Resmi olarak, Stepan’ın tüm adamları yedi yıllık askeri eğitimden geçerek ve evlenmeyerek Kazak Kodunu korumaya yemin ettiler. | TED | رسميًا، كل رجال ستيبان قد حلفوا اليمين لتأييد دستور القوزاق بعد مرور سبع سنين من التدريب العسكري والبقاء بدون زواج. |
Onlar, iki üç hafta sıkı müfredata... ...bağlı eğitimden geçiyorlar. | TED | هن يمرون بأسبوعين إلى ثلاثة أسابيع من التدريب و التعليم المنهجي الصارم. |
Temel eğitimden sonra ayda sadece bir hafta çalışmanız gerekiyor. | Open Subtitles | بعد التدريب الأساسي ، ستعمل يوم واحد في الشهر |
Bunu geleneksel eğitimden daha heyecan verici ve motive edici bulmuşlardı. | TED | و قد وجودوها محفزة و مشوقة اكثر من التعليم التقليدي. |
Ama bu yeni dünyada eğitimden kim sorumlu? | TED | ولكن على مَن تقع مسؤولية التعليم في هذا العالم الجديد؟ |
Bu sayısız kadının hikayesi, Afrika'da mesela, kültürel engeller yüzünden yüksek eğitimden mahrum kalmışlar. | TED | و هذه قصص لنساء لا تعد و لا تحصى في إفريقيا ،كمثال، يمنعون من التعليم العالي بسبب الحواجز الثقافية. |
İlk günde eğitimden ziyade dayak vardı | Open Subtitles | لقد تلقيت ضرب كثير فى اول يوم من التمرين |
O meşakkatli eğitimden sonra bu iş onun için son derecede kolaydı. | Open Subtitles | وكانت المهمة بالنسبة للسير جورج, مهمة سهلة خاصة بعد التدريبات العنيفة التى كان يقوم بها |
Yeni bir iş için görüşme yapıp işe alınmama, eğitimden geçmeme kadar... | Open Subtitles | وبالمناسبة لقد قمت بالكثير من مقابلات لعمل جديد ومررت بعملية التدريب |
Ön eğitimden sonra, intikam için döneceğiz. | Open Subtitles | عندما ننتهي من التدريب الأساسي .. فإننا سنعود بإنتقامنا |
eğitimden bıktım. Sahaya çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد مللتُ من التدريب أريد أن أخرج لميدان العمل |
eğitimden alınıp merkeze gönderileceksin. | Open Subtitles | أن يتم سحبكِ من التدريب وإرسالكِ إلى المقر. |
Yeteneklerim eğitimden ziyade deneyime dayalı. | Open Subtitles | ماهرتني مستندة على التجربة بشكل أكبر من التدريب الرسمي |
eğitimden canlı çıktı ama adam tek gözü açık uyuyanlardandı. | Open Subtitles | هو نجا من التدريب لكن الرجل لابد انه ينام واحد عينيه مفتوحة |
Ve kültürden bağımsız olarak, eğitimden bağımsız olarak ya da neyse, bir insan akıştaysa bu yedi koşulun var olduğu anlaşılıyor. | TED | وبغض النظر عن الثقافة وبغض النظر عن التعليم أو أي شيء، هناك سبعة شروط يبدو أنها تكون موجودة عندما يشعر شخص ما بالتدفق |
Tahmin edebileceğiniz gibi bunun yolu eğitimden geçmelidir. Ama sıklıkla geçmez. | TED | ويمكن لك أن تتخيل أن التعليم هو الوسيلة لإظهارها. ولكن في كثير من الأحيان، هو ليس كذلك. |
Bu kadar çok genç insanın eğitimden umudu kesmesinin nedeni ruhlarını beslemiyor olması. Enerjilerini, tutkularını beslemiyor. | TED | والسبب وراء انسحاب الكثير من الناس من التعليم هو لأنه لا يقوم بتغذية أرواحهم، إنه لا يغذي طاقاتهم أو شغفهم. |
eğitimden sorumlu kişi. | Open Subtitles | والذي يغير الموظفين ورجل مسؤول عن التعليم |
O kadar emek,pahalı eğitimden, üslerine titremelerimizden sonra, kendi çocuklarımı hiç tanıyamamışım. | Open Subtitles | بعد كل العناية و الاهتمام و التعليم المكلف أشعر أننى لا اعرف أبنائي على الاطلاق |
Temel eğitimden sonra Afganistan'daki Helmend'e gitmiş. | Open Subtitles | بعد التمرين الأساسي ذهب إلى مقاطعة هلمند في أفغانستان |
Müsabaka öncesi aylar süren eğitimden ve hazırlıktan sonra | Open Subtitles | بعد شهور من التدريبات و الاستعدادات لأجل مبارياته |
Çocuklar ya dövülüyor ya da temel eğitimden geçiriliyorlar. | Open Subtitles | الصغار إما مختبئون أو يقومون بالتدريبات الأولية للخدمة |