"elimde bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في يدي
        
    • لأن قبضتي تُظهر
        
    • ما أملك
        
    • باداة فى يدى
        
    • ما تبقى لي
        
    elimde bir Kara Kutu vardı ve içindekileri dünyanın görmesine sağlayacaktım. Open Subtitles لديَ الصندوق الأسود في يدي وأردت ان أظهر الاسرار للعام كله
    Gördüğün gibi elimde bir şey yok, doğru mu? Open Subtitles انت ترى أنه لاشيئ في يدي هنا , أليس كذلك؟
    Bu kasabadaki nedenlerin yarısına cevap verebilseydim elimde bir en çok satanlar kitabım olurdu. Open Subtitles إذا أجبتي عن نصف كلمة لماذا في هذه المدينة سيكون في يدي الكتاب الأكثر رواجاً
    elimde bir kavganın izleri var ama vurduğum anı hiç hatırlamıyorum. Open Subtitles لأن قبضتي تُظهر آثار شجار، لكن تلاشت ذكرى الشجار الفعلي.
    Çünkü bir ekibe ihtiyacım var ve elimde bir tek sen varsın kanka. Open Subtitles لأنني الآن أريد فريقاً وكل ما أملك هو أنت , حسناً ؟
    Şu anda kafam, elimde bir alet olması için aşırı güzel. Open Subtitles حاليا,انا سكران جدا لكى امسك باداة فى يدى
    Her gün saat beş dedin mi, elimde bir gazete burnum yazılara gömülüdür. Open Subtitles كل يوم الساعه الخامسة احصل علي الصحيفة في يدي واقرا الصفحات باهتمام
    elimde bir ıslaklık var ama ne olduğunu düşünmek istemiyorum. Open Subtitles حصلت على شيئ رطب في يدي لكني لا اريد ان افكر فيه
    Orada elimde bir bebek tutuyorum, ateş çok yakında ben... Open Subtitles ها كنت هناك، معي طفل في يدي والنار قريبة جداَ...
    Ondan sonra hatırlayabildiğim tek şey, elimde bir avuç saç ile güvenlik eskortunda dışarı çıkıyordum. Open Subtitles الشئ التالي الذي عرفته رجال الحراسة يسحبونني لخارج الحديقة مع كومة من شعرها في يدي
    elimde bir silah var ve hayatım talihsiz reflekslerle geçti. Open Subtitles لدي مسدّس في يدي و عمر طويل من ردود الافعال السيئة.
    Önümüzdeki yıl için üretim kararları vermem gerek ve elimde bir kopya olmadan böyle bir işe bağlanmayı sevmiyorum. Open Subtitles لدي قرار علي اتخذه بخصوص منتج للسنه القادمه ولا احب ان اقوم بنوع من هذه الالتزمات بدون مسودة في يدي حتى ولو واحدة ثقيله
    Ya da sadece elimde bir elma tutayım. Open Subtitles أو مجرد أن أمسك بتفاحةٍ في يدي
    - Yeşil Ejderha. - elimde bir maşrapa bira. Open Subtitles التنين الأخضر - و إبريق من الجعة في يدي -
    Ben elimde bir pompa tutuyorum, sense takım elbise giyiyorsun. Open Subtitles حسناً,أنا لدي"غطاسه"في يدي وأنت ترتدي بدله
    Nasıl olduğunu bilmiyorum, ...ama birden elimde bir bıçak vardı. Open Subtitles حسناً... عندها لم أعرف كيف حدث ذلك لكن فجأة، هنالك سكين في يدي...
    elimde bir Martini olsaydı keşke. Open Subtitles ربما أحتاج شراب مارتيني في يدي
    elimde bir bıçak varken kontrolü kendimde hissediyorum. Open Subtitles أشعر بأنّه طوع أمري والسكّين في يدي
    elimde bir kavganın izleri var ama vurduğum anı hiç hatırlamıyorum. Open Subtitles لأن قبضتي تُظهر آثار شجار، لكن تلاشت ذكرى الشجار الفعلي.
    elimde bir tek o kaldı; istediği tam olarak buydu. Open Subtitles إنه كل ما أملك الآن، وهذا ما أراده تحديداً
    Benim kafam elimde bir alet olması için yeterince iyi. Open Subtitles انا سكرانة كفاية لكى امسك باداة فى يدى
    elimde bir tek karşılığında viski alabileceğimi sandığım bu madalya kaldı. Open Subtitles وكل ما تبقى لي ميداليتي، والتي ظننت أنها كانت كافية لشراء زجاجة من الشراب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more