"elmadan" - Translation from Turkish to Arabic

    • التفاح
        
    • تفاحة
        
    • التفاحة
        
    • تفاحات
        
    Bu, elmadan kulak yapma gibi son derece yaratıcı olmak için zihnimi nasıl eğittiğimin göstergesidir. TED إني أدربُ ذهني بواسطته كي يكون غير تقليدي ومبدع وكيف يُقرر صُنع آذان بشرية من التفاح.
    Ademin Havva'ya dediği gibi, "elmadan daha lezzetli." Değil mi? Open Subtitles انه مثلما قال ادم عن حواء : انه افضل من التفاح
    Yıllar önce, sana, elmadan çürük kısmın çıkarıldığı gibi... beyinden parça alma olayı da verebilirlerdi. Open Subtitles وتشريح في فصوص المخ وكأنه قطعة تفاحة متعفنة
    Bu piç kurusu elmadan esrar çekmeyi biliyor ama. Open Subtitles هذا المغفل يعرف كيف يدخن الحشيشة من تفاحة
    Evet, elmadan alınan kalıp kol kemiğindeki diş izleriyle uyuşmuyor. Open Subtitles العفن من على التفاحة لا تتطابق مع علامات الأسنان على العظام
    elmadan profil çıkarmaya yetecek kadar genetik madde alamadılar. Open Subtitles لم تستطع إستخراج ما يكفي من مواد جينيه من التفاحة لأجل المواصفات
    Kurutulmuş elmadan yapılma kadınlara benziyorsun. Open Subtitles تبدو مثل النساء العجائز الممنوعات من التفاح المجفف
    Hayır, elmadan mum yapmaları garip sadece... Elma güvenlidir diye düşünmüştüm. Open Subtitles لا أنه امر غريب صناعة شمعة من التفاح كنت اعتقد بأن التفاح آمن.
    Yani, elmadan hoşlanmayan tek bir insan bile tanımadım. Open Subtitles اقصد لم يسبق لي أن قابلت شخص لا يحب التفاح.
    FROST: elmadan nefret ederim. Çok üzgünüm. Open Subtitles لدي نفور من التفاح أنا آسف للغاية
    ..ama ben, pirinçten, elmadan, kirazdan söz ediyorum. Open Subtitles لكن انا اتكلم عن الارز , التفاح , و الكرز .
    elmadan başka bir şey bilmediğini farz edelim. Open Subtitles لنقل ، أن كل ما تعرفه في حياتك ... هو التفاح تفاح ، تفاح و المزيد من التفاح
    Yani, sen mesela şimdiye kadar yediğim herhangi bir elmadan, yüz bin kez daha iyisin. Open Subtitles افضل من مائة ألف تفاحة تذوقتها من قبل
    Onu besleyecek elmadan çok, Apple'ımın ekranına dokunmayı dert ediyordum. TED كنت مهتما أكثر بلمس شاشة جهازي الآبل (تفاح) أكثر من إطعامه تفاحة.
    Ben ,Honolulu Hyatt Oteldeydim ve ağzımda bir elmadan daha fazlası vardı. Open Subtitles (لقد كنت في (هونولولو هيات مع أكثر من تفاحة في فمي
    Zehirli bir elmadan aldığı tek bir ısırıkla kendini öldürdü... Alan Turing. Open Subtitles قتل نفسه بقضمة من تفاحة مسمومة (ألان تورينج)
    Ve elma da elmadan başka bir şey olmayan bir sembol mü? Open Subtitles التفاحة ترمز إلى شيء؟ أم مجرد تفاحة؟
    Bunun anlamı elmadan ikinci bir ısırığı kaptığım mı, Eden? Open Subtitles ايعني هذا إني سأقضم التفاحة مجددا،إيدن؟
    elmadan alınan ilk ısırığın lezzetli olması gerekir. Open Subtitles أول قطمة من التفاحة يجب أن تكون لذيذة
    Bu laptop'u dün buradan aldım fakat eve geldiğimde fark ettim ki, elmadan bir ısırık alınmış bile. Open Subtitles لكن عندما وصلت إلى البيت لاحظت بأن التفاحة بالفعل ! قد أخذت منها قضمة
    Bu gördüğünüz dört elmadan elde edilen bir bardak şeker. Open Subtitles وهذا هو السكر من تلك الاربع تفاحات بهذا الكأس الواحد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more