لانيستر في يوم ولادتي |
Benim doğduğum gün! | Open Subtitles | إنه يوم مولدي |