"dondurma yemeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • لتناول المثلجات
        
    • لتناول البوظة
        
    • لشراء الآيس كريم
        
    • لشراء الحلوى
        
    • لشراء المثلجات
        
    • للآيس كريم
        
    • الايس كريم
        
    Kenara git ve takıl. Oyun bittiğinde seni dondurma yemeye götürüm. Open Subtitles انتظر هناك وعندما انتهى سآخذك لتناول المثلجات
    Seni dondurma yemeye götürebilir, kitap okuyabilir. Open Subtitles وقد يأخذك لتناول المثلجات وربما يقرأ لكِ.
    - Mahkûmları dondurma yemeye götürmek gibi. - Hayır, o hapishane politikası değil. Open Subtitles ــ مثل أخذ المساجين لتناول البوظة ــ ذلك ليس من سياسة السجن
    Ve kefaletle serbest kaldığında dondurma yemeye gittik. Open Subtitles حتي ، عندما تم الأفراج عنه بكفالة أخذنى لشراء الآيس كريم
    O da "Hepsi, dondurma yemeye gittiler" dedi. Open Subtitles قالت "ذهبوا جميعاً لشراء الحلوى"
    Aa, Nina dedi ki Delia'nın, Elliot'ı dondurma yemeye götürmesinde sakınca yokmuş. Tamam. Open Subtitles نينا قالت أنه لا بأس لداليا بأن تأخذ إليوت لشراء المثلجات
    Hayır, dondurma yemeye çıkamam. Open Subtitles لا، تعرفين أني لا أستطيع الخروج للآيس كريم
    Via Veneto'ya, gece, dondurma yemeye. Open Subtitles وان اردتى نذهب الى فيا فينيتو ليلا لناكل الايس كريم
    Amaçsızca dolanıp duracaksak hiç değilse beni dondurma yemeye götür. Open Subtitles إن كنا سنقود بالأرجاء بدون وجهة محددة أقل ما يمكنكِ فعله هو أخذي لتناول المثلجات
    Bütün bunlardan önce, muhtemelen kaybetmiş olmasına rağmen kızını voleybol maçından sonra dondurma yemeye götürürdü. Open Subtitles .... قبل حدوث كل هذا ربما كانت تصحب إبنتها لتناول المثلجات بعد مباراة كرة طائرة
    Belki dondurma yemeye gitmişlerdir. Open Subtitles ربما ذهبا لتناول المثلجات
    Belki dondurma yemeye gitmişlerdir. Open Subtitles ربما ذهبا لتناول المثلجات
    - dondurma yemeye, hadi gidelim. Open Subtitles لتناول المثلجات هيا بنا - لا، شكرًا -
    Gaby, Celia'yı dondurma yemeye götürüyorum! Open Subtitles (غابي)، سوف أرافق (سيليا) ! لتناول المثلجات !
    Elbette. Hadi dondurma yemeye gidelim. Open Subtitles بالتأكيد، فلنذهب لتناول البوظة
    Birlikte dondurma yemeye ne zaman gideriz diye hep merak etmiştim. Open Subtitles لقد تسائلتُ دائما متى ستذهب لشراء الآيس كريم.
    O da "Hepsi, dondurma yemeye gittiler" dedi. Open Subtitles قالت "ذهبوا جميعاً لشراء الحلوى"
    Hadi dondurma yemeye gidelim. Open Subtitles لنذهب للخارج لشراء المثلجات
    Ama önce onları dondurma yemeye götürüp Pierce'ın inancını sorguladığım için özür dileyeceğim. Open Subtitles و لكن قبل ذلك سأخذهم لشراء المثلجات (كإعتذار لتشكيكي بإيمان (بيرس
    Seni dondurma yemeye götürmek isterdim. Open Subtitles أحب أن اخذك خارجاً للآيس كريم
    Neşelenmeniz için gidip dondurma yemeye ne dersiniz? Open Subtitles لماذا لانذهب لإحضار بعض الايس كريم حتى تبهجكم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more