"duygularına" - Translation from Turkish to Arabic

• مشاعرك
• عواطفك
• بمشاعر
• مشاعرها
• بمشاعرك
• مشاعره
• عاطفياً
• لمشاعرك
• لمشاعره
• لمشاعرهم
• مشاعرهم
• بمشاعرها
• بعواطفك

Alınma ama, bu duygularına göre hareket etmemek için güzel bir bahaneymiş.
لا أقصد الإساءة، ولكن ربما هذا عذر صغير حتى لا تبيني مشاعرك

Ama belli bir noktadan sonra duygularına sahip olmak iyi bir fikir değil.
ولكنها ليست فكرة جيدة ان تتحكمفى مشاعرك بعد حدّ معين

eğer kılıçla çarpışırken duygularına kapılmazsan, çok daha çabuk bu konuda ilerlersin.
لو تناسيت عواطفك بينما أن تبارز فستتحسن بسرعة أكبر

Âşıkken reddedildiğinizde, sadece romantik aşk duygularına garkolmazsınız, o bireye derin bir bağlılık hissedersiniz.
عندما يتم رفضك في الحب، لن تغمر فقط بمشاعر الحب الرومانسية، ولكنك ستشعر بتعلق عميق بهذا الفرد.

duygularına karşılık vermeyecek birine nasıl âşık olduğunu anlattı.
ولقد أوضحت لى وقوعها فى الحب منذ زمن بعيد بحيث لا يمكنه أن يرجع مشاعرها

Gördüğüm kadarıyla, Patrice senin duygularına karşı bir duyarlılık göstermiyor.
كما أرى باتريس لم تكن على علم بمشاعرك

İtirafında ise kişisel duygularına ve nedenlerine inerek kendi ifadelerini kullanıyor.
في اعترافه، هو يملك حُجته خائضًا في مشاعره ودوافعه الشخصية

Bir dahaki sefere hastanın duygularına dikkat et.
في المرة القادمة تذكر أن تعتني بمرضاك عاطفياً

duygularına anlayış gösteriyorum çünkü pekala, duygularının canı cehenneme!
إنني أحاول إنقاذ مشاعرك .. ولهذا حسناً ، سحقاً لمشاعرك

- Eğer seni seviyorsa ailesi ne derse desin duygularına göre hareket eder.
سيتصرف وفقاً لمشاعره بغض النظر عن رأي عائلته

Bununla baş edemeyecek kadar kendi duygularına gömülüsün.
انك تلتف فقط حول مشاعرك الخاصة للتعامل مع هذا الحمل

Biliyorsun, duygularına karşı duyarsızdım. Yani düğüne yardımcı olman için.
إذ لم أنتبه إلى مشاعرك حول الرغبة في المساعدة في الزفاف

duygularına saygı duyuyorum fakat onlara sahip çıkmalısın.
اقدر مشاعرك بالكامل ولكن أريدك ان تتمالكينهم

Leland,duygularına göre davranmamalısın. Sen bir yetişkinsin.
ليلند، يجب ان لاتتصرف حسب مشاعرك ، انت كبير

Üzgünüm. Eğer duygularına kapılırsan, sonunda ikinizden biri ölecek.
لو جعلت عواطفك تتحكم بك الان واحد منكم سوف ينتهي به المطاف ميتا

Ama sana söylediklerimi aynen yerine getirmedin duygularına yenik düştün ve aptallaştın.
أنت جيد، جيد جداً. لكن فعلت ما نهيتك عنه: أخذتك عواطفك وتصرفت بغباء.

Ama sana söylediklerimi aynen yerine getirmedin duygularına yenik düştün ve aptallaştın.
لكن فعلت ما نهيتك عنه: أخذتك عواطفك وتصرفت بغباء.

Başkalarının duygularına ilgi göstermek ve onları anlamak olabilir.
من المحتمل أنك ربما و تظهر إهتمام بمشاعر الآخرين

Böylece Kay karakterini, temel duygularına parçalanmış olarak canlandırıyoruz.
وبالنسبة لـ"كاي" نفسها، صوّرنا كم هي مُمزَّقة بين مشاعرها الأساسية.

Düzgün bir eğitimle hislerine ve duygularına ulaşabilirsin.
مع التدريب المناسب ستكون قادر على الولوج لمشاعرهم

İnsan olarak, insanlara ve duygularına çok değer verirdim.
أقصد كإنسان؛ أهتتمتُ بعمق بالبشر و مشاعرهم.

duygularına önem vermelisin. İlişkilerin dayanağı bunlardır. Haydi Kazanova.
بأن تكون حسّاس بمشاعرها إنها العلاقات المتبادلة

Eğer duygularına hükmedemediğine kanaat getirirsem sana güvenemem.
إن كنت لا أستطيع أن أثق بتحكمك بعواطفك يا (دونام)، فإني لن أستطيع أن أثق بك أنت.