Mimarın emirlerine, sanki benim emirlerimmişçesine uyacaksınız, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | سوف تطيعون أوامر المعمارى مثلما تطيعون أوامرى. مفهوم؟ |
Beyaz adamların emirlerine artık uymayacağını söyledi. | Open Subtitles | قال أنه لن يطيع أوامر الرجل الأبيض ثانية |
Onu daha sonra öldüren adamın emirlerine mi uyuyordu yoksa? | Open Subtitles | كانت تطيع أوامر الشخص الذي قتلها بعد ذلك -من ؟ |
emirlerine uyarım John, ama açık olarak istiyorum ki George Merry'e bir şans daha ver. | Open Subtitles | سأنفذ أوامرك ولكني أنصحك بأن تعطي جورج ميري فرصة أخرى |
Çılgın adam bizi ifşa etme gücüne sahipken emirlerine uymak zorundayız. | Open Subtitles | طالما أن هذا المجنون لديه القوة لاستغلالنا, علينا أن نطيع أوامره. |
Papalık emirlerine karşı geldiğin ve sapkın vaazlarına son vermediğin için suçlanıyorsun. | Open Subtitles | انت تواجه اوامر البابا لوقف نشر خزعبلاتك |
- Kaptan, Amiral'in emirlerine karşı geliyorsunuz. | Open Subtitles | سيدى القائد .. هذا إختراق مباشر لأوامر الأدميرال أداما |
Beyler, milli seferberlik halindeyiz. Üstlerimizin emirlerine uymalıyız. | Open Subtitles | يا جماعة نحن في حال طوارىئ قومية ولدينا أوامر من الرئيس نفذوها |
emirlerine uymak isteseydim... | Open Subtitles | هي أنت تعرفين، إذا اردت أن آخذ أوامر منك |
Düzen Efendileri'nin emirlerine uyan yüksek rütbeli bir suikastçi. | Open Subtitles | قاتل محترف من الطبقات العليا للجواؤلد الذى يطيع أوامر لوردات النظام |
Belki de birilerinin emirlerine dur demenin ve kalbinin... sesini dinlemenin zamanı geldi. | Open Subtitles | ربما قد اتى الوقت الذي لا تتبعين أوامر أحد واتباع قلبك |
Kouza-sama'nın emirlerine uymaya devam edip bu kaleye giren herkesi yutmalıyım. | Open Subtitles | لأتبع أوامر السيد كوزا-ساما يجب أن آكل جميع من في القلعة |
Kaptanın emirlerine karşı çıkmak bu krizi çözmeyecektir. | Open Subtitles | التدخل في أوامر القبطان لن يساعد على حل الأزمة الحالية |
Goa'uld'la ilgili emirlerine aldırış etmediğimi bildirmek isterim. | Open Subtitles | أنا يجب أن أخبرك بأنّني تجاهلت أوامرك التى تتتعلّق بال جوؤولد |
emirlerine karşı geldim ve şimdi medeniyete sadece birkaç mil uzaktayım. | Open Subtitles | عصيت أوامرك والآن أنا فقط بضعة أميال من الحضارة |
Kendi beyninin sana yalan söylediğini bilirken onun emirlerine direnememek çok acı verici olabilir. | TED | إدراكك أن دماغك يكذب عليك، في حين عدم قدرتك على مقاومة أوامره قد يكون أمراً مؤلماً. |
Bunun anlamı, ben sadece bir aptal mıyım yoksa onun emirlerine kasıtlı olarak mı karşı geldim? | Open Subtitles | هذا يدل على أنني أحمق أم أنا أعصي أوامره بتعمد؟ |
Neden insanları alıp camdan atabilmek varken emirlerine uyuyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا تتبع اوامر الناس عندما يكون بإمكانك حرفباً إلتقاطهم ورميهم من النافذة |
Peki mahkeme emirlerine uymayı alenen reddetti mi? | Open Subtitles | هل رفض الامتثال، هل رفض الامتثال علنا لأوامر المحكمة؟ |
Böylece prensese, emirlerine uymaya çalıştığımı fakat sizin bana izin vermediğinizi söyleyebilirim. | Open Subtitles | لكي استطيع ان اخبر الأميرة اني حاولت اتباع أوامرها لكنك لم تدعني افعل ذلك. |
Konuşamıyor ama uyarılara tepki veriyor ve hareket emirlerine uyuyor. | Open Subtitles | لا يمكنها النطق بالحروف لكنها مستفيقة وتستجيب للأوامر الحركية |
Bioroidler insanların emirlerine itaat için yaratıldılar. | Open Subtitles | البيورياد أُعدوا لإطاعة آوامر البشر |
O ekibi asıl emirlerine döndürüyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيد ذلك الفريق الى اوامره الطبيعية |
Bu, Kızıl Ordu'nun emirlerine karşı suçtur. | Open Subtitles | انها جريمة ضد المرسوم الصادر من الجيش الأحمر |
Ancak şu kadarını söyleyeyim ki, baylar isyan çıkarmak Tanrı'nın emirlerine ciddi biçimde karşı gelmektir. | Open Subtitles | ولكن أخبركم الأن ايها الساده أن لا شىء يخالف وصايا الرب |
Evet, tabi ya, biz emirlerine itaat edecek uşaklarınız. | Open Subtitles | و ليكن؟ هل نحن حيوانات والدك الاليفه حتى نتبع اوامرك. |