Bir tane güveden korkup tam elimin üstüne koca bir kütük düşürdü. | Open Subtitles | نايلز أوقع خشبة كبيرة مباشرة على يدي عندما أجفل من قبل فراشة |
Bu ufaklığı elimin tersi gibi geliyorum. Yüce Tanrım, bu da nedir? ! | Open Subtitles | أعرف هذا الرجل الصغير مثل خلفية يدي يا إلهي ، ما هذا ؟ |
Kadere bak ki, elimin altında ufak bir sihir bulunuyordu. | Open Subtitles | ولمشيئة القدر، كانت قارورة صغيرة مِن السحر في متناول يدي |
O yere yığılıp kaldığında elimin içinde küçük bir el hissettim. | Open Subtitles | بينما كان مُستلقياً هُناك ينزف ، شعرت بيد صغيرة تُعانق يدي |
Sol elimin ucunda, 10-15 santimlik bir yarık olması lazım. | Open Subtitles | اعلى يدى اليسرى. هناك شق بحوالى 5 بوصات او ستة |
Mesela bir tanesi çocukluğumun geçtiği evin mutfağında yere uzanır, bir yandan sol elimin baş parmağını emip bir yandan sağ elimle annemin soğuk ayak parmaklarını tutardım. | TED | كانت واحدة منها اننا كنت استلقي على ارضية المطبخ في صغري وكنت امتص ابهام يدي اليسرى وامسك بإصبع قدم والدتي بيدي اليمنى |
Ben de öyle yaptım. Eve gittim, bir kalem aldım ve elimin titremesine izin vermeye başladım. | TED | و قمت ذلك. عدت إلى المنزل ، أمسكت القلم رصاص وبدأت للتو ترك يدي تهز و تهز. |
Elimi bir geri çektim ki eldivenimin içinden geçmiş uzun, siyah denizkestanesi dikenleriyle dolu, yani elimin içinden geçmişler. | TED | سحبت يدي إلى الوراء، كانت أشواك القنفذ الطويلة السوداء قد اخترقت قفازاي، وبالتالي انغرست في يدي. |
elimin ulaşabildiği her çeşit Afrika romanını okudum. | TED | لقد قرأت كل قصة من القصص الأفريقية وقعت عليها يدي. |
Gördüğünüz gibi, bu standart bir klavye, ama tabi ki bunu elimin büyüklüğüne göre büyütebilirim. | TED | الآن ، من الواضح أن هذه لوحة المفاتيح المألوفة ولكن بالطبع استطيع تغيير حجمها لجعلها تناسب عمل يدي |
Şuna bak, elimin her yeri Afrika oldu. | Open Subtitles | أنظر .. لقد حصلت على أفريقيا .في جميع أنحاء يدي |
elimin Wyoming Bill Kelso tarafından ezilmiş olması benim için onurdur. | Open Subtitles | إنه شرف لي أن تسحق يدي بواسطة يد راعي بقر |
elimin Wyoming Bill Kelso tarafından ezilmiş olması benim için onurdur. | Open Subtitles | إنه شرف لي أن تسحق يدي بواسطة يد راعي بقر |
Şöyle, kuş elimin üstünde. Kayışlar buraya dek iner. Sonra fırdöndü gelir. | Open Subtitles | عندما يكون الطائر فى يدي.هنا يكون الحزام.وأعلاه توجد حلقة. |
Lanet elimin hareket ettiğini gördün mü, görmedin mi? | Open Subtitles | أمي، هل رأيتِ يدي اللعينة تتحرّك أم أنكِ لم تريها؟ |
-bunu yapma bir daha yoksa elimin tadına bakacaksın -hayır! | Open Subtitles | خاطبيني بهذه الطريقة وستذوقي طعم ظهر يدي |
Kadehleri, vazoları ve elimin uzandığı her şeyi çalıyorum! | Open Subtitles | لقد كنت اسرق الكؤوس والزهريات و وأي شيء يقع بين يدي |
Bir çiçek çocuğundan besledim ve sonraki 6 saati elimin hareketlerini izleyerek geçirdim. | Open Subtitles | لقد غٌذيت من شخص صغير وقد أمضيت الست ساعات اللاحقة أشاهد يدي |
Daha sonra bir fırsatını bularak, elimin içindeki bir ayna parçasıyla arkama baktım. | Open Subtitles | ماذا يدور خلف ظهرى. وفى المرة التالية, استطعت اخفاء قطعة مرآة فى يدى. |
Sonra elimin tersiyle vuruyorum, buz kıracağıyla buzu parçalıyormuş gibi. | Open Subtitles | ثم ألكم بظهر يدى كما لو كنت تكسّرين ثلجاً بمثقاب |
Onu sağ elimden alacağım ve sol elimin içine koyacağım. | Open Subtitles | سآخذ الربع من يدّي اليمنى ويضعه إلى يدّي اليسرى. |