"edo'" - Translation from Turkish to Arabic

    • في إيدو
        
    • إلى إيدو
        
    Onun Edo'da olduğuna dair bir söylenti duyduğumuzdan Edo'ya gelmiştik, Open Subtitles حسناً, أتينا إلى إيدو لأنني سمعت اشاعة بأنه موجود في إيدو,
    Aklıma gelmişken, bunlar, Edo'da ucuz kitap yazarlarından biri olan Koikawa Harumachi tarafından yazılan, geleceği önceden haber veren kitaplardır. Open Subtitles بالمصادفة, هذه كتب تتنبأ بمستقبل إيدو لهويكاوا هارموتشي, مؤلف للروايات في إيدو.
    Burda bulunan teknik ve marifetler Edo standartlarındadır. Open Subtitles بالطبع, عندنا الأساليب و الإبداع و التي هي الأروع في إيدو.
    Ben de akabinde mülkü terk edip Edo'ya arka sokaklarından birinde başımı sokacak kiralık bir ev bulduğum buraya taşındım. Open Subtitles ولذلك السبب هاجرت موطنى وجئت إلى "إيدو" هنا حيث وجدت ملاذاً فى زقاق خلفى لأحد المبانى
    Onun Edo'da nadir bulunan bir gözlük taktığını biliyorum. Open Subtitles أعرف أن ذلك الشخص يرتدي نظارات و التي .هي نادرة حتى في إيدو
    söz verdiğim gibi, 100 altını vermek için Edo da bekliyor olacağım. Open Subtitles كما وعدتك، سأعطيك 100 قطعة من الذهب في "إيدو".
    Edo da ağzının payını verirdim, ama... hayatını riske atarak yaşadığın için o zamana kadar yaşaman zor gibi. Open Subtitles إعتقدت بأنّي سأغلق فمّك في "إيدو". بعد إعادة النظر، لن تعيش طويلاً. أنتَ ستموت هنا.
    Edo'daki isyandan haberin var değil mi? Open Subtitles تعلم بأنه حدثت ثورة فيما بين أتباعنا في (إيدو)
    Parayı bastırdığın zaman, Edo'da dilediğin kadını alırsın. Open Subtitles بالمال يمكنك شراء (الكثير من البنات في (إيدو
    Böyle davranmaya devam edersen ve biz Edo'dan kovulursak sen ne yapacaksın? Open Subtitles ماذا سنفعل إن لم نتمكن من البقاء في ( إيدو ) بسبب هذا ؟
    Ama, hala Edo'daydık. Open Subtitles لكن, لا زلنا في إيدو.
    Edo dönemi Oniwabanshu lideri, Shinomori Aoshi. Open Subtitles ،قائد (الأونيوابانشو) في (إيدو) (شينوموري آوشي)
    Edo dönemi Oniwabanshu lideri, Shinomori Aoshi. Open Subtitles أنا قائد جماعة "الأونيوابان" في "إيدو" (شينوموري أوشي)
    Edo'da Okada San'emon adında bir adam ölmüş. Open Subtitles إنسان قد مات في (إيدو). (أوكادا سانيمون).
    Okada San'emon hayatının geri kalanını Edo'da geçirdi. Open Subtitles عاش (أوكادا سانيمون) في (إيدو)، لبقية سنين حياته.
    Efendimin hanedanlığının düşüşünün akabinde buraya Edo'ya taşındım ve arka sokaklardan birinde kiralık bir ev buldum. Open Subtitles بعد سقوط منزل سيدى أنتقلت إلى "إيدو" هنا ووجدت ملاذاً فى زقاق خلفى لأحد المبانى
    Efendimin hanedanlığı düşünce hemen ikametgahı terk edip Edo'ya taşınmıştık. Open Subtitles .... عندما سقط منزل سيدى "تركنا المكان وذهبنا إلى "إيدو
    Bahsi geçen konvoy Osaka'dan Edo'ya doğru yolculuk edecek. Ve bu gece, konvoy buradan geçecek. Open Subtitles الموكب سوف يسافر من أوساكا إلى إيدو.
    Biz şimdiye kadar Edo'dan geçmemişmiydik? Open Subtitles لماذا نحن متجهون إلى إيدو حتى الآن؟
    Derhal bunu Edo'ya rapor etmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نوصل الأخبار بسرعة إلى إيدو.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more