Kolay seçimlerle dolu bir dünya bizi gerekçelerin kölesi ederdi. | TED | عالم مليء بالخيارات السهلة فقط من شأنه أن يستعبدنا للأسباب. |
Serserilerle, lümpenlerle, toplum dışına itilmişlerle, Korelilerle dolu bir dünya... | Open Subtitles | "عالم مليء بالمتسكعين, وبطيءّ الإستيعاب والمتشردون والكوريين |
Süper kahramanlarla dolu bir dünya mı? | Open Subtitles | عالم مليء بالأبطال الخارقين؟ |
Bu cam gibi denizin aşağısı canavarlarla dolu bir dünya. | Open Subtitles | في هذا القاع الزجاجى هناك عالم من الوحوش الطافية |
Eğer istersen burası senin için, imkanlarla dolu bir dünya. | Open Subtitles | هناك عالم من الفرص هنا من أجلك، إن أردتها. |
Muhtemellerle dolu bir dünya bu. | Open Subtitles | نحن نعيش فى عالم ملىء بالأحتمالات |
Muhtemellerle dolu bir dünya bu. | Open Subtitles | نحن نعيش فى عالم ملىء بالأحتمالات |
Mutluluk dolu bir dünya | Open Subtitles | عالم مليء بالسعادة |
Hayvani kötü adamlarla dolu bir dünya'da onun Kızıl Kurukafa'ya İntikamcıları temizleyebileceğini gösterme arzusu okyanusların derinliği kadardı. | Open Subtitles | , في عالم مليء بالأشرار الشرسين رغبته بأن يري (ريد سكال) بأنه يستطيع أن يقضي على المنتقمين هو كعمق المحيطات بنفسها |
Fırsatlarla dolu bir dünya. | Open Subtitles | عالم مليء بالفرص. |
Dışarıda Delorean'lar ve zaman makineleriyle dolu bir dünya olduğunu bildiğimizden değil. | Open Subtitles | لم نفعل ذلك لأننا نعرف كان هناك عالم من هناك مع Deloreans والآلات الوقت. |