"elementlerle" - Translation from Turkish to Arabic

    • العناصر
        
    • عناصر
        
    • مع باقى
        
    Onun için güneş bütün o elementlerle doludur. TED هذه إذن الطريقة التي تتعامل بها الشمس مع كل العناصر
    Trinium bazı elementlerle karıştırılıp bir karışım haline getirilir ve pek çok Tollan teknolojisinde kullanılır. Open Subtitles الترينيوم يركب مع عدد من العناصر لخلق مركب الذي يستعمل في الكثير من تقنيات تولان
    Plütonyum benzeri elementlerle karşılaştırınca gerekmez. Open Subtitles مقارنة مع العناصر مثل البلوتونيوم ، لا ولكن اذا أخرجناها من الحاويات
    Büyük yıldızlar hidrojen stoklarını tükettiğinde küçük kuzenlerinden farklı olarak, diğer elementlerle füzyona başlayacak doğal güce sahiptirler. Open Subtitles فعلى عكس الشمس عندما تقوم النجوم الضخمة بإستهلاك مخزونها من الهيدروجين فلديها القدرة على دمج عناصر أخرى
    Başka elementlerle bağ kuran karbonlardır bizi biz yapan ama bu gen dizilimleri silikon temelli. Open Subtitles نعتمد الكربون الكربون بمعية عناصر أخرى هو الذي يكون ما نحن عليه لكن هذه المتتاليات الجينية تعتمد على السيليكون
    Korra havayı bükebilecek, ama öbür elementlerle olan bağı kopmuş. Open Subtitles . يمكن لكورا التحكم فى الهواء ولكن إمكانية تواصلها مع باقى القوى توقف
    Bilinen bütün elementlerle simülasyonları çalıştıracağım. Open Subtitles أننّـي أفقط الشعور بجميع العناصر المعروفه
    Bu elementlerle, çemberi zapt ediyor ve kendini karanlığın güçlerine karşı savaşmaya adayan, ...atalarımızın izlerini takip ediyoruz. Open Subtitles بواسطة هذه العناصر نربط الدائرة ونتبع خطواتِ اسلافنا الذين تعهدوا لأنفسم بالقتال
    Ve etkileşim ya da etkileşimsizlik paternini nasıl oluşturduğunuza bağlı olarak dijital elementlerle ya da bu konuyla ilgili olarak, tabaka içindeki nöronlarla bir harita oluşturma yeteneğiniz olacak. TED واعتمادا على كيفية إنشائك للنموذج للاضائة او عدم اضائة, العناصر الرقمية، أو، في هذه الحالة، الخلايا العصبية في الورقة، ستكون قادر على بناء خريطة.
    Nükleer reaksiyonlar, hafif elementleri ağır olanlara dönüştürür. Bu da yıldızların parlamasına ve nihayetinde patlamasına yol açar. Böylece evreni bu tür ağır elementlerle zenginleştirir. TED تأخذ التفاعلات النووية عناصر أخف وتحولها إلى عناصر أثقل، وهذا يتسبب في تلألؤ النجوم وانفجارها في نهاية المطاف، وبالتالي إثراء الكون بهذه العناصر الثقيلة.
    elementlerle savaşmak yeterince zordu. Open Subtitles قتال العناصر كان صعباً بما يكفي
    Bu elementlerle evren yeniden birleşsin. Open Subtitles بهذه العناصر سوف تتحد مع الكون
    Ruhunun elementlerle birleşmesini kutluyorduk. Open Subtitles احتفال توحيد روحه مع العناصر
    - Hayır, hayır bütün elementlerle. Open Subtitles -كلا، كلا، كلا، إنّها تذكر كل العناصر .
    Halüsinojenik elementlerle birlikte daha anlayamadığımız şeyler de var. Open Subtitles هناك بعض عناصر الهلوسة لكنها أشياء أيضاً لم نفهمها بعد
    Aether çekirdeğine yıpratıcı elementlerle zarar verilmiş. Open Subtitles نواة الاثير لقد تصدعت من قبل عناصر تآكل
    Dağın eteğindeki, mağaramda bulunan, elementlerle bunu birleştirmeliyim. Open Subtitles لابد من دمج قشر البيضه ... مع باقى المكوانات التى توجد فى كهفى فى أسفل الجبل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more