Karanlık madde bulmanın bir yolu daha var, bu da dolaylı yoldan. | TED | هناك طريقة أخرى للبحث عن المادة المظلمة، وهي غير مباشرة. |
Bence Leonard'ın dolaylı yoldan anlatmak istediği şey bir çeşit cinsel işlev bozukluğu olabilir. | Open Subtitles | ربما ما يقصده لينورد بطريقة غير مباشرة هو الشعور ببعض العجز الجنسي |
10 yıIı aşkın bir süredir Planck ölçeği hakkında dolaylı yoldan bilgi almamız mümkün. | Open Subtitles | على مدار العقد الأخير أو ما شابه ما بدأنا في إكتشافه أنه يمكن الحصول على معلومات غير مباشرة على مستوى مقياس بلانك |
Hesaplamalarımıza göre, Atlantis keşif seferi bu galaksideki iki milyondan fazla insanın doğrudan veya dolaylı yoldan ölümünden sorumludur. | Open Subtitles | طبقاً لحساباتنا بعثة أطلانطس مسؤولة ، بشكل مباشر أو بشكل غير مباشر عن وفاة ما يزيد على مليونيّ شخص في هذه المجرة |
dolaylı yoldan ekonomimizin istikrarını etkiliyormuş. | Open Subtitles | وبشكل غير مباشر أثر على استقرار اقتصادنا |
Ama size dini eksiklikler yüzünden ayrılmak istediğimi söylemedim, efendim eğer dolaylı yoldan kast etmeye çalıştığınız buysa. | Open Subtitles | ولكني لم أرغب أن أكون منعزلا هناك بسبب أفتقاري للمعتقدات الدينية اذا كنت هذا ماتشير إليه بطريقة غير مباشرة |
dolaylı yoldan binlerce insanın ölümünden sorumlu. | Open Subtitles | إنه مسؤول بطريقة غير مباشرة عن إفناء الملايين من الناس |
Sadece süregelen bir elektrik akımı söz konusu, ki bunlar da dış dünyayla her ne olursa olsun yalnızca dolaylı yoldan bağlantılılar. | TED | كل ما عليك الاعتماد عليه هو تيارات من النبضات الكهربائية والتى ترتبط بصورةٍ غير مباشرة بأشياء فى العالم الخارجي، مهما كانت. |
Sana dolaylı yoldan bir öpücüktü. | Open Subtitles | لقد كان لدي للتو قبلة غير مباشرة منكِ |
dolaylı yoldan. | Open Subtitles | بطريقة غير مباشرة |
Çünki istasyonu patlatmak, Zairon'un düşmanlarını kendi destekçilerine yönlendirerek dolaylı yoldan zayıflatacak. | Open Subtitles | لأن تفجير تلك المحطة يؤدي إلى صراع أكبر .صورة واحد غير مباشرة لأضعاف أعداء (زايرون) بواسطة إعادة توجيه شركاتهم الداعمة |
Bu noktaya kadar, biyografik ayrıntılar saçmak dışında, dolaylı yoldan sizinle paylaşmak istediğim üç fikrim olduğunu söyledim. | TED | الآن، كل ما قمت به حتى هذه النقطة بصرف النظر عن إعطاء الكثير من تفاصيل السيرة الذاتية هو لإخباركم بشكل غير مباشر أن لدي ثلاث أفكار أريد أن أشاركم إياها اليوم. |