"erimiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • ذاب
        
    • ذابت
        
    • الذائبة
        
    • المنصهر
        
    • المذاب
        
    • الذائب
        
    • منصهرة
        
    • ذائبة
        
    • المذابة
        
    • ذائب
        
    • المنصهرة
        
    • مذابة
        
    • ذابَ
        
    • يذوب
        
    • مذاب
        
    Aslında Mars’ın kutuplarındaki buzlu sular erimiş olsa, gezegenin büyük bölümü dokuz metre suyun altında kalırdı. TED وفي الواقع، لو ذاب الجليد على قطبي المريخ فقط، لكان أكثر سطح المريخ تحت عمق 30 قدما من الماء.
    Bu yolculuk beni İslamabad'a götürdü. Orada yüzleri erimiş kadınlar gördüm. TED لفد اخذتني هذه الرحلة الى اسلالم اباد حيث شهدت و التقيت بنساء قد ذابت وجوههن.
    Bak cidden erimiş peynir kadar güzel bir şey var mı? Open Subtitles اعني .. حقاً هل هناك شيئ لذيذ مثل الجبنة الذائبة ؟
    Enkaz kaldırıldığı zaman, "üç, dört ve beş hafta" sonrasında erimiş çelik bulunmuştu. Open Subtitles الفولاذ المنصهر وجد بعد مرور 3 و 4 و5 أسابيع عند إزالة الأنقاض
    Kulenin en üstünde, aşağıdaki aynalardan yukarı yansıtılan ışık demetleri ile ısıtılan erimiş tuz kapsülü bulunuyor. TED في قمة البرج، هناك كبسولة من الملح المذاب التي تُسخن بواسطة أشعة من الضوء المنعكسة لأعلى بفعل المرايات في الأسفل.
    Ben erimiş kar tatmayan bir yunusum. Open Subtitles أنا دولفين لم يتذوق أبدا طعم الثلج الذائب
    Dünya'nın yer kabuğu tektonik levhalar denen devasa, sivri uçlu kaya tabakalarından oluşur, her biri Dünya'nın mantosunun sıcak, kısmen erimiş katmanı üzerindedir. TED تتكون قشرة الأرض من العديد من ألواح الصخور الخشنة. تسمى الصّفائح التكتونية، تركب كلٌ منها على طبقة ساخنة، منصهرة جزئياً من وشاح الأرض.
    Nehrin her damlası en iyi kalİTe sıcak erimiş çikolata Open Subtitles كل قطرة من هذا النهر ،مصنوعة من شوكولاتة ذائبة وساخنة ومن اجود اصناف الشوكولاته
    Milyarlarca erimiş partikül havayı kavurarak sıcaklığı yüzlerce dereceye yükseltti. Open Subtitles بلايين الجزيئات المذابة سخنت الهواء بشدة لحرارة من مئات الدرجات.
    Bu demek oluyor ki, Ross denizi bölgesindeki bu buz şelfi tam 35 kez erimiş ve yeniden buz haline gelmiş. TED لذا ذلك ما يعني هو، ما يخبرنا منطقة بحر الروس، هي الجرف الجليدي، ذاب مرة أخرى و تشكل من جديد حوالي 35 مرة.
    Yol da bir tuhaf görünüyor. Sanki biraz erimiş gibi. Open Subtitles الطريق أصبح غريبا يبدو بأنه نوعا ما قد ذاب
    Hız göstergemiz erimiş bu yüzden hızımızı söylemek çok zor. Open Subtitles لقد ذاب عدّاد السرعة وبالنتيجة فإنه من الصعب جدا أن أقول كم كانت سرعتنا بأي درجة من الدقّة
    Ama önce, tamamen erimiş olan bu dağıtım panosunu devre dışı bırakmam gerek. Open Subtitles ولكنى يجب أن أعبر خلال الكابلات الرئيسة التى بالطبع قد ذابت
    Plastik parçalar erimiş olsa da elektronik devreler ve sabit diskte bazı bilgiler olabilir. Open Subtitles رغم أن المكونات البلاستيكية قد ذابت اللوح الإلكتروني والقرص الصلب ربما تحمل معلومات
    Dolabın zemininde bulduğumuz erimiş cam kırıkları vardı ya? Open Subtitles أتذكر شظيات الزجاج الذائبة التي وجدها على أرضية الخزانة؟
    erimiş tereyağı ve akçaağaç şerbeti kulağa hoş gelmiyor mu? Open Subtitles ألا تبدو الزبدة الذائبة و شراب القيقب جيدان؟
    O, "Dünya Ticaret Merkezi 7"de bile erimiş çelik bulunduğunu söyledi. Open Subtitles قال بأن الفولاذ المنصهر وجد أيضا فى مركز التجارة العالمى 7
    Yerine, atomların erimiş camdaki rastgele düzenlemeleri soğumada kilitli kalır. TED بدلًا من ذلك، الترتيب العشوائي للذرات في الزجاج المذاب يتثبت بعد التبريد.
    Dolabının zemininde erimiş cam kırıkları bulduk. Anlatmak ister misin? Open Subtitles وجدنا شظايا من الزجاج الذائب على أرض خزانتك أتود إخباري عنها؟
    Irmağın her bir damlası birinci sınıf erimiş çikolatadan oluşmuştur. Open Subtitles كل قطرة من هذا النهر هو عبارة عن شوكولاتة منصهرة من أعلي الجودات
    Aslında, burada bunun çok üzerinde solda, biraz erimiş bir bölge var. Open Subtitles في الواقع , في الجزء الخارجي منها , هنا في الجهة اليسار هناك منطقة ذائبة صغيرة
    Diğer dünyalarda bulunan volkanlar hiç bir şekilde erimiş kaya kullanmazlar. Open Subtitles هناك براكين في عوالم أخرى لا تستخدم الصخور المذابة على الإطلاق
    Yüzyılın satışı! Dünyayı erimiş cüruftan arıtıp sonra satacağız. Open Subtitles صفقة القرن ، سنحول الأرض إلى ركامٍ ذائب ، ونبيعه
    En azından sevdiğimiz bir şeyi yaparken öleceğiz- ...erimiş kayayı içimize çekerken. Open Subtitles حسنًا ، على الأقل سنموت ونحن نقوم بما نحبه استنشاق الصخور المنصهرة
    Dünya daha sıcaktı, erimiş sıcak kaya topu henüz katılaşmaya başlamıştı. Open Subtitles الأرض كانت أسخن كانت قد تصلبت للتو من كرة صخرية مذابة
    Bazı dondurma çubukları erimiş olmalı. Open Subtitles البعض مِنْ الحلوى تَتفرقعُ لا بدَّ وأنْ ذابَ.
    Müşteriniz hareket fonksiyonu olmadığını anladığında gelecekte erimiş olmayı rahatsız edici bulmayacak mı ? Open Subtitles ألا يجد عملاءك أنه من المزعج أن يذوب فى المستقبل ، فقط لإكتشاف أنه ما كان عنده قابلية الحركة الوظيفية ؟
    Fakat milyarlarca yıl önce, gezegenimiz sadece erimiş kayadan oluşan bir top şeklindeydi. Open Subtitles لكن لميليارات سنين خلت كوكبنا كان كرة من صخر مذاب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more