"durdurabilecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • إيقاف
        
    • إيقافه
        
    • ايقاف
        
    • إيقافي
        
    • لإيقاف
        
    • لردعهم
        
    • إيقافها
        
    • ايقافه
        
    • ايقافي
        
    • إيقافهم
        
    • يوقف
        
    • يوقفني
        
    • إيقافك
        
    • إيقافنا
        
    • سيوقف
        
    Ona herşeyi anlattım. Bu işi durdurabilecek tek kişi o... Open Subtitles لقد أخبرتها بكل شيء إنها الوحيدة التي يمكنها إيقاف هذا
    Ama yine de Christina Sidebottom için migreni durdurabilecek olan herşey denemeye değerdi. TED ستايسي ساغر : ولكن بالنسبة لكريستينا سايدبوتوم، كان أي شيء يستحق المحاولة إذا كان يمكنه إيقاف الصداع النصفي.
    Ama, onu durdurabilecek birini tanıyorum. Belki size bir görüşme ayarlayabilirim. Open Subtitles .ولكنني أعرف شخصا ً يستطيع إيقافه ربما استطيع تدبير مقابلة معه
    Iddia. Alex Kane, Guneybatili nisanciyi tekrar cinayet islemeden durdurabilecek mi? Open Subtitles الرهان هل يستطيع كين اليكس ايقاف القناص قبل ان يقتل ثانيا؟
    Dünya savaşın eşiğine geldi ve beni durdurabilecek kimse yok. Open Subtitles العالم جاهز من أجل الحرب ولا يوجد أحد يمكنه إيقافي
    Zihnini okuyabiliyorum. Cihazı durdurabilecek kadar zaman var. Open Subtitles أستطيع قراءة عقلك هناك وقت كاف لإيقاف الآلة
    Dünyamıza yeni tehditler getirmiştim. Bu tehditleri durdurabilecek kadar hızlı tek kişi de benim. Open Subtitles جلبت تهديدات مستجدة لعالمنا ووحدي السريع كفاية لردعهم
    Bu idamı durdurabilecek tek bir kişi var. Open Subtitles هناك شخص واحد فقط يمكنه إيقاف حكم الإعدام
    Size yardım öneriyorum, inancıma göre bu onursuz saldırıyı durdurabilecek tek kişi benim. Open Subtitles أريد أن أعرض مساعدتي لك, كما أعتقد أنني بأمكاني بطريقة مميزة إيقاف هذا الهجوم المخزي
    Bu saygın ve yürekli adamı durdurabilecek tek şey bir mızraktı ve bir siyah tarafından fırlatıldı. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي أستطاع إيقاف هذا الرجل الشجاع المحترم كان رمح من قاتل أسود
    Böylesine yoğun bir yıldızın çökmesini durdurabilecek bir güç kainatta mevcut değildir. Open Subtitles لكن مع نجم بهذه الضخامة ليست هناك قوة بالكون قادرة على إيقاف انهياره
    Ve sen onu durdurabilecek tek kişiyi tutukluyorsun. Open Subtitles أنتَ تحبس الشخص الوحيد الذي قد يستطيع إيقافه.
    Ama onu durdurabilecek birini tanıyorum. Sizi buluşturabilirim. Open Subtitles .ولكنني أعرف شخصا ً يستطيع إيقافه ربما استطيع تدبير مقابلة معه
    Ve onu tek durdurabilecek olan bu. Open Subtitles و الشئ الوحيد القادر علي ايقاف ذلك هو هذا
    Çünkü beni durdurabilecek tek kişinin sen olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles لأنني أعتقد بأنك الشخص الوحيد القادر على إيقافي
    Bunu durdurabilecek tek kişi sensin, yani git ve bir şeyler yap. Open Subtitles أنت الوحيد الذي لديه فرصة لإيقاف كل ذلك، اذهب وافعل شيئاً
    Dünyamıza yeni tehditler getirmiştim. Bu tehditleri durdurabilecek kadar hızlı tek kişi de benim. Open Subtitles جلبت تهديدات مستجدة لعالمنا ووحدي السريع كفاية لردعهم
    Lütfen dinle. Onu durdurabilecek tek kişi benim. Open Subtitles أرجوك أنصتي لي أنا الوحيدة التي تستطيع إيقافها
    Onu durdurabilecek tek kişi neden sensin? Open Subtitles لماذا انت الشخص الوحيد الذي يستطيع ايقافه
    Kimseye zarar vermeden beni durdurabilecek tek kişi o. Open Subtitles هو الوحيد القادر على ايقافي من أن أؤذي الأخرين
    Böylece onları durdurabilecek yoğun bir patlama yaratacağız. Open Subtitles مما سيخلق تيّاراً ناريّاً مُنعكساً كفيلاً بإيقافهم إيقافهم في مكانهم
    Dünya nüfus artışını durdurabilecek tek şey çocukların sağ kalmasını sağlamak. TED ان فقط رفع ذلك المعدل سوف يوقف النمو السكاني المطرد
    Beni durdurabilecek tek şey suratımın ortasına atılacak sert bir yumruktu. Open Subtitles ولكن قلبي داخلها الذي من الممكن ان يوقفني صفعة على الوجه
    - Oraya git ve gorelim bakalim Sucu seni durdurabilecek mi? . - Tamam efendim ! Open Subtitles ادخل في اللعبة ودعنا نرى إذا يستطيع الساقي إيقافك
    Araba da hibrit olunca bizi durdurabilecek hiçbir şey yoktu. Open Subtitles و سيارة هجينة لذا لم يكن يمكن إيقافنا نظريا
    O hayaleti durdurabilecek biri varsa, o da benim. Open Subtitles إذا كان هنالك أحد سيوقف هذا الشبح، فسيكون أنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more