| Geceyarısı treni Commercy'de durduğunda ona konabilir. | Open Subtitles | يمكن وضعه فى قطار منتصف الليل عندما يتوقف فى كوميرسى |
| Baharat akışı durduğunda bütün gözler Arrakis'e dönecek. | Open Subtitles | عندما يتوقف الانتاج ستتجه العيون لأريكاس |
| Şu serseri mermi doldurmak için durduğunda beni koru! -Hadi! | Open Subtitles | عندما يتوقف هذا اللعين لتعبئة سلاحه قم بتغطيتي |
| Araba durduğunda, atla ve kasabaya geri dönmek için rayları takip et. | Open Subtitles | عندما تتوقف العربة، أنزل منها وإتبع مسار القطار حتي ترجع إلي المدينة |
| fakat yağmur durduğunda, aceleyle bitki özlerini toplamak için dışarı çıkarlar. | Open Subtitles | لكن متى يتوقّف فيخرجون بكثرة لالتقاط الرحيق |
| Ya film çekmek için durduğunda, beyaz köle tacirleri tarafından kaçırıldıysa ? | Open Subtitles | الذي إذا تَوقّفَ لإلتِقاط صورة وهو أصبحَ مُختَطَفاً مِن قِبل النخّاسين البيضِ؟ |
| Film durduğunda, gölgeler yanımdan geçti. | Open Subtitles | ، عندما توقف الفيلم مرت هذه الظلال بجواري |
| Fark etmez. Bu tren durduğunda, ayrı yollara gideceğiz. | Open Subtitles | هذا لايهم , فعندما يتوقف القطار سيذهب كل منا لاتجاه مختلف |
| Önceden burada değildi. Kalp durduğunda, kırılan damarlardan kan akışı da durur. | Open Subtitles | عندما يتوقف القلب، فإن تدفق الدم إلى الشرايين التالفة يتوقف كذلك |
| Yağmur durduğunda bulabildiğin tüm kazı araçlarını bul ve onları madene getir. | Open Subtitles | عندما يتوقف المطر إحصلْ على كُلّ أداوت الحَفْر التي يُمْكِنُ أَنْ تجدها واذهب الي المنجم |
| Burada kalıp asansörü gözle. durduğunda beni cepten ara kaçıncı katta olduğunu söyle. | Open Subtitles | ابق هنا، وراقب المصعد إتصل بي وأخبرني حين يتوقف |
| Hava hareketleri duruyor dünyanın dönüşü durduğunda sismik hareketler doruk noktasına çıkıyor | Open Subtitles | انهار نظام الطقس النشاطات الزِلزَاليه على ذُروَتِها عِندَما يتوقف دوران الكوكب |
| Bu enflasyon sürecinin önemli bir özelliği enflasyon durduğunda her yerde aynı anda durmadığıdır. | Open Subtitles | أحد الخصائص المهمة لعملية التمدد .. هي أنه عندما يتوقف التمدد فهي لا تتوقف بالكامل في نفس الوقت |
| Yağmur durduğunda, Korowailer işe koyulmuş durumdalar ama Gavinin başı aletleriyle belada. | Open Subtitles | عِندما يتوقف المطر، الكورواي يستأنفون العمل ولكن كيفن أصبح مُثقَّلا ً بكل أجهزته |
| Süpürge durduğunda, ona dairenin arkasına geçmesi için sekiz saniye vereceğiz. | Open Subtitles | عندما تتوقف المكنسة الكهربائية، سنمنحها ثمانية ثواني لتعود إلي الجزء الخلفي من الشقة |
| Sinyal durduğunda, solucan deliği kapanmalı. | Open Subtitles | عندما تتوقف الإشارة الثقب الدودي يجب أن يغلق |
| Ve birden o şekilde hissetmeyi sağlayan kişi durduğunda o vakum... | Open Subtitles | ولمّا أحد يشعرك بذلك يتوقّف فجأة، فإنالفراغ... |
| Sonunda bütün bunlar yaklaşık bir ay önce durduğunda rahatlamış olmalısınız. | Open Subtitles | ،عندما تَوقّفَ أخيراً قبل حوالي شهر . شعرت بالإرتياح |
| Ambulansta kalbim durduğunda tek hissettiğim soğuk ve karanlıktı. | Open Subtitles | عندما توقف قلبي في سيارة الاسعاف كل ما شعرت به هو البرد و الظلام |
| Hani insanlar yüksek bir yerde durduğunda atlama hissine kapılırlar ya? | Open Subtitles | أتعرف هذا الشعور الذي يخالجك عندما تقف على حافة مكان عالٍ... تشعر برغبة لحظية في القفز؟ |
| durduğunda yağmur yağacak. | Open Subtitles | عندما يَتوقّفونَه سَيُمطرُ. |