Efendilik bağını kırmana yardım ettim. Gerçek hikayeni bana anlatmalıydın. | Open Subtitles | ساعدتكَ في كسر رابطة الاستسياد كان بوسعكَ إخباري قصّتكَ الحقيقيّة |
Efendilik bağı ile etki altında olmanın arasındaki fark nedir? | Open Subtitles | ما الفرق، بين الاستسياد والاستحواز الذهنيّ؟ |
Düşündüm ki o zorlamaya direnebiliyorsa belki Efendilik bağına direnmeyi bana öğretebilir. | Open Subtitles | حسبتُ أنّه طالما يقدر على مقاومة الاستحواز الذهنيّ، فربّما يعلمي مقاومة رابطة الاستسياد. |
Efendilik bağını kırmak için dönüşümünün acısız olması gerekli. | Open Subtitles | لكسر رابطة الاستسياد، فيجب أن يكون التحوُّل غير مؤلماً. |
Efendilik bağını koparmak için kendini dönüşmeye zorlamalısın. | Open Subtitles | لكسر رابطة الاستسياد، عليكَ أن تُرغم نفسكَ على التحوُّل. |
Her ne kadar bu Efendilik bağı olayından nefret etsem de acısını senden çıkarmamalıydım. Gerçekten senin suçun değil. | Open Subtitles | رغم مقتي لرابطة الاستسياد تلكَ فلن ألومكَ عليها، فذلك ليس ذنبكَ |
Bana Efendilik bağıyla bağlıymış, onu biliyorum. Duyguları kapalıydı onu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّها كانت مستسيدة إليّ وأنّها أخمدت مشاعرها |
Sonra o sana Efendilik bağıyla bağlı olmadığında ve sen daha fazla etki altında olmadığında ikiniz de ne halt yemek istiyorsanız yiyebilirsiniz. | Open Subtitles | وحالما تتحرر من استسيادكَ وتتحررأنتَمن الإذهان... فبوسعكما أن تفعلا ما يحلو لكما |
Ama artık benim Efendilik bağım kırıldı ve o düşmanlar daha önce yapamadıkları kadar üzerime gelecekler. | Open Subtitles | أما الآن وقد حُلّت صلتي بسلسلة المتحوّلين عنّي فإن أولئك الأعداء سيجيئون للنيل منّي على نحوٍ لم يسبق له مثيل. |
Tarihte Efendilik bağı olmayan tek vampir benim. | Open Subtitles | أنا مصّاصة الدماء الوحيدة في التاريخ بدون ربيب تحوُّل. |
Ne zamandan beri Efendilik bağı ameleliğe eşit oluyor? | Open Subtitles | مُنذ متى ورابطة الاستسياد تطلّب تصرّفكَ مثل عبد؟ |
Efendilik bağını koparmak için kendini dönüşmeye zorlamalısın. | Open Subtitles | لكسر رابطة الاستسياد عليكَ أن تُرغم نفسكَ على التحوُّل |
Ne zamandan beri Efendilik bağı ameleliğe eşit oluyor? | Open Subtitles | مُنذ متى ورابطة الاستسياد تطلّب تصرّفكَ مثل عبد؟ |
Hazır olmanı sağlayabilirim. Efendilik bağını çalıştırabilirim. | Open Subtitles | بوسعي أن أحملكِ على هذا، بمساعدة رابطة الاستسياد. |
Eminim bunun içinde Efendilik bağını suçluyorsundur. Evet. | Open Subtitles | لكنّكَ تحمّل رابطة الاستسياد اللوم على ذلك أيضًا |
Bu Efendilik bağı, onun sevdiklerini korumak için kullandığı en güçlü büyüsünün özelliğidir. | Open Subtitles | رابطة التحوُّل هي أحد جوانب تعويذتها الأقوى لحماية أعزّ أحبّائها. |
Olay sadece Efendilik bağını kırma değil bir idamı durdurmak zorundayız. | Open Subtitles | الأمر غير منوط بحلّ صلة التحوُّل فقط، علينا منع إعدام. |
Şimdiye kadar o Efendilik bağını epey iyi kullanmayı başardın, değil mi? | Open Subtitles | فإنّكَ حرصت على جعلها مطيعة صمّاء لرابطة استسيادكَ، أليس كذلك؟ |
Lütfen bunun bana Klaus ile olan senin şu Efendilik bağı olayı olduğunu söyle. | Open Subtitles | رجاءً قل لي أن هذا امتدادٌ عائليّ لرابطة عبوديّتكَ إلى (كلاوس) |
Sana Efendilik bağıyla bağlanmıştı ve sadece farz edebilirim ki, sen de kızdan sıkılana kadar bunun avantajlarını sonuna kadar kullandın, değil mi? | Open Subtitles | -كانت مستسيدة لكَ وأفترض أنّكَ استغللت ذلك حتّى سئمت منها، صحيح؟ |
Senin sadece avcı izi ile Elena sana Efendilik bağıyla bağlı olmasın diye Elena'yı tedavi etmek umurunda. | Open Subtitles | فإنّكَ تحفل بعلامة الصيّاد وعلاج (إيلينا) حتّى تتحرر من استسيادكَ |
Senin Efendilik bağını kırdığım zaman, bir güç dalgası oluştu. | Open Subtitles | لمّا كسرت صلتك بسلسلة المتحوّلين عنك، تكوَّن جيشان طاقة. |
Klaus Mikaelson.. ..bu kızgın yüzlere binlerce yıl Efendilik etti. | Open Subtitles | (كلاوس مايكلسون) ربيب تحوّل ألف سنة من الوجوه الغاضبة. |