"enkazından" - Translation from Turkish to Arabic

    • حطام
        
    • حُطام
        
    1798'de, Trinidad adlı bir İspanyol gemisinin enkazından bir çan çıkartılmış. Open Subtitles في عام 1798 وجد جرس مع حطام سفينة اسبانية تسمى ترينيداد
    Air Force One'ın enkazından Football'u aldı ve savaş başlığının izini sürüp çalmak için kullandı. Open Subtitles لقد تمكن من النيل من الكرة من حطام الطائرة واستخدمها في تعقب وسرقة الرأس النووية
    Onu ilk gördüğümde, yanan bir uçak enkazından insanları çıkararak hayatını riske atıyordu. Open Subtitles أول مرة رأيته كان يخاطر بحياته منقذاً الناس من حطام الطائرة
    Uçağın enkazından toplatabilirim. Güzel. Open Subtitles يمكنني أن أرسل البعض لكي يبحثوا في حطام الطائرة
    Fort Rozz enkazından elde ettiğimiz verilere bakarsak bir Hellgrammite tutuklu varmış. Open Subtitles طبقاً للبيانات التي إسترجعناها من بقايا حُطام (حصن روز). كان هناك مسجون من فصيلة (هيل جراميت).
    Beni o zaman uçak enkazından çıkarmamış olsaydınız, muhtemelen ölmüş olurdum. Open Subtitles شكراً لسحبي من حطام الطائرة لقد أنقذت حياتي
    Uçak enkazından geri kalanları kurtarmış gibi yapma, bir yalana dayanıp 324 aileyi yas tutmalarına neden olacak bir nüfuz bu. Open Subtitles تزييف استرداد حطام طائرة؟ وإخضاع 324 عائلة لعمليّة حزن بناءً على كذبة؟
    Göç Gemisi enkazından başka bir şey buldun mu? Open Subtitles هل وجدتَ شيئاً آخر من حطام سفينة الخروج ؟
    Göç Gemisi enkazından başka bir şey buldun mu? Open Subtitles هل وجدتَ شيئاً آخر من حطام سفينة الخروج ؟
    Richard, kısa süre önce kurtarma ekipleri beni alev almış Mercury Grand Marquis'min enkazından kurtardı. Open Subtitles ريتشارد, قبل فترة ليست طويلة, عمال الطوارئ سحبوني من نيران حطام سيارتي في حريق لـها
    Bugünse sen beni alev almış hayatımın enkazından kurtardın ve bu alevler diğerine kıyasla daha çok yakıyordu. Open Subtitles اليوم. أنت سحبتني من نيران حطام حياتي وهذه النيران أشد قسوة
    Ama hala evlilik kazamızın enkazından cesetleri çıkartamıyorlar. Open Subtitles لكن مع ذالك لم يتمكنوا من إخراج أية جثث من حطام سيارة زفافنا.
    Bin Yıllık Reich'ın enkazından kalan tek şey. Open Subtitles . من حطام ما كان ألف سنة الرايخ.
    Büyük büyük babam bu balkonu bir gemi enkazından yaptı. Open Subtitles جدي الأكبر لقد بنى الشرفة من حطام سفينة
    Büyük büyük babam bu balkonu bir gemi enkazından yaptı. Open Subtitles جدي الأكبر لقد بنا الشرفة من حطام سفينة
    Beni alabora olmuş evliliğimin enkazından kurtarmaya geldin demek. Open Subtitles جئت لتنقذني من حطام سفينة زواجي
    Adını Korunaklı Ev koyduk, gemimizin enkazından çıkan şeylerle inşa ettik. Open Subtitles أسميناه منزل ( الإحتفاظ ) و صنعناه .. من حطام السفينة
    Bu şey, 1000 yıllık bir şeydir. Brunnhilde'nin donanmasının enkazından yapılmıştır. Open Subtitles هذا عمره ألف عام في براميل مصنوعة من حطام أسطول (غرينهال)
    200 senelik bir gemi enkazından kalmalar. Open Subtitles كانتْ من حطام عُمره 200 عاماً.
    Bu veri küpü bir Mars askerinin giysisi aracılığıyla Donnager enkazından kurtarıldı. Open Subtitles " تلك البيانات تم إستخلاصها من حطام سفينة " دوناجر كانت مُتواجدة في الدرع الواقي لجندي من المريخ
    Fort Rozz'un enkazından kalan verilere göre tutuklu bir Hellgrammite varmış. Open Subtitles طبقاً للبيانات التي إسترجعناها من بقايا حُطام (حصن روز). كان هناك مسجون من فصيلة (هيل جراميت).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more