"efendi bruce" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيد بروس
        
    • ماستر بروس
        
    • مستر بروس
        
    • كان يوجد السيد بروس
        
    Eğer yeterince cesur olsaydım Efendi Bruce, tam tersini söylerdim. Open Subtitles إذا جاز لي أن أتجرأ سيد بروس انا اقول عكس ذلك تماما
    Eğer Kuğid'in oku bu kadar karanlık bir kalbe girebiliyorsa halen senin için de ümit var demektir Efendi Bruce. Open Subtitles إذا كان سهم الحب استطاع أن يخترق قلباً حالك السواد فيبدو أن هنالك أملاً لك سيد بروس
    Efendi Bruce, konumunun üçgenlemesini yapıyor katakompların içerisinden mi? Open Subtitles سيد بروس شغّـل محدد المواقع من داخل الكهوف الأرضية ؟ ؟
    Söylediklerinizin bir kelimesini bile anlayamıyorum Efendi Bruce. Open Subtitles كما مايكل كين لا أستطيع أن أفهم كلمة تقوله، ماستر بروس.
    Artık kabul edebiliriz ki şu karanlık dostumuz buraya gelmeyecek Efendi Bruce. Open Subtitles حسنا، أعتقد أنه من الأسلم أن نعترف بأن أصدقائنا الأجانب عدم التواجد ماستر بروس.
    Araba sürmeyi öğretmem gerekiyor sana Efendi Bruce. Open Subtitles الوقت الذي علمتك القيادة مستر بروس
    Genç Efendi Bruce gri midillisinin üzerinde, ben de arkasında patates çuvalı gibi, çamur içinde ve burkulan ayak bileğimle uğraşıyorum. Open Subtitles كان يوجد السيد بروس الشاب يقود خيله الصغير معي خلفه مثل كيس بطاطا قديمة، مغطاة بالطين تعتني بقدم مصابة
    Evet bunun fazlasıyla farkındayım Efendi Bruce. Open Subtitles نعم، حسنا، أنا أدرك تماما ذلك، يا سيد بروس
    Söylmem gerek palyaço makyajı altındaki hasardan... daha korkunçtu, Efendi Bruce. Open Subtitles حسنا ، علي القول كان ماكياج المهرج مرعبا به ضرر كبير يا سيد بروس
    Adalet ve intikam arasında... çok ince bir... çizgi vardır, Efendi Bruce. Open Subtitles هناك خيط رفيع جدا يا سيد بروس بين العدالة والانتقام
    - Nazik davetlerini senin yerine kabul etme cesaretinde bulundum Efendi Bruce. Open Subtitles وأنا أخذت الحرية في قبول دعوتهم الكريمة (نيابة عنك يا سيد (بروس
    Teşekkürler Efendi Bruce, ama kendimi gayet iyi hissediyorum. Open Subtitles أوه، شكرا لك، يا سيد بروس. أشعر... أشعر بتحسن كبير.
    Şimdi bundan emin misiniz, Efendi Bruce? Open Subtitles ... الآن هل أنت مُتأكد بخصوص ذلك ، سيد بروس ؟
    Vicdanında bir ölümün ağırlığını taşımak için daha çok gençsin Efendi Bruce. Open Subtitles إنك يافعاً للغاية على أن تحظى بجريمة على ضميرك يا سيد (بروس)
    Gerçekten de hayal kırıklığına uğradım Efendi Bruce. Open Subtitles أنا... أنا أشعر بخيبة أمل حقا فيكم، يا سيد بروس.
    Gordon, Efendi Bruce ve Fox hâlâ Arkham'da. Open Subtitles غوردون، سيد بروس و فوكس لا تزال في ARKHAM.
    Son iki senedir tek yaptığım sizi koruyup güvende tutmaya çalışmaktı Efendi Bruce. Open Subtitles ترى، للماضي عامين، ماستر بروس كل ما حاولت القيام به هو حمايتك
    Yapmayacağım Efendi Bruce. Open Subtitles وأنا لن تفعل ذلك، ماستر بروس.
    İşte buradasınız Efendi Bruce. Open Subtitles آه، كنت هناك، ماستر بروس.
    Efendi Bruce, aklını mı kaçırdın? Open Subtitles مستر بروس . هل فقدت عقلك ؟
    Genç Efendi Bruce gri midillisinin üzerinde, ben de arkasında patates çuvalı gibi, çamur içinde ve burkulan ayak bileğimle uğraşıyorum. Open Subtitles كان يوجد السيد بروس الشاب يقود خيله الصغير معي خلفه مثل كيس بطاطا قديمة، مغطاة بالطين تعتني بقدم مصابة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more