"dua ediyordum" - Translation from Turkish to Arabic

• صليت
• أصلي
• أدعو
• كنت أصلى
• كنتُ أصلّي
• كنت اصلي
• ادعي
• كنت أصلّي
• أدعوا الله

Bir gece hariç, çok kötü bir geceydi, ağır silahların ateş etmesi için dua ediyordum.
حتى جاء هذا اليوم الذى مرضت فيه بشده و لم أستطع الوصول للمخبأ فأحتميت بأحد الكراسى و صليت أن تنال منهم المدافع

Bunu düşünüyordum ve dua ediyordum ve bunu yapamayız.
لقد فكرت بشأن هذا ولقد صليت من أجلها نحن لا نستطيع أن نفعل ذلك

Güvende olman için dua ediyordum fakat doğrusu, bir tarafım parçalanmanı görmek istiyordu.
كنت أصلي لتكون بأمان لكن لأكون صادقاً , جزء مني كان يود رؤيتك تتناثر,

Canlı yayını kaçırdığım için üzgünüm ama dua ediyordum.
أعتذر لأنه فاتني أثناء النقل المباشر، لكن كنتي أصلي.

Uçağın her keskin hareketinde, kalkışta veya inişte bir kaza veya havada çarpışma olsun diye dua ediyordum.
في كل مره تهتز الطائره عند الأقلاع أو الهبوط كنت أدعو لكي تتحطم أو تصطدم بأخري

Senin kasabayı kurtarmanı seçmen için dua ediyordum.
أنا كنت أدعو من أجل أنت تختار انقاذ البلدة

Komutanınız imana gelsin diye dua ediyordum.
كنت أصلى لأجل أن يتحول قائدك إلى كلمة الله

Şükürler olsun! Sizin için her gün dua ediyordum.
حمدًا لله، كنتُ أصلّي لأجلكَ كلّ يوم

Affım için dua ediyordum.
كنت اصلي لطلب المغفرة

Ölmüş olabilirdi ve iyi olması için dua ediyordum.
ادعي انه بخير

O kilisede dua ediyordum sonra bir şey gördüm.
لقد صليت عندما كنت في الكنيسة 221 00: 12: 05,735

Özgür kalmak için uzun süredir dua ediyordum.
صليت طويلا ليتم تحريره

Dua ettiğini hatırlıyorum ve ben de dua ediyordum.
أتذكر بأنه صلى وأنا صليت أيضا

Bugünkü hastane ziyaretlerime başlamadan önce dua ediyordum ve birdenbire tanrı seni aklıma getirdi.
قبل أن أبدأ جولاتي اليوم بالمستشفى كنت أصلي وفجأه وضعك الرب في بالي

Orada oturmuş, uyanman için çaresiz, aciz ve suçlu hissederek dua ediyordum.
لقد كنت أصلي بأن تستيقظي جالس هناك فقط عاجز,بائس..

ölen köylüler için dua ediyordum.
كنتُ أصلي لأجل القرويّين الموتى.

Her gece dizlerimin üstüne çöküp geri dönmeyi başarabilmen bir 24 saat daha yaşayabilmen evine geri dönebilmen için dua ediyordum.
جاثيةً على ركبتيّ في كلّ ليلة أدعو أن تعودَ سالماً أن تعيشَ يوماً آخر بعدها أن تعودَ إلى الوطن

Onu kimse benimle bağdaştırmasın diye sürekli dua ediyordum.
و ظللتُ أدعو الله أن لا يقوم أحد بكشف صلتها بي

Unutur da olay yapmaz diye dua ediyordum.
كنتُ فقط أدعو أن ينسى الأمر و أن لا يقوم بحدث حول ذلك

Biraz önce seni tekrar görmek için dua ediyordum.
منذ دقيقة واحدة فقط كنت أصلى لكى آراكى

Özür dilerim. dua ediyordum.
أنا متأسفة كنتُ أصلّي

Bilmiyorum. dua ediyordum.
لا اعرف كنت اصلي

O kadar korktum ki, her gün dua ediyordum.
لقد خفت كثيراً ، لقد كنت أصلّي كل يوم

Ben de o sırada yol kenarında oturup polis ya da yardımsever biri gelmesin diye dua ediyordum.
بينما انتظرت بجانب الطريق، أدعوا الله طوال الوقت بأن لا يظهر شرطي، أو أي مخلوق.