"donup" - Translation from Turkish to Arabic

    • تجمدت
        
    • تتجمد
        
    • تجمّد
        
    • تجمّدت
        
    • متجمد
        
    • متجمدا
        
    • تجمد
        
    • سيتجمد
        
    • يتجمدون
        
    • متجمدين
        
    • متجمدة
        
    • تتجمدي
        
    • تجمّدوا
        
    • المجمدة
        
    • التجمد
        
    Birliğindeki diğer askerler savaşıp ölürken sen donup kaldın mı? Open Subtitles تجمدت وتوقفت عن القتال بينما بقية افراد وحدتك قاتلوا وماتوا؟
    Seni korumaya çalışıyorum. Orada donup kalmanı istemiyorum. Open Subtitles انا احاول حمايتك لا اريدك ان تتجمد مكانك هناك بالخارج
    Bir çift kar leoparı sana sinsice yaklaşıyor ve katanan da kınında donup kalmış. Open Subtitles نمور الثلج تطاردك، وسيفك تجمّد في قِرابه
    donup kaldım, anlıyor musun? Yanlış bir şey söylemek istemedim? Open Subtitles تجمّدت , كما تعلمين لم أرد أن أقول شيئاً خاطئاً
    Onları öldürürken bazıları olduğu yerde donup kalır. Open Subtitles عندما تقتلهم ؟ والبعض الآخر يقف بلا حراك متجمد
    Sanırım donup kalmak beynine zarar vermiş. Open Subtitles تعرف , اعتقد لما كنت متجمدا , افسدت عقلك
    - Hareket etmediğini ya da korkudan donup kaldığını söylüyorum. Open Subtitles أقول أنه لم يتحرك أو ربما تجمد من الخوف.
    Şu denklanşöre bir an önce basmazsan yüzüm böyle donup kalacak. Open Subtitles وجهي سيتجمد إزاء هذه الوضعية ما لم تقم بالضغط على الزر
    Çünkü donup kalırlar gözlerine ışık çarptığında karım onu kamyonetin arkasına yükledi Open Subtitles لأنهم يتجمدون عندما يأتي الضوء في أعينهم لقد حملته الى خلف الشاحنة
    Eğer herkes donup kalsa, sadece sen hareket edebilseydin? Open Subtitles لو كانو جميعا الناس لا يتحركون متجمدين وانت الوحيد الذي تستطيع الحركه ؟
    Bu bok bıçağının kenarına tükürmüş ve nihayet donup katılaştıktan sonra, bununla bir köpeği kesmiş. TED ووضع لعابه على حافة سكين البراز وعندما تجمدت وأصبحت صلبة، قام بذبح كلب بها
    Bu durumda sen bu boktan ruh halinde sonsuza kadar donup kalacaksın. Open Subtitles في هذه الحالة ستكون تجمدت في هذه الحالة المذرية للأبد
    Çayırın dışında, tam da babanın önünde donup kalmandan bahsediyorum. Open Subtitles أنا أقصد كيف تجمدت في المرج وأمام والدك تماماً
    Aslında, bu tür bir tehdit karşısında en çok görülen içgüdüsel tepki donup kalmaktır. Open Subtitles لكن في الواقع، رد الفعل الأكثر شيوعًا في تلك المواقف هو أن تتجمد.
    Geldiğimiz ilk hafta, bir gece kaybolmuştu, o gece az daha donup ölüyormuş. Open Subtitles تاهت في الأسبوع الأول من مجيئنا هنا كان يمكن ان تتجمد حتى الموت تلك الليلة
    Kalkıp okuyana dek kendime çok güveniyordum. Sonra, donup kaldım. Open Subtitles l بدا واثق جدا حتى l حصل على ما يقارب قرأ، ثمّ l تجمّد بالكامل.
    Sonuç almamız ne kadar sürer? İçindeki tüm larvaların donup öldüklerini doğrulayıncaya kadar. Open Subtitles حتى نتأكد ان كلّ اليرقات داخله تجمّدت حى الموت؟
    Çaylak Vince Papale koşucuyu tam karşısında yakalamıştı... ama far ışığında donan geyik gibi donup kaldı. Open Subtitles المجند الجديد فينس بابالي كان لديه قدرة كبيرة على الركض لكنه متجمد مثل الابلة في الأضواء العلوية
    Şoka uğradınız, afalladınız donup kaldınız, Bayan Sonia ise sizi öpmeye başladı. Open Subtitles أنت صدمت ووقفت متجمدا والسيدة سونيا بدأت تقبلك
    Herkes donup kalmıştı ama siz yardım etmeye çalıştınız. Open Subtitles بينما تجمد الجميع، لكنك حاولت تقديم المساعدة
    Diğer birinci sınıflar gibi donup kalacak. Open Subtitles سيتجمد من الخوف مثلُ أي فتى جديد
    Bu çocuklardan bazıları ilk atlayışlarında donup kalır. Open Subtitles أتعلم أن البعض من هؤلاء الرجال يتجمدون عند قفزتهم الأولى
    Evet, ama biz donup, kıçımızı büyük bir buz küpüne çevirene kadar yok. Open Subtitles ليس قبل ان نتجمد هنا ويخرجوننا ونحن متجمدين في مكعبات ثلجية
    donup kalmasaydın, şu anda ölü ve Defiance da daha güvende olacaktı. Open Subtitles وإذا لم تختنق، لكان جثة متجمدة الآن. ولكانت ديفاينس أكثر أمناً.
    donup kalmadın. Open Subtitles أنتِ لم تتجمدي.
    Havanın soğukluğuna baksanıza. Şimdiye donup ölmüşlerdir. Open Subtitles انظروا لمدى البرودة في الخارج على الأرجح أنهم تجمّدوا وماتوا الآن
    Ormanda bir ayı gördüğün zaman yapman gerektiği gibi donup kaldım. Open Subtitles وقفت المجمدة مثلك من المفترض أن عندما ترى دب في الغابة.
    Eli donup kopacak olan sen değildin ama. Open Subtitles أجل ولكن لست الشخص الذي كان يخسر يده من التجمد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more