"esen" - Translation from Turkish to Arabic

    • رياح
        
    • تعصف
        
    • تهبّ
        
    • التي تهب
        
    • مدة طويلة جداً
        
    • العاتية
        
    • حيث الريح
        
    • سرعه الريح
        
    Saatte 900 km hızla esen kızıl rüzgarlar olacağını söylemişlerdi. Open Subtitles يقولون بأن هناك رياح ملتهبة بسرعة 500 ميل في الساعة
    Tüyleri yolunmuş kuş sürüsü gibiydiler sanki oraya denizden esen sıcak beyaz rüzgarla getirilmişçesine tel örgüye atılıyorlardı. Open Subtitles و جاءوا بإندفاع تجاه السور كأن الرياح قد أطلقتهم هناك بواسطة رياح ساخنة من البحر
    Fakat bütün yol boyunca arkasından esen rüzgar onu kuzeyden kendine karşı esen rüzgara doğru hızlıca yaklaştırdı. Open Subtitles لكن الرياح العكسية التي حملتها كل هذه المسافة تحولت فجأة لرياح أمامية تعصف من الشمال
    İplikler yelken gibi yayılıyor ve suyun üzerinde esen hava akımına göre sürükleniyor. Open Subtitles الخيوط تنتشر بخفّة و تنساق مع التيارات الهوائية التي تهبّ فوق المياه
    Bir oda istiyorum, lütfen tepemizdeki delikten esen rüzgara maruz kalmasın. Open Subtitles غرفة لو سمحت غير متعرضة للرياح التي تهب من الثقب فوقنا
    Uyuyakaldı ve adamları en değerli eşyalarını açarak onu okyanusun karşı kıyısına gönderen, yolculuğuna yıllar ekleyen ters yönde esen rüzgârları serbest bıraktılar. Open Subtitles لقد نام. وقام رجاله بنهب ممتلكاته الثمينة مطلقين الرياح العاتية التي أعادته عبر المحيط
    esen meltemin altında... Open Subtitles حيث الريح الناعمة تنفخ
    Kazananlar toptan, çemberden veya kapalı odadaki esen yelden şikayet etmez. Open Subtitles الفائزون لا يلومون الكره أو الحافه أو سرعه الريح في غرفة مغلقة.
    Ters yönde esen iki rüzgâr. Open Subtitles تماماً كما قال والدي رياح تهب في اتجاهين معاكسين
    Nasılda severdi annemi. esen yellerden sakınırdı yüzünü. Open Subtitles فقد كان يحب امي شديدا لدرجة انه يرفض رياح السماء
    Güneybatıdan esen rüzgarlar 15 mil hıza ulaşacak. Open Subtitles رياح جنوبية شرقية سرعتها من 10 الي 15 ميل في الساعة
    Dün gece elde ettiğim bilgi, Cole Center'ın 30 mil hızında esen rüzgarla 6 derece eğildiğini gösteriyor, böylece bu modeli de aynı şeyi yapması için programladım. Open Subtitles مبنى كول المركزي يميل ست درجات في رياح سرعتها ثلاثين ميل بالساعة لذا قمت ببرمجة هذا النظام على محاكاة ذاك الوضع بالضبط
    Simülasyonumuz gösterdi ki saatte 60 mil hızla esen keşişleme ile Cole Center yıkılabilir. Open Subtitles :والمحاكاة التي قمنا به تبين بأن مبنى كول سيواجه فشلاً ذريعاً بهبوب رياح عمودية سرعتها 60 ميلاً بالساعة
    Son zamanlarda, Güney Okyanusu üzerinden esen güçlü rüzgârlar Antarktika kıtasının kuzey uzantısını oluşturan 1,300 kilometre uzunluktaki yarımadaya sıcak hava getirdi. Open Subtitles في السنوات الأخيرة، رياحٌ أعنف تعصف عبر المحيط الجنوبي جلبت بصحبتها هواءً أسخن لليابسة الضيقة البالغ طولها 1300 كم التي تُشكل أقصى شمال قارة أنتاركتيكا
    Hint Okyanusundan esen rüzgârlar... topladıkları nemle kuzeye yönelir ve Himalaya 'lara ulaşırlar. Open Subtitles تعصف الرياح عبر المحيط الهندي... *لتجمع الندي و تكنسه شمالآ بأتجاه *الهيمالايا... .
    Hint Okyanusundan esen ruzgarlar... topladiklari nemle kuzeye yonelir ve Himalaya 'lara ulasirlar. Open Subtitles تعصف الرياح عبر المحيط الهندي... *لتجمع الندي و تكنسه شمالآ بأتجاه *الهيمالايا... .
    Bu topraklar boyunca esen güçlü rüzgârlar var. Open Subtitles هنالك رياح قويّة تهبّ في هذه الرقعة
    Ben esen binlerce rüzgardan biriyim. Open Subtitles أنا ألف ريح تهبّ
    Onlara katman karabulut denir ve kuzeydoğudan esen rüzgâr yüzünden hava basıncı düşer... Open Subtitles و مع هذا الرياح الشمالية التي تهب و تسبب إنخفاض في الضغط الجوي
    O, daha çok durmaksızın esen rüzgar gibidir. TED فهو أقرب إلى الرياح، التي تهب باستمرار.
    Örnek olarak, Kamboçya'da [anlaşılmayan isim] tek başına davaya gitmedi arkasında 24 tane avukatla gitti ve beraber birlik oluşturdular. Aynı zamanda Çin'de, hep bana söylerlerdi "Bir araya gelmemiz çölde esen rüzgar gibi oluyor." TED كمثال، في كمبوديا، لم يكن الأمر أنها لم تذهب بمفردها لكن كان بصحبتها 24 محامي وقفوا سوياً. وبنفس الطريقة في الصين، يخبروني دائماً " الأمر مثل الرياح العاتية في الصحراء حينما نكون سوياً."
    esen meltemin altında... Open Subtitles حيث الريح الناعمة تنفخ
    Kazananlar toptan, çemberden veya kapalı odadaki esen yelden şikayet etmez. Open Subtitles الفائزون لا يلومون الكره أو الحافه أو سرعه الريح في غرفة مغلقة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more