"edemiyorsan" - Translation from Turkish to Arabic

    • لم تستطيعي
        
    • كنت لا تستطيع
        
    • أنت لا تَستطيعُ
        
    • إذا لم تستطع
        
    • لم تستطِع
        
    • إذا لم تتمكن
        
    Kendini kontrol edemiyorsan senin iyiliğin için tekrar hastaneye yatarsın kızım. Open Subtitles إذا لم تستطيعي التحكم بمزاجاتك فستكوني في المستشفى مجدداّ يا ابنتي.
    İcraatlerimizle baş edemiyorsan şuracıkta söyleyebilirsin. Open Subtitles إن لم تستطيعي تحمّل ما نفعله هنا، فهذا وقت إطلاعي على ذلك
    Bunu kabul edemiyorsan bu senin sorunun. Open Subtitles إذا كنت لا تستطيع أن تقبل ذلك فهذه مشكلتك.
    Bunu kabul edemiyorsan siktir git hayatımdan! Open Subtitles و إن كنت لا تستطيع التعامل مع ذلك تستطيع أن تخرج من حياتي
    Bunu takdir edemiyorsan, edecek insanlar var. Open Subtitles وإذا أنت لا تَستطيعُ تَقدير ذلك، هناك الكثير مَنْ يَسْتَطيع.
    Onu kontrol edemiyorsan kilit altında tutmalısın. Open Subtitles إذا أنت لا تَستطيعُ السَيْطَرَة عليها، أنت يَجِبُ أَنْ تَبقيها المُغلَق.
    Suratına maske geçirmiş bir kaçıkla baş edemiyorsan, anlaşmamız sona erdi. Open Subtitles إذا لم تستطع أنّ تعالج قضية ذو القناع المخيف, الأتفاق سيلغى
    Dahi olduğunun farkındayım Bacaksız İmparator ama tehlikeyi idrak edemiyorsan, ne denli toy olduğunu gösterir bu. Open Subtitles أعلم أنك معجزة أيها الطفل الامبراطور ولكن إذا لم تستطع فهم خطورة الموقف هذا يوضح عدم نضوجك
    Eğer onları alt edemiyorsan, onlara katıl. Open Subtitles إن لم تستطِع هزيمتهم،إنضمَّ إليهم!
    Çalışanlarını kontrol edemiyorsan, sana karşı nasıl güven duyabilirim? Open Subtitles ‫إذا لم تتمكن من السيطرة على موظفيك ‫كيف يمكننا أن نضع ثقتنا فيك؟
    İcraatlerimizle baş edemiyorsan şuracıkta söyleyebilirsin. Open Subtitles إن لم تستطيعي تحمّل ما نفعله هنا، فهذا وقت إطلاعي على ذلك
    Bununla baş edemiyorsan, bunu bilmeme izin vermelisin ki ben de seni bunun içinden çıkarayım ve seni daha insansı bir vücuda taşımanın bir yolunu bulayım. Open Subtitles وإذا لم تستطيعي التعامل مع ذلك فقط أعلميني وسوف أخرجك من هذا وأجد وسيلة لأصنع لك جسداً بشرياً أكثر
    Benim için eğer dans edemiyorsan o müzik değildir. Open Subtitles بالنسبة لي , انها , ليست موسيقا اذا كنت لا تستطيع الرقص عليها
    Ona yardım edemiyorsan gitmen lazım. Open Subtitles إذاً كنت لا تستطيع مساعدته، اذا يمكنك الذهاب
    Bak Finn. Yaşam tarzımı kabul edemiyorsan, bu iş biter. Open Subtitles النظرة، فنلندي، إذا أنت لا تَستطيعُ القُبُول أسلوب حياتي، نحن إنتهى.
    - Yok edemiyorsan katılacaksın. Open Subtitles إذا لم تستطع قتله، إنظم إليه
    Zhong, baş edemiyorsan vazgeç. Open Subtitles (تشونغ)، استسلم إن لم تستطِع هزيمته.
    O kumandayı tamir edemiyorsan neye yararsın? Open Subtitles إذا لم تتمكن من إصلاح وحدة التحكم هذه، أذن ما هي قيمتك لأي شخص؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more