"doğru kişiyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشخص المناسب
        
    • الرجل المناسب
        
    • الشخص الصحيح
        
    • الرجل الصحيح
        
    • الفتاة المناسبة
        
    Sana bedava içki getiren ve koynuna kadar giren doğru kişiyi asla bulamayacaksın. Open Subtitles انتِ لن تجدي ابداً الشخص المناسب الذي يعد معكِ المشروبات ومن ثم تشربونها
    İnsanın kendisi için doğru kişiyi bulabilmesinin ne kadar büyük bir şans olduğunu anlamıyor musun? Open Subtitles هل تفهمي كم يكون المرء محظوظاً عندما يجد الشخص المناسب له؟
    doğru kişiyi bulduğum da, ona hiç düşünmeden evlenme teklifi edeceğim. Open Subtitles عندما اجد الشخص المناسب,متأكد اني سأساله فوراً
    Size söz veriyorum, Kurul iş için doğru kişiyi görevlendirecektir. Open Subtitles أعدك أن فرقة ألاي ستوكل لهم الرجل المناسب لهذه المهمة
    ÖP BENİ Amacım doğru kişiyi tüm varlığımla tamamen sevmek. Open Subtitles كان هدفى فى الحياه أن أحب الشخص الصحيح بشكل تام
    Bu dikkatini doğru kişiyi yakalayıncaya kadar koru.. Open Subtitles تريد رفع نسبة ترخيصك حتى نسمر الرجل الصحيح
    doğru kişiyi bulmak için çok uzun zamandır bekliyordum. Open Subtitles لقد كنت أنتظر لوقت طويل من أجل الفتاة المناسبة لأرتبط بها
    doğru kişiyi bulduğunuzda her şey olabilir. Open Subtitles تجد الشخص المناسب و عند أذا كل شئ ممكن حدوثة و كل شئ ممكن
    Theo'yla benim uzun zamandır yapmayı düşündüğümüz bir şey var ama bunu bizimle birlikte yapması için doğru kişiyi bekliyorduk. Open Subtitles فهناك شىء أنا وثيو أردنا , أن نفعلة منذ وقت طويل لكننا كنا ننتظر الشخص المناسب . كى يقوم به معنا
    Theo'yla benim uzun zamandır yapmayı düşündüğümüz bir şey var ama bunu bizimle birlikte yapması için doğru kişiyi bekliyorduk. Open Subtitles فهناك شىء أنا وثيو أردنا , أن نفعلة منذ وقت طويل لكننا كنا ننتظر الشخص المناسب . كى يقوم به معنا
    Beni nereden duydun bilmiyorum ama doğru kişiyi buldun. Open Subtitles لست ادري من اين سمعت عني لكنك وجدت الشخص المناسب
    Çünkü doğru kişiyi bulunca, bir öpücük her şeydir. Open Subtitles لأنكِ عندما تجدين الشخص المناسب فإن القبلة الأولى تعني كل شيء
    Benim geleceğime gelince, sonunda doğru kişiyi aradığım bir yere geldim. Open Subtitles أما فيما يتعلق بمستقبلي فقد بلغت أخيراً المرحلة التي أبحث فيها عن الشخص المناسب
    Doğru kişi... doğru kişiyi bekle. - Aradığın erkek orada bir yerde. Open Subtitles الشخص المناسب , فقط قم بانتظاره فهو موجود بالخارج
    doğru kişiyi buluncaya kadar labaratuvar işini ben hallederim. Open Subtitles سأغطّي على العمل في المعمل حتى أجد الشخص المناسب
    Sadece doğru kişiyi bulana dek beklemek istiyorum. Open Subtitles انا فقط اريد الانتظار حتى اجد الشخص المناسب
    Burada ki en önemli şey şudur aşk, hayatını geçireceğin doğru kişiyi bulmaktır. Open Subtitles إنه أهم شي يوجد بالحب أن تجد الشخص المناسب الذي ستقضي معه بقية حياتك
    - doğru kişiyi hiç bulamıyorum galiba. Open Subtitles لم أجد الرجل المناسب بعد أجل وأنا أيضاً لم يحالفني الحظ من تلك الناحية
    Sanırım sonunda bu iş için doğru kişiyi bulduk. Open Subtitles أعتقد، أننا أخيرا أننا لدينا الرجل المناسب للعمل
    İşte iyi değilsen, iyi ol. Takım elbiseli doğru kişiyi bulamıyorsan daha sıkı ara. Open Subtitles سوف تكتبين عن العمل و إن لم تعثري على الرجل المناسب بالبذلة
    İnsan insana benzer. doğru kişiyi bulduğuna emin misin? Open Subtitles العديد من الناس يشبهونني هل انت متاكد إني الشخص الصحيح ؟
    Hayatının geri kalan bölümünü geçirmek için doğru kişiyi seçtin, Luke. Open Subtitles لقد اخترت الشخص الصحيح لإكمال حياتك معه، لوكاس
    Ama doğru kişiyi biliyordunuz. Open Subtitles لكنك كنت تعرف من هو الرجل الصحيح طوال الوقت؟
    Louis'in doğru kişiyi bulmak için bekleyeceğini sanırdım hep. Open Subtitles كنت دائماً أظن أن لويس سينتظر مدة طويلة كي يبحث عن الفتاة المناسبة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more