| Veer'in öldüğünü duyunca Zaara düğünü erteledi. | Open Subtitles | بعد ان سمعت عن موتِ فير ألغت زارة الزواج |
| Kanal, bölümü erteledi ama yazar internet üzerinden yayınladı. | Open Subtitles | القناة الناقله ألغت البرودكاست لذا فالكاتب قرر نشرها بنفسه |
| Demek üniversite gösteriyi erteledi. | Open Subtitles | هل ألغت الكلية الحفل؟ |
| ve beyaz saray 15 dakika erteledi. | Open Subtitles | والبيت الأبيض قام بتأجيل الخبر 15 دقيقة إلى 10: 45. |
| Genel Müfettiş'in, etkin soruşturmayı acilen erteledi. | Open Subtitles | مفتشك العام قام لتوه بتأجيل التحقيق يفعل على الفور |
| Evet, vurulduğunu duyar duymaz düğünü erteledi. | Open Subtitles | أجل , لقد أجّلت الزواج عندما سمعت بأنك أصبت |
| Eyalet Savclığı onları erteledi. | Open Subtitles | على أية حال، لقد أجّلت النيابة القضايا |
| Cezayı erteledi! Daha o gün serbest kaldılar! | Open Subtitles | مع وقف التنفيذ و أطلق سراحهما فى نفس اليوم |
| Cezayı erteledi! Daha O gün serbest kaldılar! | Open Subtitles | مع وقف التنفيذ و أطلق سراحهما في نفس اليوم |
| Annesi nikâhlarını erteledi. | Open Subtitles | الأم ألغت عرسهما |
| - Bilmiyorum ama konuşmayı erteledi. | Open Subtitles | لاأعرف ولاكن ألغت الخطاب |
| "Bu nedenle seyahat erteledi." | Open Subtitles | لذلك ، سأقوم بتأجيل الرحلة |
| Kız kardeşim benim için düğününü erteledi. | Open Subtitles | شقيقتي أجّلت زفافها بسببي |
| Hakim onları üç yıl hapse mahkum etti ama cezayı erteledi. | Open Subtitles | حكم عليهما بثلاث سنوات مع وقف التنفيذ |
| Hakim onları üç yıl hapise mahkum etti ama cezayı erteledi. | Open Subtitles | حكم عليهما بثلاث سنوات مع وقف التنفيذ |