-UCAB sen bir direk emre karşı geldin. -Masum insanları tehlikeye attın. -Grubumuzu riske attın. | Open Subtitles | لقد عصيت أمراً مباشراً وعرضت أبرياء للأذى وعرضت السرب للخطر |
Bize biraz daha zaman verin. O zaman doğrudan bir emre karşı gelecektin. | Open Subtitles | حسنا ,ستكون عصيت امراً مباشراً. |
Verilen bir emre karşı geldin. | Open Subtitles | لقد عصيت امرا مباشرا |
Hatırladığım kadarıyla, sen emre karşı geldin. | Open Subtitles | على ما أذكر، لقد عصيتَ أمرًا مباشرًا |
Hatırladığım kadarıyla kesin bir emre karşı gelmiştin. | Open Subtitles | حسب ما أذكره، لقد عصيتَ أمرًا مباشرًا |
Verilmiş bir emre karşı geldi, ben de onu cezalandırdım ve şimdi de bu emre uymayı reddediyor! | Open Subtitles | انه عصا أمراً مباشراً لذلك أنا ابقيته على الارض والآن انه رفض طاعة ذلك الأمر! |
- emre karşı geldin. | Open Subtitles | - عصيت أمراً مباشراً . |
Bana, verdiğim emre karşı gelip Bayan Beale'ye neden yüz nakli yapmadığınla ilgili tek bir geçerli neden söyleyebilir misin? | Open Subtitles | أتريد منحي سبباً وجيهاً لرفضكَ أمراً مباشراً منّي للقيام بعملية زراعة وجه للسيدة (بيل) ؟ |
Kesin emre karşı gelemezsin! | Open Subtitles | لا يمكنك أن تعصي أمراً مباشراً ! |