"endişeleniyorum" - Translation from Turkish to Arabic

    • قلق
        
    • قلقة
        
    • أقلق
        
    • قلقٌ
        
    • أخشى
        
    • قلقه
        
    • يقلقني
        
    • بالقلق
        
    • اقلق
        
    • أخاف
        
    • قلقا
        
    • قلقةٌ
        
    • قلقي
        
    • قلقُ
        
    • اخشى
        
    Senin için, kendim bir şeyler yemeyi düşünemeyecek kadar endişeleniyorum. Open Subtitles إننى قلق عليك جداً أن تحلمى بأنك تأكلين أى شئ
    O işbirliği önerdiğinden beri iyi ama ben Misa için endişeleniyorum. Open Subtitles منذ أن قام بعرض ذلك ، ولكن أنا قلق على ميسا
    Nasıl hissettiğini biliyorum. Ben o daha çocukkenden beri Vernon için endişeleniyorum. Open Subtitles أنا أعلم كيف تشعر فأنا دائما قلقة على فرنون منذ كان صغيرا
    ...birbirimizden kaçındık, fakat şu var ki, Senin için endişeleniyorum. Open Subtitles ويمكننا الأستمرار بتجنب بعضنا ولكن الحقيقة هي أني قلقة عليك
    Gerçek şu ki ben de bazen yalnız kalma konusunda endişeleniyorum. Open Subtitles الحقيقة ، أني كذلك أقلق في بعض الأحيان أن أكون وحيدا.
    Mel, senin için endişeleniyorum. Son günlerde, çok az uyudun. Open Subtitles أنا قلق عليكِ يا ميل أنتِ بالكاد تنامين هذه الأيام
    Dürüst olmak gerekirse, eğer kocanı öldüren adamlarla yüzleşeceksek hepimiz için endişeleniyorum. Open Subtitles صرحتاً، إذا كنا سنتبع الأشخاص الذين قتلوا زوجك فأنا قلق بشأننا جميعاً
    Hayır, sadece bana söylemeni istiyorum, çünkü biz arkadaşız ve endişeleniyorum. Open Subtitles لا ،، أنا أحاول أن أجعلكَ تخبرني لأننا أصدقاء وأنا قلق
    Onu öldüreceği ve elimizde hiçbir şey kalmayacağı için endişeleniyorum. Open Subtitles أنا قلق أن تقتله وحينذاك لن يكون لدينا أيّ دليل
    Dürüstçe söyleyeyim, sadece Vincent için değil, senin için de endişeleniyorum. Open Subtitles لنكن صادقين انا لست قلقا عليه فقط بل قلق عليك أيضا
    Çünkü sana ihtiyacın olanı, istediğini hak ettiğini veremediğim için endişeleniyorum. Open Subtitles لأنني قلق بأني لا أعطيك ما تحتاجين ما تريدين, ما تستحقين
    Ama isyankâr kardeşimi sorarsan... endişeleniyorum. Hâlâ insan olduğunun kanıtı. Open Subtitles إنّي قلقة على أخي المُتمرّد هذا إثباتٌ أنّكِ لازلتِ بشريّة
    Onun için endişeleniyorum. Onu hiç böyle bir durumda görmemiştim. Open Subtitles أنا قلقة عليه ، لم يسبق أن رأيته بهذه الحالة
    Eğer bazı şeyler olursa, ne yapacak diye endişeleniyorum. İşler yolunda gitmezse. Open Subtitles أنا قلقة بشأن ما يُمكنها فعله لو لم تمضِ الأمور بشكل جيد
    endişeleniyorum, senin gibi etkileyici bir kadını istemeyecek hiç bir erkek yoktur. Open Subtitles أنا قلقة فحسب أنّ الأمر رائع جدًّا بأنّ لا رجل سيرغب بكِ.
    Şimdi de Noel yaklaşıyor ve buna da gelmezse diye endişeleniyorum. Open Subtitles والآن اقترب الكريسماس وأنا قلقة أنه لن يحضر ذلك العيد أيضًا
    Senin için endişeleniyorum. Nerede olduğunu bilmiyoruz. Open Subtitles كُنْتُ قلقة بشأنك لَمْ نَعْرفْ أين كُنْتَ
    Ama endişeleniyorum. Belki başka bir halta yaramam, ama endişeleniyorum. Open Subtitles ربما ليست لديّ ميزات أخرى لكنني بالتأكيد أقلق
    Sadece senin için endişeleniyorum. Open Subtitles أنا قلقٌ بشأنكَ فحسب، هذا كل ما في الأمر
    Joaquin dağa gittiğinde, diğer gözü için endişeleniyorum. Open Subtitles عندما يذهب خواكين إلى الجبال أخشى على عينه الأخرى
    Kaçmalarından değil, fırtınadan korkuyorum. Başaramamalarından endişeleniyorum. Open Subtitles أنا لست قلقه بأن يفر في العاصفة الثلجية أنا قلقة بأن لا يتمكنوا
    Selam, kız kardeşim, şey... Bazen çok yediği konusunda endişeleniyorum. Open Subtitles -مرحبا، لدي أختٌ غير شقيقة أحيانا يقلقني أنّها تأكل كثيرا..
    endişeleniyorum. çarşıya gidip ve çocuklara bakacağım. Open Subtitles بدأت أشعر بالقلق ، سأذهب الى السوق لأبحث عن الاولاد
    Karısına yok yere ümit vermenizden endişeleniyorum. Open Subtitles أنا اقلق من أنكِ تعطين زوجته املاً كاذباً
    Önce bana saygından böyle olduğunu sanmıştım ama şimdi bir çeşit ince alay olduğundan endişeleniyorum. Open Subtitles بالبداية , اعتقدت انها نظرة خفية لحقيقتك لكن الآن أخاف بأنها نوع ما من التعليقات الساخرة
    Efendim, üzgünüm, ama ben bunun içine daldıkça, Teal'c'i bir daha asla geri alamayacağımız konusunda daha da endişeleniyorum. Open Subtitles سيدي, أنا آسفة لكني أمر بأكثر من ذلك أصبح أكثر قلقا عندما أفكر أننا قد لا نستطيع إرجاع تيلك
    Fazla vaktimiz kalmadı diye endişeleniyorum. Open Subtitles أنا قلقةٌ من أنه لم يتبقَّ لديها الكثير من الوقت.
    İşte ben de bundan endişeleniyorum Open Subtitles أرأيتي , هذا هو قلقي أنه لا يأخذها علي محمل الجد
    Bay Parks, ben Rita'nın annesiyim ve ben Rita'nın durumu için çok endişeleniyorum. Open Subtitles استاذ" باركر" "هذهأمُّ"ريتا,... وأَنا قلقُ جداً حول هذا الموقف مَع " ريتا".
    Onun kaçırıldığından ya da başka bir şeyler olmasından endişeleniyorum. Open Subtitles لذلك اخشى أنها قد تكون اختطفت او شيىء كهذا ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more