- Erkek arkadaşın kuşunu bulmuş. - erkek arkadaşım değil o. | Open Subtitles | اعتقد ان صديقكِ الحميم وجد طائره . انه ليس صديقي الحميم |
erkek arkadaşım değil. Sadece buraya onunla geldim. | Open Subtitles | هو ليس صديقي او ماشابه انا فقط اتيت معه الى هنا |
Farkındayım. Çok sinir bozucu, değil mi? Aslında tam olarak erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | أعرف ، هذا مزعج جداً إنه ليس حبيبي بالفعل |
Şey, yani artık benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | حسناً, أعني أنه ليس حبيبي بعد الأن |
Hayır. Zach ve ben sadece çıkıyoruz. O benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | لا، زاك وأنا، نـحن فقط أصدقاء ليس خليلي. |
Onun ne olduğunu bilmiyorum, ama erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | لا أعرف ماهو ولكنه ليس عشيقي |
- Erkek arkadaşının başı belada. - O benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | صديقك سيوقعنا في مشاكل عديدة إنه ليس صديقي |
erkek arkadaşım değil, ve emin olabilirsin çok etkileyici, çok yakışıklı ve çok gerçek. | Open Subtitles | حسناً هو ليس صديقي وأستطيع ان اؤكد لكِ انه جذاب جداً و وسيم جداً وحقيقي جداً |
Eski erkek arkadaşım değil baba. Erkek arkadaşım. Onunla görüşmeyi hiç bırakmadım. | Open Subtitles | ليس صديقي القديم يا أبي، بل صديقي ولم أتوقف عن رؤيته. |
Hades benim erkek arkadaşım değil. Özel hayatıma biraz saygı göstersen iyi olur. Hayır. | Open Subtitles | ليس صديقي الحميم ويا حبّذا لو تظهرين بعض الاحترام للخصوصيّة |
O gerçekten benim erkek arkadaşım değil, gerçekten Jack. | Open Subtitles | انه ليس صديقي الحميم انه ليس كذلك حقاً |
- Benim erkek arkadaşım değil o. - Onun erkek arkadaşı değilim. Anlayamıyorlar. | Open Subtitles | هو ليس صديقي - لست صديقها ، هم لا يدركون ذلك - |
erkek arkadaşım değil. O sadece bir... | Open Subtitles | ليس حبيبي إنه مجرد |
Hayır, Charlie benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | لا, تشارلي ليس حبيبي |
O erkek arkadaşım değil. Nişanlım. | Open Subtitles | انه ليس حبيبي انه خطيبي |
O benim erkek arkadaşım değil, Shawn. | Open Subtitles | انه ليس حبيبي . ,شون |
Beni gördüğün adam erkek arkadaşım değil. Bir meslektaşım. | Open Subtitles | بالمناسبة، إنه ليس خليلي الرجل الذي رأيتني معه، كان زميل عمل |
O erkek arkadaşım değil, Mickey. Bundan daha öte. | Open Subtitles | إنه ليس خليلي يا ميكي إنه أفضل من هذا |
Evimdeki adam erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | الرجل الموجود في الشقة ليس خليلي |
erkek arkadaşım değil, nişanlım. | Open Subtitles | إنه ليس عشيقي إنه خطيبي |
erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | هو ليس عشيقي إنه |
erkek arkadaşım değil o. | Open Subtitles | إنهُ ليسَ حبيبي |
O benim erkek arkadaşım değil. Benimle çıkmasına ses etmiyorum, o kadar. | Open Subtitles | لا إنه ليس صديقى, نعم تركته يصطحبنى معه ولكنى لم أدعه يزيد على ذلك |
- O benim erkek arkadaşım değil. | Open Subtitles | إنه ليس رفيقي |