duyduklarım ve gördüklerim genellikle bana önemli bir neden için gösterilir. | Open Subtitles | وأيا كان ما أراه أو أسمعه عادة ما تُرى لي لسبب مهم |
duyduklarım öyle demiyor: Saat 10:30 gibi iş yerine varıyorsun. | Open Subtitles | مما أسمعه ، تذهب إلى هناك في العاشرة والنصف |
Röportajı şimdi yaparsak ve duyduklarım hoşuma gitmezse... | Open Subtitles | ان أعدنا المقابلة الآن ولم يعجبني ما أسمعه |
duyduklarım eşimin söyledikleriyle tam bir tutarlılık içindeydi. | Open Subtitles | ما سمعته أيها المفتش يتطابق تماماّ مع ما قالته لي زوجتي |
Demek duyduklarım doğruymuş. Evine biri taşınmış. | Open Subtitles | اذا ما سمعته صحيح شخص ما يتحرك في منزلك هناك |
# Bir şey daha ifade etmek istiyorum... # # ...eğer duyduklarım doğruysa... # # ...ve herkes size şarkı söylüyor gibi görünüyorsa... # | Open Subtitles | ..هناك أمر واحد سأقوله .. لو أن ماسمعته صحيح ...تشعرين أن الجميع يغني لك |
Şu geliştirdiğiniz şey hakkında sürekli duyduklarım ne olacak? | Open Subtitles | ما هذا الذي اسمعه عن تطويركم لهذا.. ؟ |
duyduklarım doğruysa, yani sadece suçluların peşine düşüyorsa bence adamı rahat bırakmalı. | Open Subtitles | لو كان ما سمعتُه صحيحاً، بأنّه لا يقتل إلاّ المجرمين فإنّي أقول دعوه وشأنه |
Eğer duyduklarım hoşuma gitmezse suratını doğrayıverin. | Open Subtitles | إن لم يعجبني ما سوف أسمعه قم بتقطيع وجهه إلى شرائح |
Tüm görüp duyduklarım bu duvarların içinde kalacaktır. | Open Subtitles | وأياً كانَ ما أسمعه أو أراه سيبقى داخل جدران هذا المنزِل. |
Ama şimdilik duyduklarım hoşuma gitti. | Open Subtitles | لكنّي لا أشيد بمـا أسمعه حتّى الآن |
duyduklarım bana bunu aşmış olduğunuzu ifade ediyor. | Open Subtitles | حسناً ما أسمعه أنكم جميعاً مستعدون لذلك |
Duvardan duyduklarım pek öyle değil ama. | Open Subtitles | هذا ليس ما أسمعه هنا من خلال الحائط |
Mavi meth'in hâlâ sokaklarda olduğu konusunda duyduklarım doğru mu? | Open Subtitles | مالذي أسمعه حيال أنَّ "الميث" الأزرق مازال في الأسواق؟ |
Queenie'nin Cumartesi günü Yedi Harika'yı yapacağına dair duyduklarım doğru mu? | Open Subtitles | (ما هذا الذي أسمعه عن تأدية (كويني للعجائب السبع يوم السبت؟ |
duyduklarım ve bildiklerime göre. O gün 105'lik topu neredeyse tek başına ele geçirmiş. -Makineli tüfek atışlarının arasında manyak gibi koşmuş. | Open Subtitles | بحسب ما سمعته ، قتل ذلك الجندي الأخير يوم الإجتياح لوحده |
Ama duyduklarım neydi peki. | Open Subtitles | ما سمعته لم يكن لا شيء, بل كان بكلّ تأكيد شيء ما. |
Gezi paralarını ellerinden almayı planlıyordum ama duyduklarım beni babamın bebekken terk etmesinden bile daha kötü sarstı. | Open Subtitles | أنا كنت سآخذ منهم أموالهم التي جلبوها معهم للرحلة لكن ما سمعته هزّني أسوأ من هزّ والدي لي و أنا طفل |
Eğer duyduklarım doğruysa, teknolojiniz, sonraki büyük enerji devrimini tetikleyebilir. | Open Subtitles | حسناً، لو كان ما سمعته صحيح تقنيتك يمكن أن تكون الثورة الطاقوية القادمة |
Stajyerine hastamı ameliyat ettireceğine dair duyduklarım nedir böyle? | Open Subtitles | ما الذي سمعته عن كونك ستسمحين لمتدربتكِ أن تقوم بالعملية على مريضي؟ |
Polisten duyduklarım hiç mantıklı gelmiyor. | Open Subtitles | ماسمعته من الشرطه لم يكن منطقياً |
- Biz soruyoruz. El Libre hakkında duyduklarım benim için yeterli. | Open Subtitles | ماسمعته عن الليبري يكفيني |
Şey,eminmisin duyduklarım sorumlu birisi gibi geldi. | Open Subtitles | حسنا , ما اسمعه يبدو كأن شخص ما مسؤول |
Nedir bu Castle'la ilgili duyduklarım başka polislerle takılması falan? | Open Subtitles | أصحيح ما سمعتُه أنّ (كاسل) يجري أبحاثاً مع شرطي آخر؟ |
Seninle ilgili duyduklarım doğruysa işinde iyi demektir. | Open Subtitles | أشياء سمعتها عنك، لابد وأنه قد مارس الجنس معك؟ |